Kulağınızı Temizlerken Dış Kulak Enfeksiyonuna Yakalanmayın
Dış kulak yolu enfeksiyonlarının genellikle suyla temasın daha sık olduğu yaz mevsiminde görüldüğünü ifade eden Dr. Ahmet Karaaslan, dış kulak yolunda yapılan temizliğin doğal süreci bozduğu için enfeksiyon kapma riskinin arttığını söyledi.
Dış kulak yolu enfeksiyonlarının genellikle suyla temasın daha sık olduğu yaz mevsiminde görüldüğünü ifade eden Dr. Ahmet Karaaslan, dış kulak yolunda yapılan temizliğin doğal süreci bozduğu için enfeksiyon kapma riskinin arttığını söyledi.
Bilhassa sıcak, nemli hava ve alerjinin dış kulak iltihabını kolaylaştırdığını belirten Medicana Bursa Hastanesi Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Dr. Ahmet Karaaslan, “Dış kulak yolu kanalı sanıldığı gibi düz bir boru halinde değildir. Kulak zarına yakın bölümde artan bir kıvrılmaya sahiptir. Bu bir koruma özelliğidir. Yani ‘S şeklindedir. Aynı zamanda dış kısmı kıkırdak, iç kısmı ise kemik yapıdan oluşur. Kemik ve kıkırdak birleşimi en dar bölümdür. Kulak zarına giden kısmı biraz daha genişler. Bu özellik, fazla kıvrımlı kulağı olan kişilerde suyun ve yabancı cisimlerin daha çok içeri kaçmasını engeller. Dış kulak yolu giriş kısmı olan kıkırdak bölümdeki deri, girişte kıllı ve ter bezlerine sahiptir. Ayrıca kulak kiri dediğimiz salgıyı yaparlar. Bu salgı ve kıllar aynı zamanda kulağın korunmasında rol alır” dedi.
Kılların da sürekli dışarı hareketle kirleri dışarı atmaya çalıştığını ifade eden Karaaslan, “Kulak temizliğinde bu bölgenin aşırı temizleme yaparak travmatize edilmemesi gerekiyor. Çünkü bu temizlik sırasında koruyucu yağlı salgı alındığı gibi, kirler kılsız bölgeye geçerek dışarı dönüşü zorlaşır. İçeride birikerek buşon dediğimiz katı kulak kirine yol açar. Bizim dış kulak yolunda yaptığımız temizlik hareketleri esasında bu doğal süreci bozar. Dış kulak yolunun pHı değişeceği gibi, olması gereken bakteri ortamı da yani doğal florası da bozulacaktır. Dış kulak enfeksiyonları da genelde bu özelliklerin kaybolması sonrası ortaya çıkmaktadır. Büyükler ve çocuklar özellikle banyo, havuz ve deniz sonrası bu temizliği yaparken aşırıya kaçarlarsa, sonucunda dış kulak yolu girişi travmatize olur. Yarıkların içine bakteri girer ve dış kulak yolu enfeksiyonu dediğimiz ağrılı olay ortaya çıkar. Bunun haricinde kirli sular da (banyo, deniz, havuz) bu enfeksiyona sebep olabilir. Enfeksiyon dış kulak yolu girişinde kızarıklığa ve ileri derecede şişliğe sebep olabilir. Bu enfeksiyon başlangıcında kaşıntı, ağrı, kulakta dolgunluk hissi, sonrasında akıntı ve işitme kaybı tabloya eklenebilir. Alttaki kıkırdak da enfeksiyona katılırsa bu ağrı daha da artar” şeklinde konuştu.
Alerjik çocuklarda deri egzamaları ve dermatite eğilimler olabileceğini ifade eden Karaaslan, “Kulak kanalını döşeyen deri alerjik egzamanın tipik pullanmasını da gösterebilir. Bu durumlarda kaşıntı çok sıktır. Sivri uçlu aletlerin kullanımı, ucu pamuklu ya da pamuksuz çubuklar, dış kulak yolu iltihabının başlamasına ya da ilerlemesine sebebiyet verir. Bu enfeksiyon çok ağrılı olabilir, tedavisi özel bir bakım gerektirir. KBB uzmanı öncelikle enfeksiyonun durumunu belirler. Enfeksiyon sadece dış kulakla sınırlı ise önce temizlik yapılmalı, sonra aşırı ödem varsa hekimin tercihine göre dış kulak yoluna bir geçici tampon yerleştirip, kulak damlaları ve aneljezikler reçete eder. Daha ciddi vakalarda, antibiyotik kullanımı ve sıklıkla pansuman değişimi gerekli olabilir” diye konuştu.
Bilhassa sıcak, nemli hava ve alerjinin dış kulak iltihabını kolaylaştırdığını belirten Medicana Bursa Hastanesi Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Dr. Ahmet Karaaslan, “Dış kulak yolu kanalı sanıldığı gibi düz bir boru halinde değildir. Kulak zarına yakın bölümde artan bir kıvrılmaya sahiptir. Bu bir koruma özelliğidir. Yani ‘S şeklindedir. Aynı zamanda dış kısmı kıkırdak, iç kısmı ise kemik yapıdan oluşur. Kemik ve kıkırdak birleşimi en dar bölümdür. Kulak zarına giden kısmı biraz daha genişler. Bu özellik, fazla kıvrımlı kulağı olan kişilerde suyun ve yabancı cisimlerin daha çok içeri kaçmasını engeller. Dış kulak yolu giriş kısmı olan kıkırdak bölümdeki deri, girişte kıllı ve ter bezlerine sahiptir. Ayrıca kulak kiri dediğimiz salgıyı yaparlar. Bu salgı ve kıllar aynı zamanda kulağın korunmasında rol alır” dedi.
Kılların da sürekli dışarı hareketle kirleri dışarı atmaya çalıştığını ifade eden Karaaslan, “Kulak temizliğinde bu bölgenin aşırı temizleme yaparak travmatize edilmemesi gerekiyor. Çünkü bu temizlik sırasında koruyucu yağlı salgı alındığı gibi, kirler kılsız bölgeye geçerek dışarı dönüşü zorlaşır. İçeride birikerek buşon dediğimiz katı kulak kirine yol açar. Bizim dış kulak yolunda yaptığımız temizlik hareketleri esasında bu doğal süreci bozar. Dış kulak yolunun pHı değişeceği gibi, olması gereken bakteri ortamı da yani doğal florası da bozulacaktır. Dış kulak enfeksiyonları da genelde bu özelliklerin kaybolması sonrası ortaya çıkmaktadır. Büyükler ve çocuklar özellikle banyo, havuz ve deniz sonrası bu temizliği yaparken aşırıya kaçarlarsa, sonucunda dış kulak yolu girişi travmatize olur. Yarıkların içine bakteri girer ve dış kulak yolu enfeksiyonu dediğimiz ağrılı olay ortaya çıkar. Bunun haricinde kirli sular da (banyo, deniz, havuz) bu enfeksiyona sebep olabilir. Enfeksiyon dış kulak yolu girişinde kızarıklığa ve ileri derecede şişliğe sebep olabilir. Bu enfeksiyon başlangıcında kaşıntı, ağrı, kulakta dolgunluk hissi, sonrasında akıntı ve işitme kaybı tabloya eklenebilir. Alttaki kıkırdak da enfeksiyona katılırsa bu ağrı daha da artar” şeklinde konuştu.
Alerjik çocuklarda deri egzamaları ve dermatite eğilimler olabileceğini ifade eden Karaaslan, “Kulak kanalını döşeyen deri alerjik egzamanın tipik pullanmasını da gösterebilir. Bu durumlarda kaşıntı çok sıktır. Sivri uçlu aletlerin kullanımı, ucu pamuklu ya da pamuksuz çubuklar, dış kulak yolu iltihabının başlamasına ya da ilerlemesine sebebiyet verir. Bu enfeksiyon çok ağrılı olabilir, tedavisi özel bir bakım gerektirir. KBB uzmanı öncelikle enfeksiyonun durumunu belirler. Enfeksiyon sadece dış kulakla sınırlı ise önce temizlik yapılmalı, sonra aşırı ödem varsa hekimin tercihine göre dış kulak yoluna bir geçici tampon yerleştirip, kulak damlaları ve aneljezikler reçete eder. Daha ciddi vakalarda, antibiyotik kullanımı ve sıklıkla pansuman değişimi gerekli olabilir” diye konuştu.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!