“Televizyon İzlerken Yemek Yiyen Çocuklar, Doyma Bilincine Erişemiyor”

Düzenli beslenme rutini çocukların gelişimi açısından çok önemli. 0-6 yaş grubundaki çocukların doğru beslenme alışkanlığı kazanmaları doğrultusunda anne, babalara önerilerde bulunan İstanbul Yeni yüzyıl Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Çocuk Gelişimi Program Başkanı Sevtap Açıkgöz, televizyon izlerken yemek yiyen çocukların doyma bilincine erişemediğini belirtti.

“Televizyon İzlerken Yemek Yiyen Çocuklar, Doyma Bilincine Erişemiyor”
  • 05 Ekim 2018, Cuma 9:03
Düzenli beslenme rutini çocukların gelişimi açısından çok önemli. 0-6 yaş grubundaki çocukların doğru beslenme alışkanlığı kazanmaları doğrultusunda anne, babalara önerilerde bulunan İstanbul Yeni yüzyıl Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Çocuk Gelişimi Program Başkanı Sevtap Açıkgöz, televizyon izlerken yemek yiyen çocukların doyma bilincine erişemediğini belirtti.
Okul öncesi dönemdeki çocukların doğru beslenme alışkanlığı kazanmaları gelişimleri için oldukça önem arz ediyor. Çocukların doğru beslenme alışkanlığı edinmeleri noktasında İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Çocuk Gelişimi Program Başkanı Sevtap Açıkgöz ve İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Dr. Filiz Albayrak ebeveynlere önemli tavsiyelerde bulundu.

“Oyunu mutfağa taşıyın”
Düzenli beslenme rutininin çocukların gelişimi için çok önemli olduğunu ifade eden Çocuk Gelişimi Program Başkanı Sevtap Açıkgöz, beslenmeyi çocuklar için sancılı bir sürece çevirmemek gerektiğini, aksi halde çocukların yanlış beslenme alışkanlığı geliştirebileceğini belirtti. Bu konuda çocuklara baskı yapılmaması gerektiğini de ifade eden Açıkgöz, ebeveynlere şu önerilerde bulundu:
“Beslenme her canlının hayatta kalmak için yapması gereken bir eylem. Bunu sancılı bir sürece çevirmek, çocukların beslenme alışkanlığı kazanmasında olumlu davranış biçimleri geliştirmiyor. Bu alışkanlığı çocuklara kazandırmak için öncelikle beslenme saatleri oluşturmak gerekiyor. Bunun dışında çocuk anne ve babayla aynı sofrada yemek yemeli ve yemek saati dışında çocuğun yemek yeme istediğine olumlu cevap verilmemeli. Ayrıca anne ya da baba yemek yaparken, çocuğu da yemek pişirme sürecine dâhil etsin. Çünkü çocuğun yemeğin nasıl yapıldığını ve hangi sebzelerin kullanıldığı bilmesi, onları yemek yeme konusunda daha istekli hale getirebilir. Bunu yaparken oyunu mutfağa taşımak bu süreci kolaylaştıracaktır. Aynı zamanda çocukların yemek yeme alışkanlıklarını olumsuz etkileyecek gıdaları kesinlikle onlardan uzak tutmak gerekiyor.

“Yemek masası eğlence ve çatışma ortamına dönüştürülmemeli”
Ebeveynlerin bu konudaki yanlış davranışları sonucunda çocukta obezite, anoreksiya gibi birtakım psikolojik sorunların doğabileceğini de ifade eden Açıkgöz, dikkat edilmesi gereken noktaları şöyle sıraladı:
“Ebeveynler çocuğun beslenme sürecini bakımla ilişkilendiriyor. Çocuk ne kadar çok yerse, o kadar iyi ebeveyn olduklarını düşünen anne, babalar var. Bu noktada önemli olan çocuğun çok yemesi değil, kararında ve sağlıklı yiyecekler tüketmesidir. Özellikle 0-6 yaş grubunda beslenme beyin gelişimine çok büyük bir katkı sağlıyor. Bu nedenle anne ve babalar beslenmenin ciddiyetini bilmeli ancak bu ciddiyeti yemek masasına taşımamalı. Ayrıca yemek masası bir eğlence ve çatışma ortamına dönüştürülmemeli. Bunun yanı sıra çocuğun peşinden tabakla koşmak, çocuk oynarken yedirmeye çalışmak ve çocuk televizyon izlerken yemek yedirmek önerdiğimiz davranışlardan değil. Özellikle de televizyon izlerken yemek yiyen çocuklar doyma bilincine erişemediği için obezite olabiliyor.”

“İlk altı aydan sonra pürtüklü gıdalara başlanmalı”
Çocukların doğru beslenme alışkanlığı kazanmalarında ek gıdaya geçtikleri sürecin oldukça önemli olduğunu vurgulayan Öğretim Görevlisi Dr. Filiz Albayrak, sürecin doğru yönetilmesi adına ebeveynlere önerilerde bulundu. Bebeklerin ilk altı ay sadece anne sütüyle beslenmesi ve ilk altı ayın sonunda ek gıdaya geçilmesi gerektiğini belirten Dr. Filiz Albayrak, “Bebekler altı ayın sonunda pürtüklü gıdaları almaya başlar. Bu ek gıdalara birer birer ve tatlı kaşığıyla başlanmalı. Ek gıdaların arttırma işlemi ise on günde bir yapılmalıdır. Burada dikkat edilmesi gereken şey; anne sütünün ek gıdalarla birlikte yine çocuğa verilmesidir. Bunun yanı sıra çocuğa verilecek ek gıdaların (çorba, meyve püresi, meyve suyu ya da yoğurt) sıralamasını anneler kendilerine göre ayarlayabilir. Yalnız ek gıdaya tatlıyla başlayan çocukların tuzlu yiyeceklere alışması zor alabiliyor. O nedenle ek gıdalara sebze çorbasıyla başlanmasını öneriyorum” dedi.

“Anneler bebeklerinin aç kalmasına fırsat versin”
Çocukların beslenme alışkanlığının ailenin beslenme tarzına göre geliştiğini söyleyen Dr. Filiz Albayrak, bazı ebeveynlerin çocukların daha yaşına girmeden biberonlarına çay koyduklarını ve çayın tadını alan çocuğun da sütten kesildiğini söyleyerek anne ve babalara önemli uyarılarda bulundu. Dr. Albayrak, “Çocuk dört besin grubundan (proteinler, mineraller, vitaminler, karbonhidratlar, yağlar) gıdaları her gün tüketmeli. Bazı anneler çocukların makarnadan başka bir şey yemediğini ve çocuk aç kalmasında diye de sürekli makarna yedirdiğini ifade ediyor. Bu çok yanlış bir uygulama. Hiçbir bebek açlıktan ölmez. Çocuk verilen öğünde sebze yemeğini yemediyse bir başka öğünde mutlaka yiyecektir. Bu bağlamda anneler bebeklerinin aç kalmasına fırsat vererek, yemek yedirmek için arkalarından koşmasınlar. Yemeği öğününde bebeğin önüne koysunlar ve bir sonraki öğüne kadar bebeklerin üzerine gitmesinler. Önemli bir nokta da şu ki; anneler yemek yedirmek için çocuğun peşinde koştururken, çocuk bunu oyun olarak algılıyor ve her öğünü bu şeklide koşturarak yemek istiyor. Bu noktada da anneler dikkat etmeli” diye konuştu.

HABERE AİT RESİMLER


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

ANKET

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?

yukarı çık