ŞAYAN ERCAN

Eğitim ailede başlar, okulda öğretim olarak devam eder, zamanla da sosyal hayatın içinde ilerler. Pedagogların da vurguladığı gibi 0 - 6 yaş aile içi eğitim, bir ömrün temelidir.

Oysa yıllardır tartışılıp değiştirilirken, ezbercilikten öteye gidemeyen, hayata hazırlamadan mezun eden bir eğitim sistemine sahibiz maalesef..

Eğitim sisteminin yetersizliği gün gelip bir yarışmadaki gibi, “sığırın yavrusu sıpa mıydı, kuzu muydu?..” diye tereddüt etmeye kadar gidiyorsa, vah ki vah.. Yeni nesil, zaten yetersiz olan eğitim sistemi dışında da kendilerini yetiştirmekten bihaber. Tabi ki hepsi öyle değilse de çoğunluk aynı.

Yeni nesilden, yarınların geleceğinden, bizlerin döneminde olduğu gibi toplu taşım aracında yaşlıya yer vermek gibi, bir büyükle, makamla konuşurken kendisine çeki düzen vermek gibi, büyüklerin yanında otururken bacak bacak üzerine atmamak gibi bir tavır da bekleyemiyoruz. Ancak görüyorum ki, modernlikle, gelişmişlikle, saygısızlıkla, eğitimli olmayı karıştıran bir nesil ile karşı karşıyayız. Ne yazık ki.. Ne yazık ki her geçen gün biraz daha yozlaşıyor ve bencilleşiyorlar.

Anne babasıyla fikren çatışabilmeleri normal olsa da,

- Beni dünyaya getirdiyseniz tavrıma, isteklerime katlanmak zorundasınız.. Dercesine davranmaları insanın içini acıtıyor. Genelde sosyal medya ile haşır neşir olan gençlerimiz, kendilerini İnternet oyunlarına hapsedip birçok şeyi de es geçiyorlar.

- Na’ber kanki, net'te oyun oynayalım mı?.. ile başlayıp bir suskunluk içinde harıl harıl oynarken, birbirleriyle dahi sohbet etmeyi unutuyorlar.

Bugünün ergenleri ve yarının geleceği olan çocuklarımızı tabi ki çok seviyoruz. Ve bu durum sistemin hatası olsa da, kendilerini bu defolu sisteme esir etmeseler, daha güzel olacak.

Nereden geldim buraya?.. tabii ki o meşhur TV yarışmasındaki iki üniversiteli gencimizin “sığırın yavrusu sıpa mıydı, kuzu muydu..” diye ter döküp, şaşkın şaşkın bakışlarından; milyonların karşısındaki ezikliklerinden.. Yine yüreğim yanıyor doğrusu..

“Bu yarışmacı iki gencin anne-babalarından başlayıp, ilkokuldan üniversiteye kadar onları okutan tüm öğretmenlerini yargılayıp ceza vermek gerekir” desem ne fayda?

Bu toplum bu gerçekle baş edemezse, geleceğe nasıl bakacağız?..

Yine diyorum ki; “her şeyden önce sağlam bir eğitim..”

İlk önce bu sorunun çözümüne ihtiyacı var ülkemizin..

Ötesi hikaye..

...

Değerli okuyucularımın mübarek Kurban Bayramlarını canı gönülden kutluyorum. Sağlık, mutluluk, kardeşlik, huzur, sevgi ve bereketin bol olduğu nice güzel bayram günlerine..

Kaynak: http://www.bursaarena.com.tr/yarisma-sorusu-deyip-gecmeyelim-makale,3434.html