Hacı Adaylarına Seyahat Öncesi 6 Uyarı
Memorial Kayseri Hastanesi İç Hastalıkları Bölümünden Uz. Dr. Muharrem İngeç, hacı adaylarını, hac döneminde artan enfeksiyonlara karşı uyardı.
Memorial Kayseri Hastanesi İç Hastalıkları Bölümünden Uz. Dr. Muharrem İngeç, hacı adaylarını, hac döneminde artan enfeksiyonlara karşı uyardı.
Hacı adaylarına seyahat öncesi uyarılarda bulunan İngeç, öncelikle adayların seyahatten 10 gün önce meningokok aşısıyla aşılanmaları gerektiğini belirtti. Suudi Arabistana riskli bölgelerden gelen hacı adayları için ise polyo ve sarıhumma aşılarını olmaları istendiğini kaydeden İngeç, “Risk gruplarında olan hacı adaylarının ise mevsimsel influenza ve pnömoni aşılarını olmaları önerilmektedir. Hac ve umre için aşılama önerisinin ülkemizdeki bağışıklama programına göre yapılması gerekmektedir. Ülkemizdeki Türk Toraks, Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları ile Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık gibi dernekler risk altında olan hacı adaylarının pnömokok enfeksiyonlarına karşı koruyucu olarak aşılanması gerektiğini vurgulamaktadır. Ayrıca kutsal topraklarda saf olmayan su veya yiyeceklerden hepatit A bulaşabileceğinden bu virüse karşı yapılacak aşı koruyucu olacaktır” dedi.
Taze sağılmış deve sütünü ve idrarı kesinlikle içilmez
Kutsal topraklarda develerin taze sağılmış sütlerinin, hatta idrarlarının içildiği takdirde şifa kaynağı olacağı konusundaki batıl ve yanlış inancın insan sağlığını tehdit ettiğini vurgulayan İngeç, “Pastörize edilmeden içilen taze sağılmış deve sütü AlkHumra (hemorajik virüs hastalığı) ve brucella gibi infeksiyon hastalıklarının bulaşmasına zemin hazırlamaktadır. Virüs hastalığı olan AlkHumra, diğer Arap ülkelerinden kutsal topraklara getirilen develerin pastörize edilmeden tüketilen sütlerinden insanlara bulaşmaktadır. Brucella ise çiğ sütün tüketilmesiyle bulaşan kronik bir enfeksiyon hastalığıdır. Yapılan araştırmalarda Arabistan yarımadasındaki develerin % 8nin bu hastalığa karşı enfekte olduğu belirlenmiştir” diye konuştu.
Ayak ve ayakkabı hijyenine dikkat edilmeli
Hacı adaylarının dikkat etmesi gereken diğer bir konunun ise ayak bakımı olduğunu söyleyen İngeç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hac döneminde kutsal topraklarda toplu abdest alınan mekanlardan yayılan el-ayak mantarları enfeksiyona neden olarak tırnakların yapısını bozmaktadır. Ayaklarda kokuya neden olan mantar,tırnak kenarında veya içinde ağrı hissine neden olmaktadır. Öte yandan, diyabeti olan hacı adaylarının, ayaklarındaki ufak tefek gibi görünen yaraları ciddiye almaları gerekmektedir. Çoğu zaman ciddiye alınmayan bu küçük yaralar, özellikle diyabet hastalarında müdahale edilmediği taktirde daha büyük sorunların kapısını aralanmaktadır. Selülit denen deri enfeksiyonları ile stafilokok ve streptokoklar enfeksiyonlarına da dikkat edilmelidir. Hava sıcaklığının çok yüksek olduğu hac dönemi boyunca ayak ve ayakkabı hijyenine özen gösterilmelidir.”
Beslenmeye de dikkat edilmesi uyarısında bulunan İngeç, “Beslenmenize dikkat edin, ağır ve yağlı yiyeceklerden kaçının, sebze ağırlıklı beslenmeye gayret edin. Hava sıcak olacağından terlemeyle vücudun kaybedeceği suyu yerine koyabilmek için günlük en az 2,5 litre su için. Cilt problemleri yaşamamak için bavulunuzda uygun bir pudra ya da kokusuz vazelin bulundurun. Özellikle kutsal mekanların beyaz mermerle döşeli olduğu Mekke ve Medinede gözlerinizi yerden yansıyacak güneşin ışınlarından korumak için güneş gözlüğü kullanın. Başkalarının kişisel eşyalarını kesinlikle kullanmayın. Özellikle abdest alınan mekanlardaki terlikler, ayak mantarlarının yayılmasına zemin hazırlamaktadır. Şeker, kanser, kronik akciğer, kalp ve böbrek hastalıkları gibi kronik rahatsızlıkları olan hacı adayları seyahat öncesi sağlıklarıyla ilgili uzman hekimlerden görüş almalıdır” ifadelerini kullandı.
Hacı adaylarına seyahat öncesi uyarılarda bulunan İngeç, öncelikle adayların seyahatten 10 gün önce meningokok aşısıyla aşılanmaları gerektiğini belirtti. Suudi Arabistana riskli bölgelerden gelen hacı adayları için ise polyo ve sarıhumma aşılarını olmaları istendiğini kaydeden İngeç, “Risk gruplarında olan hacı adaylarının ise mevsimsel influenza ve pnömoni aşılarını olmaları önerilmektedir. Hac ve umre için aşılama önerisinin ülkemizdeki bağışıklama programına göre yapılması gerekmektedir. Ülkemizdeki Türk Toraks, Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları ile Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık gibi dernekler risk altında olan hacı adaylarının pnömokok enfeksiyonlarına karşı koruyucu olarak aşılanması gerektiğini vurgulamaktadır. Ayrıca kutsal topraklarda saf olmayan su veya yiyeceklerden hepatit A bulaşabileceğinden bu virüse karşı yapılacak aşı koruyucu olacaktır” dedi.
Taze sağılmış deve sütünü ve idrarı kesinlikle içilmez
Kutsal topraklarda develerin taze sağılmış sütlerinin, hatta idrarlarının içildiği takdirde şifa kaynağı olacağı konusundaki batıl ve yanlış inancın insan sağlığını tehdit ettiğini vurgulayan İngeç, “Pastörize edilmeden içilen taze sağılmış deve sütü AlkHumra (hemorajik virüs hastalığı) ve brucella gibi infeksiyon hastalıklarının bulaşmasına zemin hazırlamaktadır. Virüs hastalığı olan AlkHumra, diğer Arap ülkelerinden kutsal topraklara getirilen develerin pastörize edilmeden tüketilen sütlerinden insanlara bulaşmaktadır. Brucella ise çiğ sütün tüketilmesiyle bulaşan kronik bir enfeksiyon hastalığıdır. Yapılan araştırmalarda Arabistan yarımadasındaki develerin % 8nin bu hastalığa karşı enfekte olduğu belirlenmiştir” diye konuştu.
Ayak ve ayakkabı hijyenine dikkat edilmeli
Hacı adaylarının dikkat etmesi gereken diğer bir konunun ise ayak bakımı olduğunu söyleyen İngeç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hac döneminde kutsal topraklarda toplu abdest alınan mekanlardan yayılan el-ayak mantarları enfeksiyona neden olarak tırnakların yapısını bozmaktadır. Ayaklarda kokuya neden olan mantar,tırnak kenarında veya içinde ağrı hissine neden olmaktadır. Öte yandan, diyabeti olan hacı adaylarının, ayaklarındaki ufak tefek gibi görünen yaraları ciddiye almaları gerekmektedir. Çoğu zaman ciddiye alınmayan bu küçük yaralar, özellikle diyabet hastalarında müdahale edilmediği taktirde daha büyük sorunların kapısını aralanmaktadır. Selülit denen deri enfeksiyonları ile stafilokok ve streptokoklar enfeksiyonlarına da dikkat edilmelidir. Hava sıcaklığının çok yüksek olduğu hac dönemi boyunca ayak ve ayakkabı hijyenine özen gösterilmelidir.”
Beslenmeye de dikkat edilmesi uyarısında bulunan İngeç, “Beslenmenize dikkat edin, ağır ve yağlı yiyeceklerden kaçının, sebze ağırlıklı beslenmeye gayret edin. Hava sıcak olacağından terlemeyle vücudun kaybedeceği suyu yerine koyabilmek için günlük en az 2,5 litre su için. Cilt problemleri yaşamamak için bavulunuzda uygun bir pudra ya da kokusuz vazelin bulundurun. Özellikle kutsal mekanların beyaz mermerle döşeli olduğu Mekke ve Medinede gözlerinizi yerden yansıyacak güneşin ışınlarından korumak için güneş gözlüğü kullanın. Başkalarının kişisel eşyalarını kesinlikle kullanmayın. Özellikle abdest alınan mekanlardaki terlikler, ayak mantarlarının yayılmasına zemin hazırlamaktadır. Şeker, kanser, kronik akciğer, kalp ve böbrek hastalıkları gibi kronik rahatsızlıkları olan hacı adayları seyahat öncesi sağlıklarıyla ilgili uzman hekimlerden görüş almalıdır” ifadelerini kullandı.
HABERE AİT RESİMLER
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!