Uzman Doktor Gamze Yılmaz Yanartaş: “Prp İle Kendinizi Daha İyi Hissedin”
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doktor Gamze Yılmaz Yanartaş, PRP (Platelet Rich Plasma) diğer adıyla trombositten zengin plazma tedavisiyle kişinin kendi kanından hazırlanan serumun tıbbın birçok alanında iyileşmeyi uyarmak ve düzenlemek için kullanılan bir yöntem olduğunu söyledi.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doktor Gamze Yılmaz Yanartaş, PRP (Platelet Rich Plasma) diğer adıyla trombositten zengin plazma tedavisiyle kişinin kendi kanından hazırlanan serumun tıbbın birçok alanında iyileşmeyi uyarmak ve düzenlemek için kullanılan bir yöntem olduğunu söyledi.
Medicana Konya Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doktor Gamze Yılmaz Yanartaş, PRP hakkında bilgi verdi. PRP tedavisinde hastanın tamamı kendisine ait bir serum elde edildiğini kaydeden Yanartaş, “PRP tedavisinde pıhtı hücrelerinden, tüm yara iyileşmesi ve doku yenilenmesi süreçlerini başlatan, yaşamsal öneme sahip büyüme faktörlerini elde etmek amaçlanır. Elde edilen serumdaki pıhtı hücreleri ve büyüme faktörleri, yeni kollajen oluşumunu ve hücreler arası maddeyi çoğaltarak cildi, eklemi, hasarlı dokuyu yenilemek üzere yayılır. Deride kırışıklıkların düzelmesini, esneklik ve parlaklığının yeniden kazandırılmasını sağlar. İyileşmesi uzun süren yara, çatlak ve deri niteliğinin zarar gördüğü durumların kontrolünü sağlar. Saç dökülmesinde tek başına kullanılır veya diğer tedavi seçeneklerinin etkisini artırır” dedi.
“Birçok hastalığın tedavisinde kullanılıyor”
Yanartaş açıklamasını şöyle sürdürdü: “Diş implantlarla başlayan uygulama alanları, iyileşmeyen yara tedavisi gibi alanlarda hızla yayılmaktadır. Bunun yanı sıra tenisçi dirseğinde PRP uygulamaları ile yüzde 80 oranında başarılı sonuçlar elde edilmiştir. Aşil tendon hastalıklarında, kronik patellar tendon yaralanmalarında ve plantar fascitis hastalığında PRP uygulamaları ile yüzde 80 civarında başarılı sonuçlar bildirilmiştir. Bu hasta grubunda istirahat, ilaçlar ve fizik tedavi yöntemleri ile yeterli sonuç alınamayan durumlarda PRP tercih edilmelidir. Sporcularda sık görülen ön çapraz bağ, iç ve dış yan bağ yaralanmaları ve menisküs lezyonlarında PRP enjeksiyonları ile daha hızlı iyileşme ve daha kısa sürede spora dönüş olduğunu gösteren çalışmalar var. Yine sporcularda görülen kas içi kanamalarda PRP enjeksiyonları ile daha hızlı spora dönüş bildirilmiştir. Diz eklemindeki osteoartritin erken evrelerinde PRP enjeksiyonları ile 6 ay süreyle hastaların ağrılarında azalma ve fonksiyonlarında düzelme olduğu görüldü. Günümüzde hasarlı eklem kıkırdağını orijinal yapısını ve biyolojik özellikleri ile yeniden oluşturmak mümkün değildir. Birçok tedavi yöntemi ile oluşturulan tamir dokusunun kalitesini artırmak için PRP uygulamaları gündeme geldi. Kıkırdak onarımında kullanılan ve matriks adı verilen biyolojik örtüler, içlerinde hücrelerin gelişmesi ve kıkırdağa dönüşmesi için uygun ortamı sağlayan sentetik ve eriyebilen yapılardır. Bu matrikslerle beraber PRP veya kemik iliği konsantresi uygulamaları ile daha yüksek kalitede bir onarım dokusu elde edilebileceği gösterilmiştir. PRPnin otolog trombin ile bileşiminden oluşan karışım deri altına yapıldıktan hemen sonra bir jel haline dönüşür. Bu jel yoğun bir doku onarımı süreci başlatarak hacim kayıplarını giderecek bir etki gösterir. PRP jel sadece hacim kazandırıcı bir dolgu olarak etki göstermez, aynı zamanda da enjeksiyonun yapıldığı yeri çevreleyen dokunun aynısı olan yeni bir dokunun oluşumunu da başlatır. Bu dolgu materyali kişinin kendisine ait olduğu için alerji yan etkisi olmamakta.”
Medicana Konya Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doktor Gamze Yılmaz Yanartaş, PRP hakkında bilgi verdi. PRP tedavisinde hastanın tamamı kendisine ait bir serum elde edildiğini kaydeden Yanartaş, “PRP tedavisinde pıhtı hücrelerinden, tüm yara iyileşmesi ve doku yenilenmesi süreçlerini başlatan, yaşamsal öneme sahip büyüme faktörlerini elde etmek amaçlanır. Elde edilen serumdaki pıhtı hücreleri ve büyüme faktörleri, yeni kollajen oluşumunu ve hücreler arası maddeyi çoğaltarak cildi, eklemi, hasarlı dokuyu yenilemek üzere yayılır. Deride kırışıklıkların düzelmesini, esneklik ve parlaklığının yeniden kazandırılmasını sağlar. İyileşmesi uzun süren yara, çatlak ve deri niteliğinin zarar gördüğü durumların kontrolünü sağlar. Saç dökülmesinde tek başına kullanılır veya diğer tedavi seçeneklerinin etkisini artırır” dedi.
“Birçok hastalığın tedavisinde kullanılıyor”
Yanartaş açıklamasını şöyle sürdürdü: “Diş implantlarla başlayan uygulama alanları, iyileşmeyen yara tedavisi gibi alanlarda hızla yayılmaktadır. Bunun yanı sıra tenisçi dirseğinde PRP uygulamaları ile yüzde 80 oranında başarılı sonuçlar elde edilmiştir. Aşil tendon hastalıklarında, kronik patellar tendon yaralanmalarında ve plantar fascitis hastalığında PRP uygulamaları ile yüzde 80 civarında başarılı sonuçlar bildirilmiştir. Bu hasta grubunda istirahat, ilaçlar ve fizik tedavi yöntemleri ile yeterli sonuç alınamayan durumlarda PRP tercih edilmelidir. Sporcularda sık görülen ön çapraz bağ, iç ve dış yan bağ yaralanmaları ve menisküs lezyonlarında PRP enjeksiyonları ile daha hızlı iyileşme ve daha kısa sürede spora dönüş olduğunu gösteren çalışmalar var. Yine sporcularda görülen kas içi kanamalarda PRP enjeksiyonları ile daha hızlı spora dönüş bildirilmiştir. Diz eklemindeki osteoartritin erken evrelerinde PRP enjeksiyonları ile 6 ay süreyle hastaların ağrılarında azalma ve fonksiyonlarında düzelme olduğu görüldü. Günümüzde hasarlı eklem kıkırdağını orijinal yapısını ve biyolojik özellikleri ile yeniden oluşturmak mümkün değildir. Birçok tedavi yöntemi ile oluşturulan tamir dokusunun kalitesini artırmak için PRP uygulamaları gündeme geldi. Kıkırdak onarımında kullanılan ve matriks adı verilen biyolojik örtüler, içlerinde hücrelerin gelişmesi ve kıkırdağa dönüşmesi için uygun ortamı sağlayan sentetik ve eriyebilen yapılardır. Bu matrikslerle beraber PRP veya kemik iliği konsantresi uygulamaları ile daha yüksek kalitede bir onarım dokusu elde edilebileceği gösterilmiştir. PRPnin otolog trombin ile bileşiminden oluşan karışım deri altına yapıldıktan hemen sonra bir jel haline dönüşür. Bu jel yoğun bir doku onarımı süreci başlatarak hacim kayıplarını giderecek bir etki gösterir. PRP jel sadece hacim kazandırıcı bir dolgu olarak etki göstermez, aynı zamanda da enjeksiyonun yapıldığı yeri çevreleyen dokunun aynısı olan yeni bir dokunun oluşumunu da başlatır. Bu dolgu materyali kişinin kendisine ait olduğu için alerji yan etkisi olmamakta.”
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!