Başınızı Dik Tutup Sağlığınıza Yatırım Yapın
Boyun ve sırt ağrısı olanların sayısının genç nüfusta hızla arttığını belirten Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ali Şahabettinoğlu, özellikle duruş bozukluklarının, boyun problemlerinden, düzleşme ve fıtık oluşumunu tetikleyen en önemli sebeplerden biri olduğunu söyledi.
Boyun ve sırt ağrısı olanların sayısının genç nüfusta hızla arttığını belirten Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ali Şahabettinoğlu, özellikle duruş bozukluklarının, boyun problemlerinden, düzleşme ve fıtık oluşumunu tetikleyen en önemli sebeplerden biri olduğunu söyledi.
Baş düz şekildeyken karşıya bakarken kafa ağırlığının 4-5 kilogram, baş 15 derece öne eğildiğindeyse 12 kilogram olduğunu belirten Dr. Ali Şahabettinoğlu, 60 derece öne eğilmenin boyna 27 kilogram yük bindiğirdiğini ifade etti. Şahabettinoğlu, “Bu yükün genç yaşlardan itibaren devam etmesi, boyun omurlarında aşınma, boyun omurgasında düzleşme, hatta ters açılanma ve fıtık oluşumlarına zemin hazırlamaktadır. Boyun düzleşmesi genellikle aşağı bakma hareketini uzun zaman ve sık sık yapan kişilerde görülmektedir. Öğretmenler, aşırı kitap okuyanlar, uzun süreli ders çalışanlar, bankacılar, devlet memurları, gün içinde uzun süre bilgisayar kullananlar risk altındadır. Sadece dışarıda çalışanlar değil, evde örgü gibi el işleriyle uğraşan ev kadınları ya da sürekli cep telefonuyla ilgilenen her yaş grubu insan da boyun düzleşmesi ile karşılaşabilir” dedi.
İnsan ömrünün uzadığını belirten Şahabettinoğlu, “Hepimiz gelecekteki ‘biz için çalışıp, birikimlerimizi gelecekteki ‘biz için yaparken, maalesef bugünkü sağlığımızı ihmal edebiliyoruz. Emekli olduğumuzda düzenli miktarda gelirimiz olsun istiyoruz. Ancak genç yaşta sağlığımıza özen göstermediğimiz için bu birikimleri bu kez sağlığımızı geri kazanabilmek için harcamak zorunda kalıyoruz. Bugün vücuda yatırım yapılmazsa, diğer yatırımlar da tehlikeye girer. Maddi rahatın yanında sağlıklı olmak için de yapmanız gerekenler vardır. ‘Emek olmadan yemek olmaz atasözünden de anlaşılacağı gibi, yaşlanmadan ‘yaş alabilmek için çaba sarf etmemiz, bedenimize sağlık, ruhumuza huzur katacak uğraşlar edinmemiz gerekir. Günlük hayatın koşuşturmacası, iş yükündeki artış karşısında tabii ki uygulanabilir çözümler tavsiye etmek gerekir” diye konuştu.
Günlük hayatı biraz hareketli hale getirmenin bile yeterli olacağını belirten Şahabettinoğlu, “Özellikle risk grubunda olan kişilerin boyun düzleşmesinden korunma yolları konusunda daha özenli davranması, kendilerini korumaları gerekmektedir. Sık sık duruş pozisyonunu değiştirmek, kitap okurken ve bilgisayar kullanırken 25-30 dakikada bir 2-3 dakika ara vermek ve günde 1-2 kez boyun egzersizleri yapmak boyun düzleşmesinden korunmada önemlidir. Hayatınızda düzenli egzersize yer vermek sadece boyun düzleşmesinden değil, birçok hastalığa karşı da koruyacaktır” dedi.
Dünyada çok yaygın olmasına rağmen Türkiyede az sayıda uzman doktor tarafından bilinip uygulanan manuel (elle) tedavide boyun bölgesine ellerle birtakım germe, bastırma, döndürme teknikleri uygulandığını ifade eden Şahabettinoğlu, “Seanslar haftada iki kez yapılır. Hastalığın derecesine gore 5 - 10 seans sürebilir. Ayrıca tedavi sırasında hastanın ağır kaldırmaması, aşağı doğru uzun süreler bakmaması, stres ve zihinsel olumsuzluklardan olabildiğince kendini uzak tutması ya da bunları kontrol etmeyi öğrenmesi, klimalardan uzak durması, geniş omuzlu atletler giymesi önemlidir. Hastaya öğretilen boyun egzersizleri ile boyun kasları güçlendirilip omurgaya binen yükün hafifletilmesi sağlanmaktadır” şeklinde konuştu.
Baş düz şekildeyken karşıya bakarken kafa ağırlığının 4-5 kilogram, baş 15 derece öne eğildiğindeyse 12 kilogram olduğunu belirten Dr. Ali Şahabettinoğlu, 60 derece öne eğilmenin boyna 27 kilogram yük bindiğirdiğini ifade etti. Şahabettinoğlu, “Bu yükün genç yaşlardan itibaren devam etmesi, boyun omurlarında aşınma, boyun omurgasında düzleşme, hatta ters açılanma ve fıtık oluşumlarına zemin hazırlamaktadır. Boyun düzleşmesi genellikle aşağı bakma hareketini uzun zaman ve sık sık yapan kişilerde görülmektedir. Öğretmenler, aşırı kitap okuyanlar, uzun süreli ders çalışanlar, bankacılar, devlet memurları, gün içinde uzun süre bilgisayar kullananlar risk altındadır. Sadece dışarıda çalışanlar değil, evde örgü gibi el işleriyle uğraşan ev kadınları ya da sürekli cep telefonuyla ilgilenen her yaş grubu insan da boyun düzleşmesi ile karşılaşabilir” dedi.
İnsan ömrünün uzadığını belirten Şahabettinoğlu, “Hepimiz gelecekteki ‘biz için çalışıp, birikimlerimizi gelecekteki ‘biz için yaparken, maalesef bugünkü sağlığımızı ihmal edebiliyoruz. Emekli olduğumuzda düzenli miktarda gelirimiz olsun istiyoruz. Ancak genç yaşta sağlığımıza özen göstermediğimiz için bu birikimleri bu kez sağlığımızı geri kazanabilmek için harcamak zorunda kalıyoruz. Bugün vücuda yatırım yapılmazsa, diğer yatırımlar da tehlikeye girer. Maddi rahatın yanında sağlıklı olmak için de yapmanız gerekenler vardır. ‘Emek olmadan yemek olmaz atasözünden de anlaşılacağı gibi, yaşlanmadan ‘yaş alabilmek için çaba sarf etmemiz, bedenimize sağlık, ruhumuza huzur katacak uğraşlar edinmemiz gerekir. Günlük hayatın koşuşturmacası, iş yükündeki artış karşısında tabii ki uygulanabilir çözümler tavsiye etmek gerekir” diye konuştu.
Günlük hayatı biraz hareketli hale getirmenin bile yeterli olacağını belirten Şahabettinoğlu, “Özellikle risk grubunda olan kişilerin boyun düzleşmesinden korunma yolları konusunda daha özenli davranması, kendilerini korumaları gerekmektedir. Sık sık duruş pozisyonunu değiştirmek, kitap okurken ve bilgisayar kullanırken 25-30 dakikada bir 2-3 dakika ara vermek ve günde 1-2 kez boyun egzersizleri yapmak boyun düzleşmesinden korunmada önemlidir. Hayatınızda düzenli egzersize yer vermek sadece boyun düzleşmesinden değil, birçok hastalığa karşı da koruyacaktır” dedi.
Dünyada çok yaygın olmasına rağmen Türkiyede az sayıda uzman doktor tarafından bilinip uygulanan manuel (elle) tedavide boyun bölgesine ellerle birtakım germe, bastırma, döndürme teknikleri uygulandığını ifade eden Şahabettinoğlu, “Seanslar haftada iki kez yapılır. Hastalığın derecesine gore 5 - 10 seans sürebilir. Ayrıca tedavi sırasında hastanın ağır kaldırmaması, aşağı doğru uzun süreler bakmaması, stres ve zihinsel olumsuzluklardan olabildiğince kendini uzak tutması ya da bunları kontrol etmeyi öğrenmesi, klimalardan uzak durması, geniş omuzlu atletler giymesi önemlidir. Hastaya öğretilen boyun egzersizleri ile boyun kasları güçlendirilip omurgaya binen yükün hafifletilmesi sağlanmaktadır” şeklinde konuştu.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!