İmplant Yaptırmak Özgüveni Yerine Getiriyor
Diş Hekimi Bahar Sutaşır, implant yaptırmanın özgüveni yerine getirdiğini söyledi.
Diş Hekimi Bahar Sutaşır, implant yaptırmanın özgüveni yerine getirdiğini söyledi.
Diş Hekimi Bahar Sutaşır, “İmplant, dişin olmadığı durumlarda çekilmiş olan dişin yerine konan yapay titanyumdan köklerdir. Yani İmplantın yapılması için dişin çekilmiş olması lazım. İmplant nedir sorusuna aslında verilecek en kısa cevap, eksik olan diş kökümüz yerine titanyum malzemesinden bir kök yerleştirmektir. Biz implant yaptıktan sonra tıpkı hastanın kendi dişi varmış gibi üzerine istediğimiz formda ve estetikte diş yapabiliyoruz. Dünya genelinde implantlarda başarı oranı yüzde 97-99 aralığındadır İmplantlar çok eski yıllardan beri yapılan araştırmalar sonucunda bir yan etkisi olmayan maddelerden meydana gelmiştir. Hatta o çalışmalardan yola çıkarak söyleyebilirim ki bugüne kadar bildirilmiş herhangi bir alerji vakası da bulunmamaktadır. İmplantlar son derece biouyumlu bir malzeme olan titanyumdan üretilmektedir ve bu da alerji riskini yok denecek hale getiren en büyük faktördür. Doğru teknik ve steril çalışmayla uygulanan implantların vücut tarafından reddi söz konusu değildir. Son zamanlarda implantlarla ilgili kanser haberleri de gerçeği yansıtmamaktadır. Tıpta implantların kansere yol açtığı görülmemiştir” dedi.
Sistematik olarak kontrol altına alınamayan bazı hastalıklara sahip kişiler dışında herkese implant uygulanabildiğini ifade eden Dt. Sutaşır, “Kontrol altına alınamayan diyabet hastalığında implant uygulamayı tercih etmiyoruz. Altını çizerek söylüyorum ki şeker hastalarına implant uygulanmaz demiyorum. Hastanın, hekiminin de gözetimi altında şekeri kontrol alındıktan sonra implant uygulanabilir. Çünkü şeker hastalarında iyileşme geciktiği için mutlaka onu belli düzeye getirdikten sonra. Uygulama yapıyoruz. Bir de genç yaşlarda kemik gelişiminin tamamlanmasını beklemek gerekmektedir. 18 yaş altındakilere implant uygulamıyoruz. Büyüme gelişme tamamlandıktan sonra implantı uygulayabiliriz. İmplantlarda üst yaş sınırı yoktur 80 yaşında da implant uyguladığımız hastalar var. İmplant yapıldıktan sonra hasta günlük aktivitelerine devam edebilir, implant sonrasında hissedecekleriniz ise basit bir diş çekimi sonrasında hissedeceklerinizle aynıdır. Hastanın genel sağlık durumu ve çenedeki kemik yapısının vaziyetine göre tedavi sürecinde değişiklik yaşanabilir. Tek bir implant koymak 15 dakika ile yarım saat arasında değişmektedir. İmplant yapıldıktan sonra hasta günlük aktivitelerine devam edebilir, implant sonrasında hissedecekleriniz ise basit bir diş çekimi sonrasında hissedeceklerinizle aynıdır. Ağrı kesici ile gecen bir ağrıdır. Hatta şunu sıklıkla hastalarıma söylerim. Kanal tedavisi işleminden çok daha kolay ve ağrısız bir işlem implant. Bekleme süresi normal sağlıklı bir kemikte 2.5-3 ay arası değişmektedir. Bu süreç implantın kemiğe kaynaşması için beklediğimiz mecburi bir süreçtir. Daha sonra protez dişimiz takılacak, hastamız yemek yemek, estetik, fonasyon gibi tüm ihtiyaçlarını karşılayacaktır. 30- 40 yıl kadar problemsiz şekilde ağızda kalabildikleri görülen implantların ömrünü belirleyen birçok faktör vardır. İlk başta hastanın implantının bakımına verdiği önemdir. Sağlıklı koşullarda bakıldığında uzun ömürlü olduğu görülmüştür” diye konuştu.
İmplantın ömrü için bir süre vermenin doğru olmadığını kaydeden Dt. Sutaşır, “Nasıl ki doğal bir dişin ağızda kalması kişinin ağız ve diş bakımına ve genetik özelliklerine bağlı ise, diş implantı da benzer faktörlerden etkilenecektir. Eğer iyi bir ağız ve diş bakımı yapılır, gerekli dönemlerde ağız içi kontroller yapılırsa implant tedavisi ömürlüktür. Bunun yanı sıra implantın yapıldığı klinik koşulları ve implantın köklü bir firmadan temin edilmesi implantın başarısını etkileyen çok önemli etkenlerdendir. Önemli olan hekiminizin sizin kemiğinize uygun implantları tespit edip uygun steril koşullarda yapmasıdır. Ama biz klinik olarak yıllardır köklü bilinen firmaları tercih etmekteyiz. . Dünya genelinde sıklıkla kullanılan ve geçerliliği olan impantlar vardır, genellikle tercihimiz onlardır çünkü eğer hastaya 20, 30 yıl sonrada bu implant üzerine çeşitli porselen veya protez planlayacaksak(protezini değiştirmemiz gerekecekse) o implant firmasının hala daim olması gerekir o yüzden köklü firmaları tercih ediyoruz. Çene kemiği ile bütünleşmiş bir implantın düşme olasılığı yoktur. Tabi ki herhangi ağır bir hastalık tablosu oluşmamış ve iyi bir ağız hijyeni koşulları sağlanmış ise. Unutmayın ki kendi dişlerinizde ömür boyu ağzınızda kalacak şekilde tasarlanmıştı, fakat siz o dişi çektirdiniz. İmplantlarda ya da üzerine yapılan dişlerde çürüme riski yoktur. Fakat implant çevresini saran yumuşak dokuların sağlığı tamamen size bağlıdır. Doktorunuzun önerdiği koşullarda ağız bakımı devam ettiği sürece implant ve üzerindeki dişinizi ömür boyu kullanabilirsiniz. Daha önceleri, diş çekimi yapıldıktan sonra öndeki ve arkadaki dişler kesilir ve onun yerine köprü yapılırdı ama şimdi eğer o bölgede kemik varsa implant yapılabilir, hastanın kendi dişlerine dokunulmaz. Aslında en önemli faydası bu. Çünkü dokunulan dişlerin ömürleri kısalır. Diğer bir açıdan da diş olmayan alanda kemik zamanla azalır ve çökme yapar. Hasta estetik dışında sindirim, konuşma ve dişlerde aralanma gibi problemler yaşar. İmplant aslında hem ileriye yönelik dişin çekildiği bölgedeki kemiği korumak amaçlı yani yaşlılığa bu kemiği taşımak amaçlı önemli bir şeydir. Çünkü implantın yapıldığı yerdeki kemik kullanıldığı mesajı aldığı için o bölgedeki kemik erimez. Hastalarımız eskiden ninelerimizin dedelerimizin kullandığı damak şeklinde geceleri suya konulan protezlere mahkum değiller artık” ifadelerini kullandı.
Dişsiz ağızlarda İmplant uygulamasından önce dil ile dahi kolayca çıkartılabilen protezleri implantlarla desteklendikten sonra el ile dahi zor çıkabilecek stabiliteye kavuştuğunu belirten Dt. Sutaşır, “Bu hastaya hem sosyal olarak özgüven verdiği gibi, protezlerin altına yemek kaçması şikayeti de önemli ölçüde azalacaktır. Ayrıca protez yapıştırıcısı gibi kozmetik ilaçlara gerek duyulmayacaktır. Diş hekimliğinde teknoloji çok hızlı gelişiyor, biz de sürekli gelişen teknolojiye ayak uydurmaktan keyif alıyoruz. Güncel yaklaşımlar olarak da bilgisayarda ölçümlü planlamalar yapıyoruz, hastanın kemiğinin 3 boyutlu görüntüsünü yansıtıyoruz ve lazer ile implant uygulaması yaparak yara iyileşmesinin hızlanmasını sağlıyoruz. Yıl içinde birçok kez implantarını yaptığımız firmaların üretim fabrikalarını incelemek için yurtdışı kongre ve eğitimlerine katılıyoruz. Amaç her zaman daha iyiye koşmak” açıklamalarında bulundu.
Diş Hekimi Bahar Sutaşır, “İmplant, dişin olmadığı durumlarda çekilmiş olan dişin yerine konan yapay titanyumdan köklerdir. Yani İmplantın yapılması için dişin çekilmiş olması lazım. İmplant nedir sorusuna aslında verilecek en kısa cevap, eksik olan diş kökümüz yerine titanyum malzemesinden bir kök yerleştirmektir. Biz implant yaptıktan sonra tıpkı hastanın kendi dişi varmış gibi üzerine istediğimiz formda ve estetikte diş yapabiliyoruz. Dünya genelinde implantlarda başarı oranı yüzde 97-99 aralığındadır İmplantlar çok eski yıllardan beri yapılan araştırmalar sonucunda bir yan etkisi olmayan maddelerden meydana gelmiştir. Hatta o çalışmalardan yola çıkarak söyleyebilirim ki bugüne kadar bildirilmiş herhangi bir alerji vakası da bulunmamaktadır. İmplantlar son derece biouyumlu bir malzeme olan titanyumdan üretilmektedir ve bu da alerji riskini yok denecek hale getiren en büyük faktördür. Doğru teknik ve steril çalışmayla uygulanan implantların vücut tarafından reddi söz konusu değildir. Son zamanlarda implantlarla ilgili kanser haberleri de gerçeği yansıtmamaktadır. Tıpta implantların kansere yol açtığı görülmemiştir” dedi.
Sistematik olarak kontrol altına alınamayan bazı hastalıklara sahip kişiler dışında herkese implant uygulanabildiğini ifade eden Dt. Sutaşır, “Kontrol altına alınamayan diyabet hastalığında implant uygulamayı tercih etmiyoruz. Altını çizerek söylüyorum ki şeker hastalarına implant uygulanmaz demiyorum. Hastanın, hekiminin de gözetimi altında şekeri kontrol alındıktan sonra implant uygulanabilir. Çünkü şeker hastalarında iyileşme geciktiği için mutlaka onu belli düzeye getirdikten sonra. Uygulama yapıyoruz. Bir de genç yaşlarda kemik gelişiminin tamamlanmasını beklemek gerekmektedir. 18 yaş altındakilere implant uygulamıyoruz. Büyüme gelişme tamamlandıktan sonra implantı uygulayabiliriz. İmplantlarda üst yaş sınırı yoktur 80 yaşında da implant uyguladığımız hastalar var. İmplant yapıldıktan sonra hasta günlük aktivitelerine devam edebilir, implant sonrasında hissedecekleriniz ise basit bir diş çekimi sonrasında hissedeceklerinizle aynıdır. Hastanın genel sağlık durumu ve çenedeki kemik yapısının vaziyetine göre tedavi sürecinde değişiklik yaşanabilir. Tek bir implant koymak 15 dakika ile yarım saat arasında değişmektedir. İmplant yapıldıktan sonra hasta günlük aktivitelerine devam edebilir, implant sonrasında hissedecekleriniz ise basit bir diş çekimi sonrasında hissedeceklerinizle aynıdır. Ağrı kesici ile gecen bir ağrıdır. Hatta şunu sıklıkla hastalarıma söylerim. Kanal tedavisi işleminden çok daha kolay ve ağrısız bir işlem implant. Bekleme süresi normal sağlıklı bir kemikte 2.5-3 ay arası değişmektedir. Bu süreç implantın kemiğe kaynaşması için beklediğimiz mecburi bir süreçtir. Daha sonra protez dişimiz takılacak, hastamız yemek yemek, estetik, fonasyon gibi tüm ihtiyaçlarını karşılayacaktır. 30- 40 yıl kadar problemsiz şekilde ağızda kalabildikleri görülen implantların ömrünü belirleyen birçok faktör vardır. İlk başta hastanın implantının bakımına verdiği önemdir. Sağlıklı koşullarda bakıldığında uzun ömürlü olduğu görülmüştür” diye konuştu.
İmplantın ömrü için bir süre vermenin doğru olmadığını kaydeden Dt. Sutaşır, “Nasıl ki doğal bir dişin ağızda kalması kişinin ağız ve diş bakımına ve genetik özelliklerine bağlı ise, diş implantı da benzer faktörlerden etkilenecektir. Eğer iyi bir ağız ve diş bakımı yapılır, gerekli dönemlerde ağız içi kontroller yapılırsa implant tedavisi ömürlüktür. Bunun yanı sıra implantın yapıldığı klinik koşulları ve implantın köklü bir firmadan temin edilmesi implantın başarısını etkileyen çok önemli etkenlerdendir. Önemli olan hekiminizin sizin kemiğinize uygun implantları tespit edip uygun steril koşullarda yapmasıdır. Ama biz klinik olarak yıllardır köklü bilinen firmaları tercih etmekteyiz. . Dünya genelinde sıklıkla kullanılan ve geçerliliği olan impantlar vardır, genellikle tercihimiz onlardır çünkü eğer hastaya 20, 30 yıl sonrada bu implant üzerine çeşitli porselen veya protez planlayacaksak(protezini değiştirmemiz gerekecekse) o implant firmasının hala daim olması gerekir o yüzden köklü firmaları tercih ediyoruz. Çene kemiği ile bütünleşmiş bir implantın düşme olasılığı yoktur. Tabi ki herhangi ağır bir hastalık tablosu oluşmamış ve iyi bir ağız hijyeni koşulları sağlanmış ise. Unutmayın ki kendi dişlerinizde ömür boyu ağzınızda kalacak şekilde tasarlanmıştı, fakat siz o dişi çektirdiniz. İmplantlarda ya da üzerine yapılan dişlerde çürüme riski yoktur. Fakat implant çevresini saran yumuşak dokuların sağlığı tamamen size bağlıdır. Doktorunuzun önerdiği koşullarda ağız bakımı devam ettiği sürece implant ve üzerindeki dişinizi ömür boyu kullanabilirsiniz. Daha önceleri, diş çekimi yapıldıktan sonra öndeki ve arkadaki dişler kesilir ve onun yerine köprü yapılırdı ama şimdi eğer o bölgede kemik varsa implant yapılabilir, hastanın kendi dişlerine dokunulmaz. Aslında en önemli faydası bu. Çünkü dokunulan dişlerin ömürleri kısalır. Diğer bir açıdan da diş olmayan alanda kemik zamanla azalır ve çökme yapar. Hasta estetik dışında sindirim, konuşma ve dişlerde aralanma gibi problemler yaşar. İmplant aslında hem ileriye yönelik dişin çekildiği bölgedeki kemiği korumak amaçlı yani yaşlılığa bu kemiği taşımak amaçlı önemli bir şeydir. Çünkü implantın yapıldığı yerdeki kemik kullanıldığı mesajı aldığı için o bölgedeki kemik erimez. Hastalarımız eskiden ninelerimizin dedelerimizin kullandığı damak şeklinde geceleri suya konulan protezlere mahkum değiller artık” ifadelerini kullandı.
Dişsiz ağızlarda İmplant uygulamasından önce dil ile dahi kolayca çıkartılabilen protezleri implantlarla desteklendikten sonra el ile dahi zor çıkabilecek stabiliteye kavuştuğunu belirten Dt. Sutaşır, “Bu hastaya hem sosyal olarak özgüven verdiği gibi, protezlerin altına yemek kaçması şikayeti de önemli ölçüde azalacaktır. Ayrıca protez yapıştırıcısı gibi kozmetik ilaçlara gerek duyulmayacaktır. Diş hekimliğinde teknoloji çok hızlı gelişiyor, biz de sürekli gelişen teknolojiye ayak uydurmaktan keyif alıyoruz. Güncel yaklaşımlar olarak da bilgisayarda ölçümlü planlamalar yapıyoruz, hastanın kemiğinin 3 boyutlu görüntüsünü yansıtıyoruz ve lazer ile implant uygulaması yaparak yara iyileşmesinin hızlanmasını sağlıyoruz. Yıl içinde birçok kez implantarını yaptığımız firmaların üretim fabrikalarını incelemek için yurtdışı kongre ve eğitimlerine katılıyoruz. Amaç her zaman daha iyiye koşmak” açıklamalarında bulundu.
HABERE AİT RESİMLER
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!