Psikiyatri Uzmanı Amuk, Çocuk İstismarının Yakın Çevreden Geldiğini Belirtti
Son günlerde sıklıkla gündeme gelen çocuk istismarları konusunda önemli bilgiler veren Psikiyatri Uzmanı Tarkan Amuk, istismarcıların yüzde 90ının çocuğun yakın çevresinden olduğuna dikkat çekti.
Son günlerde sıklıkla gündeme gelen çocuk istismarları konusunda önemli bilgiler veren Psikiyatri Uzmanı Tarkan Amuk, istismarcıların yüzde 90ının çocuğun yakın çevresinden olduğuna dikkat çekti.
Cinsel istismarın, genel tanım olarak, kişilerin başkaları tarafından cinsel olarak kötüye kullanılmaları, suistimal edilmeleri, istemedikleri halde başkalarının cinsel yönelimlerine hedef olmaları durumu olarak ifade edildiğini belirten Psikiyatri Uzmanı Tarkan Amuk, Nimet Ovayoğlunun Çocuklarda Cinsel İstismar ve Etkileri isimli kitabında da belirttiği gibi cinsel istismar yüzde 77 oranında aile bireyleri, yüzde 11 oranda akrabalar, yüzde 5 oranla çocuğun bakımından sorumlu olmayan kişiler ve yüzde 2 oranla da çocuğun bakımından sorumlu olan kişiler tarafından gerçekleşmektedir dedi.
Cinsel istismara uğrayan çocuklarda cinsel, duygusal, davranışsal ve kişilik gelişimlerinin bir çok açıdan etkilendiğini ifade eden Medicalpark İzmir Hastanesi Psikiyatri uzmanı Tarkan Amuk, Cinsel etkiler olarak erken başlangıçlı cinsel yaşam, ergenlikte gebelik, birden fazla cinsel eş, cinsel saldırıda bulunmak, sık sık cinsel içerikli oyun oynama, yaşla uyumsuz cinsel aktivite gibi etkileri sıralayabiliriz. Duygusal olarak ise ihanete uğramışlık hissi, güçsüzlük, travmatik cinsellik, travmatik olayı hatırlatan kişi veya nesnelerden kaçınma gibi etkiler izlenmektedir. Davranışsal olarak ise uyku bozukluğu, yabancılardan korkma, üzerini giyinip çıkarırken sorun çıkarma, bebek gibi konuşma gibi etkiler gözlemlenirken son olarak kişilik gelişimini etkileyen sonuçlar olarak çocuklukta cinsel istismar öyküsü olan yetişkinlerin yüzde 70-80inde borderlıne (sınır) kişilik bozukluğu ve çoğul kişilik bozukluğu gözükmektedir şeklinde konuştu.
Aileler ne yapmalı?
Çocuklarını cinsel istismardan uzak tutmaları için ailelere önemli ipuçları veren Uzman Amuk, şöyle devam etti:
İstismarcılar sanılanın aksine yaşlı ve serseri kılıklı yabancılar değil, genellikle çocuğun tanıdığı kişilerdir. Çocuklara istemediğin sürece sana kimse dokunamaz ve öpemez bunun aksi olduğunda söylemeli ve bize haber vermelisin demeliyiz. Çocuğa istemediği şeyleri ifade edebileceğini, yetişkinlere de hayır diyebileceğini, bundan da suçluluk duymaması gerektiğini anlatmak gerekir. Aileyle çocuk arasındaki güven ilişkisini sağlamak gerekiyor. Ana okulundan başlayarak doğru cinsel eğitimi her yaşta vermek gerekir. Ailelerin çocuklarını iyi tanımaları, cinsel istismarın ne olduğunu ve nasıl anlaşıldığını iyi bilmeleri, çocuklara bedenlerini nasıl koruyacaklarını iyi anlatmaları önemli bir durumdur.
Cinsel istismarın, genel tanım olarak, kişilerin başkaları tarafından cinsel olarak kötüye kullanılmaları, suistimal edilmeleri, istemedikleri halde başkalarının cinsel yönelimlerine hedef olmaları durumu olarak ifade edildiğini belirten Psikiyatri Uzmanı Tarkan Amuk, Nimet Ovayoğlunun Çocuklarda Cinsel İstismar ve Etkileri isimli kitabında da belirttiği gibi cinsel istismar yüzde 77 oranında aile bireyleri, yüzde 11 oranda akrabalar, yüzde 5 oranla çocuğun bakımından sorumlu olmayan kişiler ve yüzde 2 oranla da çocuğun bakımından sorumlu olan kişiler tarafından gerçekleşmektedir dedi.
Cinsel istismara uğrayan çocuklarda cinsel, duygusal, davranışsal ve kişilik gelişimlerinin bir çok açıdan etkilendiğini ifade eden Medicalpark İzmir Hastanesi Psikiyatri uzmanı Tarkan Amuk, Cinsel etkiler olarak erken başlangıçlı cinsel yaşam, ergenlikte gebelik, birden fazla cinsel eş, cinsel saldırıda bulunmak, sık sık cinsel içerikli oyun oynama, yaşla uyumsuz cinsel aktivite gibi etkileri sıralayabiliriz. Duygusal olarak ise ihanete uğramışlık hissi, güçsüzlük, travmatik cinsellik, travmatik olayı hatırlatan kişi veya nesnelerden kaçınma gibi etkiler izlenmektedir. Davranışsal olarak ise uyku bozukluğu, yabancılardan korkma, üzerini giyinip çıkarırken sorun çıkarma, bebek gibi konuşma gibi etkiler gözlemlenirken son olarak kişilik gelişimini etkileyen sonuçlar olarak çocuklukta cinsel istismar öyküsü olan yetişkinlerin yüzde 70-80inde borderlıne (sınır) kişilik bozukluğu ve çoğul kişilik bozukluğu gözükmektedir şeklinde konuştu.
Aileler ne yapmalı?
Çocuklarını cinsel istismardan uzak tutmaları için ailelere önemli ipuçları veren Uzman Amuk, şöyle devam etti:
İstismarcılar sanılanın aksine yaşlı ve serseri kılıklı yabancılar değil, genellikle çocuğun tanıdığı kişilerdir. Çocuklara istemediğin sürece sana kimse dokunamaz ve öpemez bunun aksi olduğunda söylemeli ve bize haber vermelisin demeliyiz. Çocuğa istemediği şeyleri ifade edebileceğini, yetişkinlere de hayır diyebileceğini, bundan da suçluluk duymaması gerektiğini anlatmak gerekir. Aileyle çocuk arasındaki güven ilişkisini sağlamak gerekiyor. Ana okulundan başlayarak doğru cinsel eğitimi her yaşta vermek gerekir. Ailelerin çocuklarını iyi tanımaları, cinsel istismarın ne olduğunu ve nasıl anlaşıldığını iyi bilmeleri, çocuklara bedenlerini nasıl koruyacaklarını iyi anlatmaları önemli bir durumdur.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!