İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu: Adamcı Siyaset Yapmam
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, özel bir televizyonda yayınlanan programda pek çok konuda önemli açıklamalarda bulundu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, özel bir televizyonda yayınlanan programda pek çok konuda önemli açıklamalarda bulundu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Fuar Sohbetleri programında Gazeteci Erol Yaraşın sorularını yanıtlayarak gündem ve siyasetle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
CHPdeki bölünmüş yapıya ilişkin bir soru üzerine Başkan Kocaoğlu, eleştirinin yanında çözüm önerisi getirmenin önemine değindi. Kocaoğlu şunları söyledi:
Ben ülkemi, insanları, kentimi seviyorum ve bunun için siyaset yapıyor, bunun için belediye başkanlığı yapıyorum. Partimi de seviyorum. Partimin belli konularda siyaset üretememesinin, ülke sorunlarına çözüm bulamamasının benim üstümde bir tahribatı var. Rahatsız ediyor tabii. Bakın Amerikaya karşı, Rusyaya karşı, herhangi bir ülkeye karşı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin desteklenmesi son derece doğru. Bunu CHP Genel Başkanımız da yaptı. Biz de Afrine girmenin zorunlu olduğunu söylemiştik. Ama Adalet ve Kalkınma Partisi dış politikada hata yaptığında, nedeniyle-niçiniyle hatanın sonuçlarının ülkeye ne zarar vereceği ve bundan kaçınmak için neler yapılması gerektiğine yönelik politikalar üretilmesi ve bunların kamuoyuyla paylaşması gerekiyordu. Doğru çözümler üretmeden konuşmanın anlamı yok. Ekonomik sıkıntıya ilişkin açıklamalar yapılıyor. Tamam, doğru. Ama sen bu modelin karşısına başka bir model koydun mu? Sen karşısına bir model koysan ve Biz bunları önerdik ama merkezi hükümet bunu dinlemedi. Dinleseydi bunlar başımıza gelmeyecekti. Ama madem geldi ve ülkemiz, insanımız zarar görüyor; o halde ülkemizin yanındayız dedin mi? İkincisini hep söylüyor CHP ama birincisi yok. Siz önce güvenecek bir duruş ve yol haritası belirleyeceksiniz, insanlar güvenecek ve oy verecek. Sonra iktidar olacaksınız ve söz verdiğiniz, insanları ikna ettiğiniz yol haritasını da uygulayarak ülkenin sorunlarını çözmeye çalışacaksınız. Bugün ülkenin sorunları ortada. Dış politika, ekonomi politikaları. Başımıza ne geldiyse bunlardan geldi. Sen ona alternatif ürettin mi? Yok. Terör parlamentoda çözülecek. İyi de nasıl çözülecek? Bir yol haritası belirlemek gerekiyor. Terör bizi paçamızdan çeken en önemli faktörlerden biri.
Bu söylediklerimi kendisiyle de paylaştım
Başkan Kocaoğlu, Genel Başkan ile bu konuda bir diyaloğunuz olmadı mı? sorusuna da Sayısızca oldu. Bu söylediklerimi kendisiyle de paylaştım. Cumartesi etkinliklerinde de kamuoyuna söyledim. 3-4 sene öncesine kadar genel politika ile ilgili özellikle konuşmuyordum. Son dönemde dayanamadığım için konuşuyorum dedi.
CHPnin istediği neticeye ulaşamamasını da değerlendiren Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bu işler kadroyla olur. Bunu Türkiyede yapabilecek, CHPye oy verenlerin, üyelerin, inananların içinde çok büyük bir kitle var. Ama bu insanlar siyasetle uğraşmıyor. Onun çeşitli gerekçeleri var. Bu insanları siyasete sokamasanız da en azından birikimlerinden istifade etmek gerekir.
Başkan Kocaoğlu, 9 Eylülde Muharrem İnce ile yan yana olmanız ve adaylık hakkında henüz açıklama yapmayışınız çok konuşuldu. Siz ne diyorsunuz? sorusuna ise şu yanıtı verdi:
Önce ben aday adayı olup olmayacağıma karar vereceğim. Olacaksam, ön seçime gideceğim. İstenirse temayül yoklaması, eğitim yoklaması vs. yapılabilir. Bu tamamen Genel Merkez takdiridir. Ben siyasette 15 senedir CHPnin 1 numaralı kamu koltuğunda oturuyorum. İstanbul ve Ankarada seçilmiş başkanlar da istifa edince, şu anda Türkiyede halkın seçtiği bir numaralı yerel yöneticiyim ben. Mart sonuna kadar da bu etiketi taşıyacağım. Adamcı siyaset yapmadım. Yapmam da. Ne Baykalcı, ne Önder Savcı, ne Kılıçdaroğlucu, ne Muharrem İnceci oldum. Ben ülke yararına iş yapıyorsam destekle. Yapmıyorsam destekleme kardeşim. Adamcı siyaset toplumu ve partiyi farklı yerlere götürür. İlkeler önemli. Doğruda birlik, ilkede birlik olmalı. Ben ülkem için siyaset yapıyorum, CHPde yapıyorum. Başka adaylar olursa ve eğer ben adaysam, yarışım sürer. Değilsem zaten yarış olmaz.
İzmir, ekonomisini yeni yeni toparlıyor
87. İzmir Enternasyonal Fuarının (İEF) ivmesini giderek yükselttiklerini kaydeden Başkan Kocaoğlu, son yıllarda olduğu gibi fuara bu yıl katılımın yine yüksek düzeyde olduğunu belirterek, Ticaret, sanayi, teknoloji ve ekonominin yanında işin kültür, sanat, şov ve eğlence boyutu da var. Parayla görülemeyecek birçok etkinliği İzmirli hemşehrilerimizin ayağına getiriyoruz. Bunun bir kısmını sponsorlarımız vasıtasıyla yapıyoruz. Bu da fuarın cazibesini artırıyor dedi.
Zaman zaman ortaya atılan fuar sponsorları ile ilgili soruyu da yanıtlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, Sponsor vardı da biz mi engelledik? Şimdi üç tane sponsor firmamız var. Bunlar 30 tane olsa, 40 tane olsa, burası bambaşka bir yer olur. İzmir, ekonomisini yeni yeni toparlıyor. Uzun süre kabuğuna çekilen bir kentte sponsorluk işi elbette zor ama kentteki ekonomik hayat giderek canlanırken, fuar ve benzeri organizasyonlara sponsorluk yapacak insan sayısı da artacaktır. Ben iş dünyasını, gelecek yıl yapılacak 88. İEF için şimdiden sponsor olmaya davet ediyorum ifadelerini kullandı. İEFnin kurulduğundan bu tarafa hem ülkelerin tanıtımı hem de kaynaşması anlamında önemli bir misyon üstlendiğini kaydeden Başkan Kocaoğlu, Örneğin bu yıl Hindistanın İzmir Fuarına gelip kendini tanıtması ve burada odak ülke olması, fuarın ticari getirisinin de olduğunu gösteriyor. Zaten Rusyanın geçen seneki kazanımı incelemeden Hindistan buraya gelmez diye konuştu.
Şair Eşrefteki parklanma sorunu
Konuşmasında, Konak tramvayı güzergahı üzerindeki parklanmalara özellikle dikkat çeken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, şunları söyledi:
Biz tramvayı planlarken, özellikle Şair Eşref üzerinde çok durduk ve çok tartıştık. Hatta tramvay çalışmasına bu yüzden bir yıl sonra başladık. Dedik ki Bugün Şair Eşref Bulvarında parklanma var. Yol iki şeritli. Bir şerit akıyor ve belediye otobüsleriyle özel araçlar gidiyor. Tramvayı yaparsak burada parklanma olmayacak. Burada parklanma olmayınca tramvay öncesi gibi tek şerit yine çalışacak ve tramvayın daha rahat çalışacak. Ama uygulamaya baktığımızdaysa, tüm uyarılara rağmen yine sağ şeritte parklanma görüyoruz. Trafik bize bağlı değil biliyorsunuz. Yetkililerin, Şair Eşrefteki parklanmayı engellemesi gerekiyor. Otopark yok, nereye park etsin? yaklaşımıyla söylem geliştirmeye kimsenin hakkı yok. Otopark var ve o saatlerde boş. İnsanlar kolaycılığa kaçıyor. O zaman da sorun oluyor. Her işin bir adaptasyon süresi var. Onu da titizlikle takip ediyoruz. Tramvaydan memnunuz. Bu memnuniyet oranı giderek de artıyor. Şu an o hatta 140 civarında otobüs yollardan çekildi. Biz uzunca bir süredir aktarma sistemiyle, raylı sistemin ve deniz ulaşımının güçlendirilmesiyle, trafiğin hızlı büyümesi ve araç sayısının artmasına karşı hazırlıklar yapıyoruz. Ben göreve geldiğimde, Bornova-Üçyol metrosu 70 bin kişi taşıyordu. Bugün raylı sistemle 800 bin civarında yolcu taşıyoruz. İZBANda sinyalizasyon çok ilkel. Bu sorun aşılıp sefer sıklığı 4-5 dakikaya inse, fazladan 300-400 bin yolcu daha taşırız. Bu kadar insanın özel araçlarla yola çıktığını bir düşünün. Kent yaşanmaz olurdu. İnsanların mobilize olması artıyor, biz de ulaşım ağını güçlendirerek buna çare olmaya çalışıyoruz.
Büyük Kanala alternatif
Kentte 5 senedir yağmur suyu ayrıştırma hatları yaptıklarını hatırlatan Kocaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
Örneğin Gültepede her yağışta sorun yaşanan Samsun Caddesinin altına, 28 milyon liralık bir projeyle dere yaptık. Sonrasında en ufak bir sorun olmadı. Ayrıca bölgenin yağmur suyuyla kanalizasyon suyunu da ayrıştırmış olduk. Bu çalışmayı kentin geneline yaymaya çalışıyoruz ama Büyükşehir Belediyesi, Büyük Kanal Projesine bir alternatif üretmek zorundadır. Onun da çalışmasını yapıyoruz. Büyük Kanal çalışmaya devam ederken, daha gelişmiş bir şekilde, bir tünel olabilecek şekilde yeni bir sistemi hayata geçirmek durumundayız. Çok az bağlantı yaparak, denizden tuzlu suyu almayacak, doğadan etkilenmeyecek ve doğayı kirletmeyecek bir tünel sistemiyle Çiğli Arıtmaya yeni bir hat kurmanın fizibilitesini yapıyoruz.
Katı atık bertaraf tesisi
Görev süresi boyunca içinde ukde kalan projenin, uygun yer bulunamaması ve sonrasında açılan davalar nedeniyle geciktirilen katı atık bertaraf tesisi olduğunu dile getiren Başkan Kocaoğlu, “Bir de Körfezde ÇED raporunun geç çıkması var. İhaleye çıktık sonunda. Kazanan firma çalışmalara başlıyor. Tabii tüp geçitle çakışan noktalar var ve onlar zaman içinde çözülecek. Körfez geçişi zaman içerisinde İzmir için zorunlu hale gelecektir. Faydası bugün olmaz; 5 sene sonra, 10 sene sonra olur. Benim gönlümden geçen, bu geçişin tamamının tüp olmasıdır. O öneriyi de yaptık. Ancak bu maliyeti iki katı artırıyor. Belki ekonomi biraz daha toparlandıktan sonra tamamı alttan geçirilir dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Fuar Sohbetleri programında Gazeteci Erol Yaraşın sorularını yanıtlayarak gündem ve siyasetle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
CHPdeki bölünmüş yapıya ilişkin bir soru üzerine Başkan Kocaoğlu, eleştirinin yanında çözüm önerisi getirmenin önemine değindi. Kocaoğlu şunları söyledi:
Ben ülkemi, insanları, kentimi seviyorum ve bunun için siyaset yapıyor, bunun için belediye başkanlığı yapıyorum. Partimi de seviyorum. Partimin belli konularda siyaset üretememesinin, ülke sorunlarına çözüm bulamamasının benim üstümde bir tahribatı var. Rahatsız ediyor tabii. Bakın Amerikaya karşı, Rusyaya karşı, herhangi bir ülkeye karşı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin desteklenmesi son derece doğru. Bunu CHP Genel Başkanımız da yaptı. Biz de Afrine girmenin zorunlu olduğunu söylemiştik. Ama Adalet ve Kalkınma Partisi dış politikada hata yaptığında, nedeniyle-niçiniyle hatanın sonuçlarının ülkeye ne zarar vereceği ve bundan kaçınmak için neler yapılması gerektiğine yönelik politikalar üretilmesi ve bunların kamuoyuyla paylaşması gerekiyordu. Doğru çözümler üretmeden konuşmanın anlamı yok. Ekonomik sıkıntıya ilişkin açıklamalar yapılıyor. Tamam, doğru. Ama sen bu modelin karşısına başka bir model koydun mu? Sen karşısına bir model koysan ve Biz bunları önerdik ama merkezi hükümet bunu dinlemedi. Dinleseydi bunlar başımıza gelmeyecekti. Ama madem geldi ve ülkemiz, insanımız zarar görüyor; o halde ülkemizin yanındayız dedin mi? İkincisini hep söylüyor CHP ama birincisi yok. Siz önce güvenecek bir duruş ve yol haritası belirleyeceksiniz, insanlar güvenecek ve oy verecek. Sonra iktidar olacaksınız ve söz verdiğiniz, insanları ikna ettiğiniz yol haritasını da uygulayarak ülkenin sorunlarını çözmeye çalışacaksınız. Bugün ülkenin sorunları ortada. Dış politika, ekonomi politikaları. Başımıza ne geldiyse bunlardan geldi. Sen ona alternatif ürettin mi? Yok. Terör parlamentoda çözülecek. İyi de nasıl çözülecek? Bir yol haritası belirlemek gerekiyor. Terör bizi paçamızdan çeken en önemli faktörlerden biri.
Bu söylediklerimi kendisiyle de paylaştım
Başkan Kocaoğlu, Genel Başkan ile bu konuda bir diyaloğunuz olmadı mı? sorusuna da Sayısızca oldu. Bu söylediklerimi kendisiyle de paylaştım. Cumartesi etkinliklerinde de kamuoyuna söyledim. 3-4 sene öncesine kadar genel politika ile ilgili özellikle konuşmuyordum. Son dönemde dayanamadığım için konuşuyorum dedi.
CHPnin istediği neticeye ulaşamamasını da değerlendiren Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bu işler kadroyla olur. Bunu Türkiyede yapabilecek, CHPye oy verenlerin, üyelerin, inananların içinde çok büyük bir kitle var. Ama bu insanlar siyasetle uğraşmıyor. Onun çeşitli gerekçeleri var. Bu insanları siyasete sokamasanız da en azından birikimlerinden istifade etmek gerekir.
Başkan Kocaoğlu, 9 Eylülde Muharrem İnce ile yan yana olmanız ve adaylık hakkında henüz açıklama yapmayışınız çok konuşuldu. Siz ne diyorsunuz? sorusuna ise şu yanıtı verdi:
Önce ben aday adayı olup olmayacağıma karar vereceğim. Olacaksam, ön seçime gideceğim. İstenirse temayül yoklaması, eğitim yoklaması vs. yapılabilir. Bu tamamen Genel Merkez takdiridir. Ben siyasette 15 senedir CHPnin 1 numaralı kamu koltuğunda oturuyorum. İstanbul ve Ankarada seçilmiş başkanlar da istifa edince, şu anda Türkiyede halkın seçtiği bir numaralı yerel yöneticiyim ben. Mart sonuna kadar da bu etiketi taşıyacağım. Adamcı siyaset yapmadım. Yapmam da. Ne Baykalcı, ne Önder Savcı, ne Kılıçdaroğlucu, ne Muharrem İnceci oldum. Ben ülke yararına iş yapıyorsam destekle. Yapmıyorsam destekleme kardeşim. Adamcı siyaset toplumu ve partiyi farklı yerlere götürür. İlkeler önemli. Doğruda birlik, ilkede birlik olmalı. Ben ülkem için siyaset yapıyorum, CHPde yapıyorum. Başka adaylar olursa ve eğer ben adaysam, yarışım sürer. Değilsem zaten yarış olmaz.
İzmir, ekonomisini yeni yeni toparlıyor
87. İzmir Enternasyonal Fuarının (İEF) ivmesini giderek yükselttiklerini kaydeden Başkan Kocaoğlu, son yıllarda olduğu gibi fuara bu yıl katılımın yine yüksek düzeyde olduğunu belirterek, Ticaret, sanayi, teknoloji ve ekonominin yanında işin kültür, sanat, şov ve eğlence boyutu da var. Parayla görülemeyecek birçok etkinliği İzmirli hemşehrilerimizin ayağına getiriyoruz. Bunun bir kısmını sponsorlarımız vasıtasıyla yapıyoruz. Bu da fuarın cazibesini artırıyor dedi.
Zaman zaman ortaya atılan fuar sponsorları ile ilgili soruyu da yanıtlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, Sponsor vardı da biz mi engelledik? Şimdi üç tane sponsor firmamız var. Bunlar 30 tane olsa, 40 tane olsa, burası bambaşka bir yer olur. İzmir, ekonomisini yeni yeni toparlıyor. Uzun süre kabuğuna çekilen bir kentte sponsorluk işi elbette zor ama kentteki ekonomik hayat giderek canlanırken, fuar ve benzeri organizasyonlara sponsorluk yapacak insan sayısı da artacaktır. Ben iş dünyasını, gelecek yıl yapılacak 88. İEF için şimdiden sponsor olmaya davet ediyorum ifadelerini kullandı. İEFnin kurulduğundan bu tarafa hem ülkelerin tanıtımı hem de kaynaşması anlamında önemli bir misyon üstlendiğini kaydeden Başkan Kocaoğlu, Örneğin bu yıl Hindistanın İzmir Fuarına gelip kendini tanıtması ve burada odak ülke olması, fuarın ticari getirisinin de olduğunu gösteriyor. Zaten Rusyanın geçen seneki kazanımı incelemeden Hindistan buraya gelmez diye konuştu.
Şair Eşrefteki parklanma sorunu
Konuşmasında, Konak tramvayı güzergahı üzerindeki parklanmalara özellikle dikkat çeken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, şunları söyledi:
Biz tramvayı planlarken, özellikle Şair Eşref üzerinde çok durduk ve çok tartıştık. Hatta tramvay çalışmasına bu yüzden bir yıl sonra başladık. Dedik ki Bugün Şair Eşref Bulvarında parklanma var. Yol iki şeritli. Bir şerit akıyor ve belediye otobüsleriyle özel araçlar gidiyor. Tramvayı yaparsak burada parklanma olmayacak. Burada parklanma olmayınca tramvay öncesi gibi tek şerit yine çalışacak ve tramvayın daha rahat çalışacak. Ama uygulamaya baktığımızdaysa, tüm uyarılara rağmen yine sağ şeritte parklanma görüyoruz. Trafik bize bağlı değil biliyorsunuz. Yetkililerin, Şair Eşrefteki parklanmayı engellemesi gerekiyor. Otopark yok, nereye park etsin? yaklaşımıyla söylem geliştirmeye kimsenin hakkı yok. Otopark var ve o saatlerde boş. İnsanlar kolaycılığa kaçıyor. O zaman da sorun oluyor. Her işin bir adaptasyon süresi var. Onu da titizlikle takip ediyoruz. Tramvaydan memnunuz. Bu memnuniyet oranı giderek de artıyor. Şu an o hatta 140 civarında otobüs yollardan çekildi. Biz uzunca bir süredir aktarma sistemiyle, raylı sistemin ve deniz ulaşımının güçlendirilmesiyle, trafiğin hızlı büyümesi ve araç sayısının artmasına karşı hazırlıklar yapıyoruz. Ben göreve geldiğimde, Bornova-Üçyol metrosu 70 bin kişi taşıyordu. Bugün raylı sistemle 800 bin civarında yolcu taşıyoruz. İZBANda sinyalizasyon çok ilkel. Bu sorun aşılıp sefer sıklığı 4-5 dakikaya inse, fazladan 300-400 bin yolcu daha taşırız. Bu kadar insanın özel araçlarla yola çıktığını bir düşünün. Kent yaşanmaz olurdu. İnsanların mobilize olması artıyor, biz de ulaşım ağını güçlendirerek buna çare olmaya çalışıyoruz.
Büyük Kanala alternatif
Kentte 5 senedir yağmur suyu ayrıştırma hatları yaptıklarını hatırlatan Kocaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
Örneğin Gültepede her yağışta sorun yaşanan Samsun Caddesinin altına, 28 milyon liralık bir projeyle dere yaptık. Sonrasında en ufak bir sorun olmadı. Ayrıca bölgenin yağmur suyuyla kanalizasyon suyunu da ayrıştırmış olduk. Bu çalışmayı kentin geneline yaymaya çalışıyoruz ama Büyükşehir Belediyesi, Büyük Kanal Projesine bir alternatif üretmek zorundadır. Onun da çalışmasını yapıyoruz. Büyük Kanal çalışmaya devam ederken, daha gelişmiş bir şekilde, bir tünel olabilecek şekilde yeni bir sistemi hayata geçirmek durumundayız. Çok az bağlantı yaparak, denizden tuzlu suyu almayacak, doğadan etkilenmeyecek ve doğayı kirletmeyecek bir tünel sistemiyle Çiğli Arıtmaya yeni bir hat kurmanın fizibilitesini yapıyoruz.
Katı atık bertaraf tesisi
Görev süresi boyunca içinde ukde kalan projenin, uygun yer bulunamaması ve sonrasında açılan davalar nedeniyle geciktirilen katı atık bertaraf tesisi olduğunu dile getiren Başkan Kocaoğlu, “Bir de Körfezde ÇED raporunun geç çıkması var. İhaleye çıktık sonunda. Kazanan firma çalışmalara başlıyor. Tabii tüp geçitle çakışan noktalar var ve onlar zaman içinde çözülecek. Körfez geçişi zaman içerisinde İzmir için zorunlu hale gelecektir. Faydası bugün olmaz; 5 sene sonra, 10 sene sonra olur. Benim gönlümden geçen, bu geçişin tamamının tüp olmasıdır. O öneriyi de yaptık. Ancak bu maliyeti iki katı artırıyor. Belki ekonomi biraz daha toparlandıktan sonra tamamı alttan geçirilir dedi.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!