- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 18 May 2020, Monday 4:05
12 Mayıs Salı günü Gazi Üniversitesi Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Orhan Acar, öğrencileriyle yaptığı uzaktan eğitim sırasında videonun açık olduğunu unutup, yanındaki kişiye; “kızların resimlerini de görüyoruz böylece, çaktırma” dedi. Yapılan uyarının ardından sesin öğrencilere gittiğini anlayan dekan, hiçbir şey diyemeden yüzünü ovuşturdu. Gelen tepkiler üzerine hakkında açılan soruşturma sonucunda dekanlık görevinden istifa etmek zorunda kaldı. Ama yine üniversitede ders vermeye devam edecek ve büyük olasılıkla “çaktırma” işleri kaldığı yerden sürecektir.
15 Mayıs Cuma günü Akit Tv’de bir programa katılan İstanbul Aydın Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi ve aynı zamanda rektör danışmanı olan Prof. Dr. Muttalip Kutluk Özgüven’in söyledikleri iğrenç ve şaşırtıcıydı. “13 yaşında, hem aklen belli bir noktaya gelmiş, hem vücuden belli bir noktaya gelmiş bir insan ‘10 yıl boyunca çocuk doğurmayacaksın, kadınlığını yaşamayacaksın’ diyorsun. Süpermen’i bilmem ama Süper kadın diye bir ırk var. Bu da 13-16 yaş arasında. İstediğiniz doktora sorun en üstün nitelikli insan bu yaşlardakiler. Hadi biraz büyütelim 12-17 olsun; çok muazzam rejenerasyon kabiliyeti var, vücudu mükemmel falan. Yani bu yaş ilk çocuğu doğurmak için ideal bir yaş olarak belirlenmiş.''
Gelen tepkiler sonucunda üniversite yönetiminin yaptığı açıklama şöyleydi; “üniversitemizde görev yapmakta olan Prof. Dr. Kutluk Özgüven’in katıldığı televizyon programında yaptığı açıklama şahsi düşünceleri olup kabul edilmesi mümkün değildir. Kendisini şiddetle kınıyoruz. Söz konusu personel hakkında hukuki süreç başlatılmıştır.” Bu açıklamanın ardından üniversite ile ilişkisinin kesildiği bildirildi.
0-18 yaş arasındaki herkese çocuk denir; çocukların evlenmesi ya da çocuk sahibi olması Çocuk Hakları Sözleşmesine aykırıdır. Tecavüz edilmeleri, doğum yapmaları değil, fiziksel ve ruhsal olarak büyümeleri gerekir; oynamaları, sevilmeleri, korunmaları, eğitim görmeleri gerekir. Pedofiliyi (ergenlik öncesi çocukları ya da ergenliğe yeni girmişleri cinsel açıdan çekici bulan, cinsel eğilimi çocuklara yönelik olanlar) olağan bir şey gibi göstermek niyetinde olan profesör unvanı altındaki sapık kimliğine bürünmüş bu canavardan bir eğitimci, bir öğretici olamaz. Bu pedofili profesörün gerçek hayatta iletişimde olduğu kişilerin araştırılması gerekir. Çünkü pedofiliyi normalleştirmeye çalışan kişinin kesinlikle böyle bir olayı vardır.
Bu sapık zihniyetler hep vardı ve bunun gibiler okullarda eğitim vermektedir. Böyle bir ülkede çocuk gelinler, çocuk ve kadın tecavüzleri, cinayetleri olması çok doğaldır. Çocuk evlilikleri pek çok yönden sakıncalı olmasına karşın, ülkemizde oldukça yaygındır ve çocuk gelin oranı yaklaşık %30 civarındadır. Türkiye’de yaklaşık bir milyon çocuk gelin olduğu bilinmektedir. Resmi raporlara göre her üç evlilikten birisi çocuk gelin olarak kayıtlara geçmektedir. Ülkemizde evlenme yaşı 12‘ye kadar inmiştir; batı bölgelerimizde yapılan evliliklerin %25’i, doğu bölgelerimizde yapılan evliliklerin ise %35’i çocuk yaşta yapılmaktadır. Böylece ülkemiz bu utanç ile Avrupa birincisidir; Kongo, Nijer, Afganistan, Bangladeş, Mozambik, Çad, Gine, Sudan gibi ülkelerle birlikte dünyada ilk sıralarda yer almaktadır. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu’nun raporuna göre, Türkiye çocuk anneler sıralamasında İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (OECD) ülkeleri arasında ilk sırada yer almaktadır.
Son zamanlarda bu gibi olayların çok arttığı gözlenmektedir. Özellikle bilim yapılan kurumlarda böyle olayların olması düşündürücüdür. Siyaset, bilimin içinde olduğu sürece, cemaatler ve tarikatlar, bilimin içinde yer aldığı sürece bu aşağılık şarlatanları bilim insanı kimliğinde izlemeye devam edeceğiz. Böyle profesörlere, doçentlere akademik yeterlilik veren bilim insanları, kadro veren üniversiteler ve bunu onaylayan YÖK sorgulanmadığı sürece, benzer olayları çok yaşarız, “çaktırma” sürer gider.
Bu arada her olayda ileri-geri konuşan, haramı bu aşağılık olaylarda arayamayan, fetvalarıyla ve yayınlarıyla da çocuk evlilikleri özendirmeyi amaçlayan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın konu hakkındaki görüşleri de merak edilmektedir.
http://www.bursaarena.com.tr/caktirma-makale,4550.html
MAKALEYE YORUM YAZIN

-
27.05.2020 60. Yılında 27 Mayıs 1960
-
25.05.2020 Kışkırtma..
-
11.05.2020 Darbe..
-
04.05.2020 Haram..
-
27.04.2020 23 Nisan'dan Günümüze..
-
20.04.2020 Yangından mal kaçırmak..
-
13.04.2020 Kriz Yönetmek..
-
06.04.2020 BAĞIŞ
-
31.03.2020 Koronavirüslü Yaşam..
-
23.03.2020 Koronavirüs Üzerine..
-
17.03.2020 Koronavirüs
-
09.03.2020 Kadınlarımız
-
03.03.2020 Birkaç Tane..
-
24.02.2020 CHP'de Demokrasi..
-
17.02.2020 Kızılay'ın Düşündürdükleri
-
10.02.2020 Beraber Yürüdük
-
03.02.2020 Üniversiteler Susmaz (*)
-
31.01.2020 Gazipaşa'yı Korumak
-
20.01.2020 Voleybolcu Kadınlarımız
-
13.01.2020 Mehdi Gelecek..
-
06.01.2020 Maşa Olmak..