Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Soydaş: Karaciğer Yağlanması Kansere Davetiye Çıkartıyor
Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Barış Soydaş, toplumda obezite, diyabet, alkol kullanımının artması ve hareketsizlik gibi nedenler ile birlikte görülen karaciğer yağlanmasının kansere davetiye çıkarttığını belirterek, “Karaciğer kanserleri günümüzde kanser ölümlerinin üçüncü nedenidir ve gün geçtikçe artmaktadır” dedi.
Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Barış Soydaş, toplumda obezite, diyabet, alkol kullanımının artması ve hareketsizlik gibi nedenler ile birlikte görülen karaciğer yağlanmasının kansere davetiye çıkarttığını belirterek, “Karaciğer kanserleri günümüzde kanser ölümlerinin üçüncü nedenidir ve gün geçtikçe artmaktadır” dedi.
Her yıl karaciğer kanserlerinden 500 binden fazla kişinin etkilendiğini söyleyen Dr. Soydaş, “Kronik hepatit B veya hepatit C gibi viral enfeksiyonlar başta olmak üzere değişik nedenlerle ortaya çıkan kronik karaciğer hastalıklarında sık görülebilen karaciğer tümörüdür. Toplumda obezite, diyabet, alkol kullanımının artması ve hareketsizlik gibi nedenler ile birlikte görülen karaciğer yağlanması da hastalığa davetiye çıkarmaktadır. Aynı zamanda yaşam süresinin uzaması hastalığın daha fazla görülmesine yol açmıştır” diye konuştu.
Karaciğer kanserlerinin, karın ağrısı, kilo kaybı, sarılık gibi şikayetlere neden olabilse de genellikle tesadüfen yapılan tetkikler sonucu ortaya çıktığını ifade eden Dr. Soydaş, “Başka nedenlerle yapılan görüntüleme işlemlerinde tesadüfen de saptanabilmektedir. Özellikle hali hazırda mevcut karaciğer hastalığı, hepatit B, hepatit C, ileri derecede karaciğer yağlanması ve aile öyküsü olan bireylerin hastalık açısından taranması ve takibi gerekir. Alkol, sigara kullanımı, aflatoksin maruziyeti de hastalık riskini arttırmaktadır” şeklinde konuştu.
Karaciğer kanserinde en önemli faktörün erken tanı olduğunu belirten Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Barış Soydaş sözlerini şöyle sürdürdü:
“Erken tanı oldukça önemli olup özellikle risk grubundaki bireylerin düzenli takip programlarına alınması bu açıdan oldukça önem kazanmaktadır. Erken tanı ile birlikte çok farklı küratif tedavi seçenekleri mevcut iken, tanının gecikmesi ile birlikte tedavi seçenekleri de azalmakta ve tedavi sonuçları yüz güldürücü olmamaktadır. Bireylerin kendi sağlık durumlarının farkında olması, bunun için sağlık kontrollerini yaptırması, düzenli ve sağlıklı beslenmesi, ideal kiloda olması, spor yapması oldukça önemlidir. Alkol ve sigara tüm diğer kanserlerde olduğu gibi karaciğer kanserlerinde de önemli bir risk faktörü olduğundan uzak durulmalıdır. Risk faktörleri bulunan bireylerinde karaciğer kanseri açısından düzenli takibini önermekteyiz.”
Her yıl karaciğer kanserlerinden 500 binden fazla kişinin etkilendiğini söyleyen Dr. Soydaş, “Kronik hepatit B veya hepatit C gibi viral enfeksiyonlar başta olmak üzere değişik nedenlerle ortaya çıkan kronik karaciğer hastalıklarında sık görülebilen karaciğer tümörüdür. Toplumda obezite, diyabet, alkol kullanımının artması ve hareketsizlik gibi nedenler ile birlikte görülen karaciğer yağlanması da hastalığa davetiye çıkarmaktadır. Aynı zamanda yaşam süresinin uzaması hastalığın daha fazla görülmesine yol açmıştır” diye konuştu.
Karaciğer kanserlerinin, karın ağrısı, kilo kaybı, sarılık gibi şikayetlere neden olabilse de genellikle tesadüfen yapılan tetkikler sonucu ortaya çıktığını ifade eden Dr. Soydaş, “Başka nedenlerle yapılan görüntüleme işlemlerinde tesadüfen de saptanabilmektedir. Özellikle hali hazırda mevcut karaciğer hastalığı, hepatit B, hepatit C, ileri derecede karaciğer yağlanması ve aile öyküsü olan bireylerin hastalık açısından taranması ve takibi gerekir. Alkol, sigara kullanımı, aflatoksin maruziyeti de hastalık riskini arttırmaktadır” şeklinde konuştu.
Karaciğer kanserinde en önemli faktörün erken tanı olduğunu belirten Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Barış Soydaş sözlerini şöyle sürdürdü:
“Erken tanı oldukça önemli olup özellikle risk grubundaki bireylerin düzenli takip programlarına alınması bu açıdan oldukça önem kazanmaktadır. Erken tanı ile birlikte çok farklı küratif tedavi seçenekleri mevcut iken, tanının gecikmesi ile birlikte tedavi seçenekleri de azalmakta ve tedavi sonuçları yüz güldürücü olmamaktadır. Bireylerin kendi sağlık durumlarının farkında olması, bunun için sağlık kontrollerini yaptırması, düzenli ve sağlıklı beslenmesi, ideal kiloda olması, spor yapması oldukça önemlidir. Alkol ve sigara tüm diğer kanserlerde olduğu gibi karaciğer kanserlerinde de önemli bir risk faktörü olduğundan uzak durulmalıdır. Risk faktörleri bulunan bireylerinde karaciğer kanseri açısından düzenli takibini önermekteyiz.”
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!