Bakan Soylu: Açık Kapı Projesinde 44 Bin 717 Başvuru Aldık, 33 Bin 598İni Sonuçlandırdık
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 81 il valiliği ve 48 ilçe kaymakamlığında Açık Kapı birimlerinin faaliyet gösterdiğini belirterek, Projeye başladığımız 15 Aralık 2017 tarihinden 12 Ekim tarihine kadar toplam 44 bin 717 başvuru aldık. Bunların 33 bin 598ini olumlu neticelendirdik. Vatandaşımız, ülkemiz, hükümetimiz adına sizlere teşekkür ediyorum dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 81 il valiliği ve 48 ilçe kaymakamlığında Açık Kapı birimlerinin faaliyet gösterdiğini belirterek, Projeye başladığımız 15 Aralık 2017 tarihinden 12 Ekim tarihine kadar toplam 44 bin 717 başvuru aldık. Bunların 33 bin 598ini olumlu neticelendirdik. Vatandaşımız, ülkemiz, hükümetimiz adına sizlere teşekkür ediyorum dedi.
Bakan Soylu, Kızılcahamamda bir otelde düzenlenen Açık Kapı Eğitim Programına katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Soylu, Türkiyenin 2013den itibaren dezavantajlı, zorlu bir fikstürde mücadele ettiğini belirerek, Türkiyenin arka arkaya şiddetli hamlelere maruz kaldığını söyledi. Soylu, Gezi olaylarından 17-25 Aralıka, 7 Haziran seçimleri sonrası arttırılan terör eylemlerinden FETÖnün 15 Temmuz darbe girişimine kadar sadece AK Partiyi değil, ülkeyi tümden yormak ve yıpratmak isteyen bir sürecin yaşandığına dikkat çekti. Bunların basit hadiseler olmadığına vurgu yapan Soylu, Bunlar esasen küresel bir hesaplaşmanın içinde payı ve yeri olan hadiselerdir. Bütün bu tabloya bir de sınırımızın hemen güneyinde yaşanan DEAŞ, PYD, Suriye iç savaşı, bu ortamın oluşturduğu kitlesel göç ve bunların Türkiyeye oluşturduğu insan ve kaynak maliyetini de eklemek gerekir. Bir yandan sınırlarımızın içerisinde doğrudan devleti hedef alan anlayışla, diğer yandan da sınırımızın hemen dışında Kandilden Akdenize açılmak istenen bir terör koridorunun oluşumuna engel olmakla mücadele ettik, hala mücadele ediyoruz. Üstelik bu denklemde yalnız da değiliz. Bu denklemde Amerika var, Rusya var, İran var, doğal olarak Irak ve Suriye var. En kötüsü de kapımıza dayanmış masum sivil insanlar var diye konuştu.
Türkiyenin bu dezavantajlı fikstüre rağmen hükümet modelini değiştirmek gibi zorlu bir adımı başarıyla atmış olduğunu ifade eden Soylu, bunun içeriden ve dışarıdan çok ciddi itirazlara, örtülü veya açık baskılara rağmen yapıldığını söyledi. Attıkları bu adımın arkasında yatan ve aslında bu değişimi zorunlu kılan temel felsefenin modern dünyanın yeni tanımları ve yeni normlarıyla ilgili olduğunu kaydeden Soylu, dünyanın yeni sorunlarının, yeni ihtiyaçlarının, çatışan menfaatlerin ve bölgesel çıkar hesaplarının artık hızlı karar almayı, etkin ve verimli bir devlet yapısını, vatandaş odaklı bir kamu düzeninin tesisini tam anlamıyla zorunlu kıldığını dile getirdi. Soylu, Türkiyenin bir kanun için artık aylarca beklemeye vakti olmadığını belirterek, Çünkü vatandaşların, bireylerin beklentileri giderek artıyor. Sıklıkla kullandığımız ve duyduğumuz bir terim var; vatandaş odaklılık. Bu bir lütuf veya ihsan değil, aslında 21.yüzyılın en önemli zorunluluğudur. Artık, oy veren, vergi veren insanlar, haklı ve doğal olarak süreçlerin merkezinde yer bulmak istiyorlar. Verdiklerinin karşılığını kanunlar çerçevesinde tam olarak almak istiyorlar. Teröre karşı önlem alacaksınız, uyuşturucuya karşı önlem alacaksınız, ekonomi yönetiminde adımlar atacaksınız ve bu arada biraz önce kabaca tarif etmeye çalıştığım küresel oyunlarda ülke menfaatlerini en üst düzeyde koruyacaksınız. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, işte bu felsefenin temel alındığı, yani insanı merkeze alan, karar süreçlerini hızlandıran, halkın yetkilendirmesine en geniş ölçüde alan açan ve bunu gerçekleştiren sistemin adıdır. Buna geçişimiz zorunluydu ve gecikemezdik şeklinde konuştu.
Vatandaşı kapı kapı gezdirmeyen bir yaklaşım içinde olmak durumundayız
Açık Kapı Projesinin yeni dünyanın değişen iletişim ve algı anlayışıyla ilgil, doğal bir sonuç olduğunu dile getiren Soylu, şunları kaydetti:
Artık vatandaşla doğrudan iletişim kuran, çözüm üreten, vatandaşı kapı kapı gezdirmeyen bir yaklaşım içinde olmak durumundayız. Bu yaklaşım aslında bizim süreçleri yönetmemizi, zamanımızı ve kaynaklarımızı doğru kullanmamızı kolaylaştırmaktadır. Öncelikle yaptığımız işte aksayan yönlerin ne olduğunu, nelere odaklanmamız gerektiğini daha sağlıklı şekilde görme imkanı buluyoruz. Sözgelimi bir valiliğimize sıklıkla tapu ile ilgili sorunlar dolayısıyla başvurular gözlemliyorsak, oraya odaklanıp oradaki sorunun kaynağına inebiliyoruz. Keza uyuşturucu ihbarları bir valiliğimizdeki veya kaymakamlığımızdaki Açık Kapıya fazlaca yapılıyorsa, oradan emniyet ve jandarma birimlerimizin teyakkuzunu arttırma şansımız olabiliyor. Açık Kapının vatandaş memnuniyeti haricinde bir diğer faydası geleceğe ait politika belirlemeye yardımcı olmasıdır.
Bugünkü rakamlar bize doğru yolda olduğumuzu göstermektedir
81 il valiliğinde ve 48 ilçe kaymakamlığında Açık Kapı birimlerinin faaliyet gösterdiğini bildiren Soylu, Projeye başladığımız 15 Aralık 2017 tarihinden 12 Ekim tarihine kadar toplam 44 bin 717 başvuru aldık. Bu azımsanacak bir sayı değildir. Bunların 33 bin 598ini olumlu neticelendirdik. Vatandaşımız, ülkemiz, hükümetimiz adına sizlere teşekkür ediyorum. Bin 354 tanesinin ise işlemleri devam ediyor. Uyuşturucu madde ile ilgili toplam başvuru sayısı ise 648 olmuştur. Bunlardan 449 tanesi sonuçlandırılmıştır. Yani, günlük konuşma diliyle söylersek altından bir şey çıkmış gerek emniyet birimlerimiz, gerek sağlık birimlerimiz bunlarla alakalandırılmış, ilgilenmiş ve sonuç oluşmuş. Benim her zaman söylediğim bir şey var; trafikte bir tane kazayı önlemek için, okul önündeki bir tane torbacıyı, o torbacıdaki bir tek hapı bile yakalamak, bütün bu yaptıklarımızın, gayretlerin, sizin emeklerinizin hepsine değer. Dolayısıyla Açık Kapı Projesinin bugünkü rakamları bize doğru yolda olduğumuzu, doğru adımlar attığımız, doğru temaslar kurduğumuzu ve doğru işler gerçekleştirdiğimizi çok net bir şekilde göstermektedir dedi.
Masasında oturanlarla bizim bu meseleyi çözmemiz mümkün değil
Soylu, devletinden şikayet eden bir vatandaşın kendilerinin muhatabı olduğunu söyleyerek, Biz onların her derdiyle ilgilenmek zorundayız. Masasında oturan kaymakamlarla, valilerle bizim bu meseleyi çözmemiz mümkün değil. Bugün 53 kaymakamımıza kura çekeceğiz, kendi yerlerine göndereceğiz. Orada hizmetlerini milletimizle buluşturacaklar, devlet ile millet arasında köprüyü inşa edecekler. Devlet işinde, millet işinde yorgunluk olmaz. Her sabah taze bir başlangıç. Devlet işinin arkasında milletin duası vardır diye konuştu.
Artık kusur yayanın olmayacaktır
Trafik Kanununa ilişkin düzenlemenin TBMMde kabul edildiğini anımsatan Soylu, Türkiye, bu sabah itibariyle bir devrime imza attı. Artık Türkiyedeki yaya, yaya öncelikli bir trafik olarak kanun çerçevesi içine alınmıştır. Artık kusur yayanın olmayacaktır. Yaya geçidini gören sürücülerin tamamı dikkatli olmak ve yayaya hangi şartlar olursa olsun öncelik vermek zorundadır. TBMM, bu sabaha karşı bunu kanunlaştırmıştır. Buna ihtiyacımız vardı. Emniyet kemeri. Dün sabah bir kaza oldu. Biz, her kazayı bir mühendislik gibi değerlendiririz. Dün olan kazada emniyet kemeri takan 2 kişi kurtuldu değerlendirmelerinde bulundu.
Açık Kapı o insana güneşin sıcaklığını hissettirdi
Açık Kapıyı sizler oluşturdunuz. Şimdi büyütüyorsunuz diyen Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Memleketime hayırlı bir evlat, kurum haline getiriyorsunuz. Bizler inançlı insanlarız. Duygularımızla ve değerlerimizle yaşayan insanlarız. Engelinden dolayı tam 46 yıl boyunca evinden dışarı çıkamamış bir insanın sokağa çıkıp insanlarla hemhal olmasına, nefes almasına, tekerlekli iskemleyle de olsa çarşı pazar gezmesine vesile olsanız acaba size nasıl dua eder? O kalpteki samimiyetin, duygunun herhangi bir tarifi olabilir mi? Acaba hangi ibadetle böyle bir sevaba nail olabilirsiniz? İçinizden hikayeyi bilenleriniz vardır. Artvinde ablası tarafından bakılan engelli bir vatandaşımız, evin girişi müsait olmadığı için tam 46 yıldır dışarı çıkamıyordu. Açık Kapıya başvuruyor. Sağ olsun arkadaşlarımız, valiliğimiz hassasiyet gösteriyor, evinin çıkışına uzunca bir rampa yapıyorlar ve bu kardeşimiz hayatla buluşuyor. Yürüyenler, koşanlar belki bunu anlayamayabilirler ama güneşin sıcaklığını hissetmek hepimizin hakkıdır. Açık Kapı o insana güneşin sıcaklığını hissettirdi. Bir temas noktası, ihtiyaç sahibinin sesini duyurabilecek, onu dinleyebilecek bir aracı lazım. İşte o aracı sizlersiniz. Bu örneği şunun için anlattım. Dünyanın en iyi, en mükemmel projesini bile yapsanız sonuçta başarılı olmak o projeyi yürütecek insanların gayretine ve meseleyi ele alış biçimine bağlıdır. Eğer bu projeye sizler inanmazsanız, burada yaptığınız işin yeni ve farklı bir iş olduğuna, gelecekte büyüyecek bir yapının ilk adımını attığınıza inanmazsanız, biz bu işte patinaj çekeriz. Benim mutluluğum şudur; siz bu işin hem farkındasınız hem de Açık Kapıdaki tüm arkadaşlarımız bu meselenin ne hizmetler ortaya koyduğunu anlamakta ve bu anlayışla adım atmaktadır.
Soylu, devletin milletine hizmetkarlığıyla ayakta durabileceğini belirterek, Açık Kapı, bizim için şiir gibi bir markadır. İçeriğiyle, çalışanlarıyla, aynı zamanda bilişim konusunda attığı adımlarla ve aynı zamanda yaptığı işlerle. Şunu açıkça ifade etmek isterim ki gerek Cumhurbaşkanımız, gerekse bizler, merkezde bu projenin nasıl işlediğini anlık olarak takip ediyoruz. Strateji başkanımızla, bu işle sorumlu daire başkanımızla sürekli istişare halindeyiz. Hangi valilik veya kaymakamlık bu projeye önem veriyor, hangi arkadaşlarımız meseleyi tam olarak kavrayamamış, bunları sürekli değerlendiriyoruz. Eğer aksayan bir taraf varsa, projeyi tam anlatamadıysak veya fiziki imkanlarda bir eksiklik varsa bunları olabildiğince hızlı gidermeye çalışıyoruz. Yani, bu proje bizim için çok önemli ve bunu sadece basit bir danışma bankosu projesi olarak görmenizi istemiyoruz. Bu işin birkaç yıl sonrasında çok büyük bir yapı hedefliyoruz. Biraz önce bahsettiğim dijital ve mobil altyapısını, veri tabanını, işleyiş şekillerini buna göre hazırlıyoruz şeklinde konuştu.
İstanbuldaki Beyaz Masa uygulamasına değinen Soylu, başlangıçta bir çağrı merkezi olarak kurulan Beyaz Masanın bugün çok ciddi hizmet üreten bir yapı haline geldiğini ifade etti. Soylu, Açık Kapı uygulamasında da aynı başarıyı hedeflediklerini dile getirdi.
Açık Kapı Projesi
Açık Kapı Projesi, İçişleri Bakanlığınca devletle vatandaş arasındaki karşılıklı iletişim ve güveni arttırmak, başvuruların sonuçlandırma sürelerini hızlandırmak suretiyle hizmetlerde vatandaş memnuniyetini arttırmak, vatandaş talep ve beklentilerinin toplanmasını ve oluşturulacak politikalara esas olmak üzere anlamlandırılmasını sağlamak, kronikleşmiş sorunlara çözümler üretebilmek amacıyla 15 Aralık 2017de hayata geçirildi. Proje, 15 pilot ilde başlayıp 11 Haziran 2018 tarihinde 81 il valiliğinde ve 3 büyük ilin merkezindeki 48 ilçe kaymakamlıklarında hayata geçirildi. Açık Kapı Birimine yüz yüze, www.acikkapi.gov.tr internet sitesi ya da mobil uygulama üzerinden başvuru yapılıyor. Başvurular, elektronik olarak sisteme kaydedilerek, ilgili birimlere yönlendirilip, vatandaşa müracaatınızdan dolayı valilik olarak teşekkür ederiz bildirimi ile anında mesajla dönüş yapılıyor ve 7 gün içerisinde talep sonuçlandırılıyor. Vatandaş, sürecin her aşamasını başvuru numarasıyla internet üzerinden ve mobil telefonuyla takip edebiliyor.
Bakan Soylu, Kızılcahamamda bir otelde düzenlenen Açık Kapı Eğitim Programına katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Soylu, Türkiyenin 2013den itibaren dezavantajlı, zorlu bir fikstürde mücadele ettiğini belirerek, Türkiyenin arka arkaya şiddetli hamlelere maruz kaldığını söyledi. Soylu, Gezi olaylarından 17-25 Aralıka, 7 Haziran seçimleri sonrası arttırılan terör eylemlerinden FETÖnün 15 Temmuz darbe girişimine kadar sadece AK Partiyi değil, ülkeyi tümden yormak ve yıpratmak isteyen bir sürecin yaşandığına dikkat çekti. Bunların basit hadiseler olmadığına vurgu yapan Soylu, Bunlar esasen küresel bir hesaplaşmanın içinde payı ve yeri olan hadiselerdir. Bütün bu tabloya bir de sınırımızın hemen güneyinde yaşanan DEAŞ, PYD, Suriye iç savaşı, bu ortamın oluşturduğu kitlesel göç ve bunların Türkiyeye oluşturduğu insan ve kaynak maliyetini de eklemek gerekir. Bir yandan sınırlarımızın içerisinde doğrudan devleti hedef alan anlayışla, diğer yandan da sınırımızın hemen dışında Kandilden Akdenize açılmak istenen bir terör koridorunun oluşumuna engel olmakla mücadele ettik, hala mücadele ediyoruz. Üstelik bu denklemde yalnız da değiliz. Bu denklemde Amerika var, Rusya var, İran var, doğal olarak Irak ve Suriye var. En kötüsü de kapımıza dayanmış masum sivil insanlar var diye konuştu.
Türkiyenin bu dezavantajlı fikstüre rağmen hükümet modelini değiştirmek gibi zorlu bir adımı başarıyla atmış olduğunu ifade eden Soylu, bunun içeriden ve dışarıdan çok ciddi itirazlara, örtülü veya açık baskılara rağmen yapıldığını söyledi. Attıkları bu adımın arkasında yatan ve aslında bu değişimi zorunlu kılan temel felsefenin modern dünyanın yeni tanımları ve yeni normlarıyla ilgili olduğunu kaydeden Soylu, dünyanın yeni sorunlarının, yeni ihtiyaçlarının, çatışan menfaatlerin ve bölgesel çıkar hesaplarının artık hızlı karar almayı, etkin ve verimli bir devlet yapısını, vatandaş odaklı bir kamu düzeninin tesisini tam anlamıyla zorunlu kıldığını dile getirdi. Soylu, Türkiyenin bir kanun için artık aylarca beklemeye vakti olmadığını belirterek, Çünkü vatandaşların, bireylerin beklentileri giderek artıyor. Sıklıkla kullandığımız ve duyduğumuz bir terim var; vatandaş odaklılık. Bu bir lütuf veya ihsan değil, aslında 21.yüzyılın en önemli zorunluluğudur. Artık, oy veren, vergi veren insanlar, haklı ve doğal olarak süreçlerin merkezinde yer bulmak istiyorlar. Verdiklerinin karşılığını kanunlar çerçevesinde tam olarak almak istiyorlar. Teröre karşı önlem alacaksınız, uyuşturucuya karşı önlem alacaksınız, ekonomi yönetiminde adımlar atacaksınız ve bu arada biraz önce kabaca tarif etmeye çalıştığım küresel oyunlarda ülke menfaatlerini en üst düzeyde koruyacaksınız. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, işte bu felsefenin temel alındığı, yani insanı merkeze alan, karar süreçlerini hızlandıran, halkın yetkilendirmesine en geniş ölçüde alan açan ve bunu gerçekleştiren sistemin adıdır. Buna geçişimiz zorunluydu ve gecikemezdik şeklinde konuştu.
Vatandaşı kapı kapı gezdirmeyen bir yaklaşım içinde olmak durumundayız
Açık Kapı Projesinin yeni dünyanın değişen iletişim ve algı anlayışıyla ilgil, doğal bir sonuç olduğunu dile getiren Soylu, şunları kaydetti:
Artık vatandaşla doğrudan iletişim kuran, çözüm üreten, vatandaşı kapı kapı gezdirmeyen bir yaklaşım içinde olmak durumundayız. Bu yaklaşım aslında bizim süreçleri yönetmemizi, zamanımızı ve kaynaklarımızı doğru kullanmamızı kolaylaştırmaktadır. Öncelikle yaptığımız işte aksayan yönlerin ne olduğunu, nelere odaklanmamız gerektiğini daha sağlıklı şekilde görme imkanı buluyoruz. Sözgelimi bir valiliğimize sıklıkla tapu ile ilgili sorunlar dolayısıyla başvurular gözlemliyorsak, oraya odaklanıp oradaki sorunun kaynağına inebiliyoruz. Keza uyuşturucu ihbarları bir valiliğimizdeki veya kaymakamlığımızdaki Açık Kapıya fazlaca yapılıyorsa, oradan emniyet ve jandarma birimlerimizin teyakkuzunu arttırma şansımız olabiliyor. Açık Kapının vatandaş memnuniyeti haricinde bir diğer faydası geleceğe ait politika belirlemeye yardımcı olmasıdır.
Bugünkü rakamlar bize doğru yolda olduğumuzu göstermektedir
81 il valiliğinde ve 48 ilçe kaymakamlığında Açık Kapı birimlerinin faaliyet gösterdiğini bildiren Soylu, Projeye başladığımız 15 Aralık 2017 tarihinden 12 Ekim tarihine kadar toplam 44 bin 717 başvuru aldık. Bu azımsanacak bir sayı değildir. Bunların 33 bin 598ini olumlu neticelendirdik. Vatandaşımız, ülkemiz, hükümetimiz adına sizlere teşekkür ediyorum. Bin 354 tanesinin ise işlemleri devam ediyor. Uyuşturucu madde ile ilgili toplam başvuru sayısı ise 648 olmuştur. Bunlardan 449 tanesi sonuçlandırılmıştır. Yani, günlük konuşma diliyle söylersek altından bir şey çıkmış gerek emniyet birimlerimiz, gerek sağlık birimlerimiz bunlarla alakalandırılmış, ilgilenmiş ve sonuç oluşmuş. Benim her zaman söylediğim bir şey var; trafikte bir tane kazayı önlemek için, okul önündeki bir tane torbacıyı, o torbacıdaki bir tek hapı bile yakalamak, bütün bu yaptıklarımızın, gayretlerin, sizin emeklerinizin hepsine değer. Dolayısıyla Açık Kapı Projesinin bugünkü rakamları bize doğru yolda olduğumuzu, doğru adımlar attığımız, doğru temaslar kurduğumuzu ve doğru işler gerçekleştirdiğimizi çok net bir şekilde göstermektedir dedi.
Masasında oturanlarla bizim bu meseleyi çözmemiz mümkün değil
Soylu, devletinden şikayet eden bir vatandaşın kendilerinin muhatabı olduğunu söyleyerek, Biz onların her derdiyle ilgilenmek zorundayız. Masasında oturan kaymakamlarla, valilerle bizim bu meseleyi çözmemiz mümkün değil. Bugün 53 kaymakamımıza kura çekeceğiz, kendi yerlerine göndereceğiz. Orada hizmetlerini milletimizle buluşturacaklar, devlet ile millet arasında köprüyü inşa edecekler. Devlet işinde, millet işinde yorgunluk olmaz. Her sabah taze bir başlangıç. Devlet işinin arkasında milletin duası vardır diye konuştu.
Artık kusur yayanın olmayacaktır
Trafik Kanununa ilişkin düzenlemenin TBMMde kabul edildiğini anımsatan Soylu, Türkiye, bu sabah itibariyle bir devrime imza attı. Artık Türkiyedeki yaya, yaya öncelikli bir trafik olarak kanun çerçevesi içine alınmıştır. Artık kusur yayanın olmayacaktır. Yaya geçidini gören sürücülerin tamamı dikkatli olmak ve yayaya hangi şartlar olursa olsun öncelik vermek zorundadır. TBMM, bu sabaha karşı bunu kanunlaştırmıştır. Buna ihtiyacımız vardı. Emniyet kemeri. Dün sabah bir kaza oldu. Biz, her kazayı bir mühendislik gibi değerlendiririz. Dün olan kazada emniyet kemeri takan 2 kişi kurtuldu değerlendirmelerinde bulundu.
Açık Kapı o insana güneşin sıcaklığını hissettirdi
Açık Kapıyı sizler oluşturdunuz. Şimdi büyütüyorsunuz diyen Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Memleketime hayırlı bir evlat, kurum haline getiriyorsunuz. Bizler inançlı insanlarız. Duygularımızla ve değerlerimizle yaşayan insanlarız. Engelinden dolayı tam 46 yıl boyunca evinden dışarı çıkamamış bir insanın sokağa çıkıp insanlarla hemhal olmasına, nefes almasına, tekerlekli iskemleyle de olsa çarşı pazar gezmesine vesile olsanız acaba size nasıl dua eder? O kalpteki samimiyetin, duygunun herhangi bir tarifi olabilir mi? Acaba hangi ibadetle böyle bir sevaba nail olabilirsiniz? İçinizden hikayeyi bilenleriniz vardır. Artvinde ablası tarafından bakılan engelli bir vatandaşımız, evin girişi müsait olmadığı için tam 46 yıldır dışarı çıkamıyordu. Açık Kapıya başvuruyor. Sağ olsun arkadaşlarımız, valiliğimiz hassasiyet gösteriyor, evinin çıkışına uzunca bir rampa yapıyorlar ve bu kardeşimiz hayatla buluşuyor. Yürüyenler, koşanlar belki bunu anlayamayabilirler ama güneşin sıcaklığını hissetmek hepimizin hakkıdır. Açık Kapı o insana güneşin sıcaklığını hissettirdi. Bir temas noktası, ihtiyaç sahibinin sesini duyurabilecek, onu dinleyebilecek bir aracı lazım. İşte o aracı sizlersiniz. Bu örneği şunun için anlattım. Dünyanın en iyi, en mükemmel projesini bile yapsanız sonuçta başarılı olmak o projeyi yürütecek insanların gayretine ve meseleyi ele alış biçimine bağlıdır. Eğer bu projeye sizler inanmazsanız, burada yaptığınız işin yeni ve farklı bir iş olduğuna, gelecekte büyüyecek bir yapının ilk adımını attığınıza inanmazsanız, biz bu işte patinaj çekeriz. Benim mutluluğum şudur; siz bu işin hem farkındasınız hem de Açık Kapıdaki tüm arkadaşlarımız bu meselenin ne hizmetler ortaya koyduğunu anlamakta ve bu anlayışla adım atmaktadır.
Soylu, devletin milletine hizmetkarlığıyla ayakta durabileceğini belirterek, Açık Kapı, bizim için şiir gibi bir markadır. İçeriğiyle, çalışanlarıyla, aynı zamanda bilişim konusunda attığı adımlarla ve aynı zamanda yaptığı işlerle. Şunu açıkça ifade etmek isterim ki gerek Cumhurbaşkanımız, gerekse bizler, merkezde bu projenin nasıl işlediğini anlık olarak takip ediyoruz. Strateji başkanımızla, bu işle sorumlu daire başkanımızla sürekli istişare halindeyiz. Hangi valilik veya kaymakamlık bu projeye önem veriyor, hangi arkadaşlarımız meseleyi tam olarak kavrayamamış, bunları sürekli değerlendiriyoruz. Eğer aksayan bir taraf varsa, projeyi tam anlatamadıysak veya fiziki imkanlarda bir eksiklik varsa bunları olabildiğince hızlı gidermeye çalışıyoruz. Yani, bu proje bizim için çok önemli ve bunu sadece basit bir danışma bankosu projesi olarak görmenizi istemiyoruz. Bu işin birkaç yıl sonrasında çok büyük bir yapı hedefliyoruz. Biraz önce bahsettiğim dijital ve mobil altyapısını, veri tabanını, işleyiş şekillerini buna göre hazırlıyoruz şeklinde konuştu.
İstanbuldaki Beyaz Masa uygulamasına değinen Soylu, başlangıçta bir çağrı merkezi olarak kurulan Beyaz Masanın bugün çok ciddi hizmet üreten bir yapı haline geldiğini ifade etti. Soylu, Açık Kapı uygulamasında da aynı başarıyı hedeflediklerini dile getirdi.
Açık Kapı Projesi
Açık Kapı Projesi, İçişleri Bakanlığınca devletle vatandaş arasındaki karşılıklı iletişim ve güveni arttırmak, başvuruların sonuçlandırma sürelerini hızlandırmak suretiyle hizmetlerde vatandaş memnuniyetini arttırmak, vatandaş talep ve beklentilerinin toplanmasını ve oluşturulacak politikalara esas olmak üzere anlamlandırılmasını sağlamak, kronikleşmiş sorunlara çözümler üretebilmek amacıyla 15 Aralık 2017de hayata geçirildi. Proje, 15 pilot ilde başlayıp 11 Haziran 2018 tarihinde 81 il valiliğinde ve 3 büyük ilin merkezindeki 48 ilçe kaymakamlıklarında hayata geçirildi. Açık Kapı Birimine yüz yüze, www.acikkapi.gov.tr internet sitesi ya da mobil uygulama üzerinden başvuru yapılıyor. Başvurular, elektronik olarak sisteme kaydedilerek, ilgili birimlere yönlendirilip, vatandaşa müracaatınızdan dolayı valilik olarak teşekkür ederiz bildirimi ile anında mesajla dönüş yapılıyor ve 7 gün içerisinde talep sonuçlandırılıyor. Vatandaş, sürecin her aşamasını başvuru numarasıyla internet üzerinden ve mobil telefonuyla takip edebiliyor.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!