Sezaryen Sonrası Normal Doğum Mümkün
Uzmanlar, çok fazla bilinmeyen sezaryen sonrası normal doğumun mümkün olduğunu, daha önce yapılan sezaryen doğumun durumu ile hastane ortamının elverişli olmasının yeterli olduğunu belirtti.
Uzmanlar, çok fazla bilinmeyen sezaryen sonrası normal doğumun mümkün olduğunu, daha önce yapılan sezaryen doğumun durumu ile hastane ortamının elverişli olmasının yeterli olduğunu belirtti.
Anne adayları arasında bir kere yapılan sezaryen doğumun ardından normal doğumun yapılamayacak olması düşüncesi tarihe karışıyor. Daha önce yapılan sezaryen doğumun durumu ve hastanenin yeterliliği sezaryen doğum sonrası normal doğumun önünü açabiliyor. Konuyla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Memorial Diyarbakır Hastanesinde görevli Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Neval Yaman Görük, bir kere sezaryen doğumun yapılmasından sonra her daim bunun yapılacağı düşüncesinin olduğunu fakat sezaryen doğum sonrası da normal doğumun gerçekleştirilebileceğini söyledi. Hastanelerinde sezaryen sonrası normal doğum gerçekleştirdiklerini kaydeden Op. Dr. Görük, sezaryen sonrası normal doğumun yapılabilmesi için bazı anne adaylarının bazı kriterleri taşıması gerektiğini ifade etti.
Sezaryen sonrası normal doğumda korktukları durumun, eski sezaryen hattındaki dikişlerinin açılması ve yırtılması olduğuna değinen Op. Dr. Görük, şunları söyledi:
“Bu durum bazen anne ve bebek için hayati risk oluşturabilir. Ancak bilinenin aksine çok da yüksek bir oranda görünmez. 100 ila bin doğumda bir görülebilir bu durum. Bu durumun daha az yaşanması için gerçekleşmesi gereken kriterler, bir önceki sezaryenin alt segmentte transfer kesi şeklinde olması, tek sezaryen olunca dikişlerin açılması ya da yırtılması ihtimali ikinci veya üçüncü sezaryen sonrası normal doğum olması ihtimaline göre daha yüksektir. Yine anne adayının daha önceki sezaryen nedeni baş pelvis uygunsuzluğuna bağlı değilse normal doğum şansı daha yüksektir, bu durumda yine normal doğum denenebilir. Doğum eylemi sırasında anneye herhangi bir indüksiyon veya doğum eylemini hızlandırıcı herhangi bir ilaç verilmiyor. Kendi sancıları ile doğal doğum eylemi başladığı takdirde normal doğuma bırakıyoruz.”
“Hastaların yüzde 60ında bunu gerçekleştirebiliyoruz”
Hastaların yüzde 60ında sezaryen sonrası normal doğum gerçekleştirebildiklerini anlatan Op. Dr. Görük, şu ifadeleri kullandı:
“Hastaların yüzde 40ında yine sezaryen ihtiyacı olabiliyor. Ama bu oran düşük bir oran değil. Anne adaylarını yine kendi istekleri doğrultusunda normal doğuma teşvik ediyoruz. Şu ana kadar bir sıkıntı yaşamadık. Sezaryen sonrası normal doğum düşünen bir hastanın tam teşekküllü bir hastanede bunu gerçekleştirmesi gerekiyor. Şöyle ki, doğum aşamasının herhangi bir bölümünde acil sezaryen durumu söz konusu olabilir. Sayısını bilemediğim kadar sezaryen sonrası normal doğum gerçekleştiriyoruz. Bunun için bölgeden gelen hastalarımız oluyor. İl dışında çok fazla yapılmıyor. Çevre illerde hastanelerin şartları çok uygun olmayabiliyor. Bize Bitlisten, Vandan, Batmandan, Mardinden gelen hastalarımız oluyor. Diyarbakırdan da bu işlemi yaptığımız hastalarımız var. Normal doğumu desteklediğimiz için sezaryen sonrası normal doğumu da destekliyoruz.”
Anne adayları arasında bir kere yapılan sezaryen doğumun ardından normal doğumun yapılamayacak olması düşüncesi tarihe karışıyor. Daha önce yapılan sezaryen doğumun durumu ve hastanenin yeterliliği sezaryen doğum sonrası normal doğumun önünü açabiliyor. Konuyla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Memorial Diyarbakır Hastanesinde görevli Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Neval Yaman Görük, bir kere sezaryen doğumun yapılmasından sonra her daim bunun yapılacağı düşüncesinin olduğunu fakat sezaryen doğum sonrası da normal doğumun gerçekleştirilebileceğini söyledi. Hastanelerinde sezaryen sonrası normal doğum gerçekleştirdiklerini kaydeden Op. Dr. Görük, sezaryen sonrası normal doğumun yapılabilmesi için bazı anne adaylarının bazı kriterleri taşıması gerektiğini ifade etti.
Sezaryen sonrası normal doğumda korktukları durumun, eski sezaryen hattındaki dikişlerinin açılması ve yırtılması olduğuna değinen Op. Dr. Görük, şunları söyledi:
“Bu durum bazen anne ve bebek için hayati risk oluşturabilir. Ancak bilinenin aksine çok da yüksek bir oranda görünmez. 100 ila bin doğumda bir görülebilir bu durum. Bu durumun daha az yaşanması için gerçekleşmesi gereken kriterler, bir önceki sezaryenin alt segmentte transfer kesi şeklinde olması, tek sezaryen olunca dikişlerin açılması ya da yırtılması ihtimali ikinci veya üçüncü sezaryen sonrası normal doğum olması ihtimaline göre daha yüksektir. Yine anne adayının daha önceki sezaryen nedeni baş pelvis uygunsuzluğuna bağlı değilse normal doğum şansı daha yüksektir, bu durumda yine normal doğum denenebilir. Doğum eylemi sırasında anneye herhangi bir indüksiyon veya doğum eylemini hızlandırıcı herhangi bir ilaç verilmiyor. Kendi sancıları ile doğal doğum eylemi başladığı takdirde normal doğuma bırakıyoruz.”
“Hastaların yüzde 60ında bunu gerçekleştirebiliyoruz”
Hastaların yüzde 60ında sezaryen sonrası normal doğum gerçekleştirebildiklerini anlatan Op. Dr. Görük, şu ifadeleri kullandı:
“Hastaların yüzde 40ında yine sezaryen ihtiyacı olabiliyor. Ama bu oran düşük bir oran değil. Anne adaylarını yine kendi istekleri doğrultusunda normal doğuma teşvik ediyoruz. Şu ana kadar bir sıkıntı yaşamadık. Sezaryen sonrası normal doğum düşünen bir hastanın tam teşekküllü bir hastanede bunu gerçekleştirmesi gerekiyor. Şöyle ki, doğum aşamasının herhangi bir bölümünde acil sezaryen durumu söz konusu olabilir. Sayısını bilemediğim kadar sezaryen sonrası normal doğum gerçekleştiriyoruz. Bunun için bölgeden gelen hastalarımız oluyor. İl dışında çok fazla yapılmıyor. Çevre illerde hastanelerin şartları çok uygun olmayabiliyor. Bize Bitlisten, Vandan, Batmandan, Mardinden gelen hastalarımız oluyor. Diyarbakırdan da bu işlemi yaptığımız hastalarımız var. Normal doğumu desteklediğimiz için sezaryen sonrası normal doğumu da destekliyoruz.”
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!