Srebrenitsa Katliamının Kurbanlarını Anma Programı
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Srebrenitsa katliamının yıldönümü dolayısıyla düzenlenen anma etkinliğine katıldı. Topçu, “Bizler dayanışmayı, paylaşmayı ve birlikte yaşamayı yücelten bir anlayışla istikbale bakmalı, umudumuzu diri tutmalıyız dedi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Srebrenitsa katliamının yıldönümü dolayısıyla düzenlenen anma etkinliğine katıldı. Topçu, “Bizler dayanışmayı, paylaşmayı ve birlikte yaşamayı yücelten bir anlayışla istikbale bakmalı, umudumuzu diri tutmalıyız dedi.
Yerli Düşünce Derneği Srebrenitsa katliamının yıldönümü münasebetiyle anma etkinliği programı düzenledi. Programda bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, “Bu vahşet için o dönemde insanlık tarihinin en utanç verici olayı tespiti yapıldı. Oysaki bu vahşetin adı, tıpkı Karabağ ve Hocalıda olduğu gibi bir soykırımdı. Planlanmıştı, lojistik desteği vardı, dinsel ve ideolojik felsefesi olan hesaplı kitaplı bir soykırımdı. Elbette acıları unutmayacağız ve unutturmayacağız. Yitirilen canlar, yok edilen tarih ve insanlık mirasları geri gelmiyor. Ama bizler dayanışmayı, paylaşmayı ve birlikte yaşamayı yücelten bir anlayışla istikbale bakmalı, umudumuzu diri tutmalıyız. Çünkü biz nizam ve merhamet medeniyetinin çocuklarıyız. İnsanlığın ve dünyanın tarihte olduğu gibi yine bize ihtiyacı var ifadelerini kullandı.
Srebrenitsa, insanlık onurunun bütün dünyanın gözü önünde toprağa gömüldüğü tarihin ibret sayfalarından birisidir diyen Yerli Düşünce Derneği Genel Sekreteri Nizam Şahin ise, İnsanlık esasında kendini mezara gömmüştür, masum Boşnak Müslümanları değil. Çünkü biliyoruz ki onlar şehit ve onlara asla ölüler demeyeceğiz. Acı, dramatik, dayanılması çok güç olayları bize yeniden hatırlatıyor olsa da bu yıl dönümlerini anmak hem bugünümüz hem de geleceğimiz açısından oldukça önemli. Bu gibi acıların benzerleri de Müslüman coğrafyalarında yine yaşanıyor ve sözde uygar olan dünya yine izlemekle yetiniyor. Onlar seyretse de biz seyretmeyeceğiz. İnsanlık ölmedi, Türkler tükenmedi, İslam yok edilmedi demeye devam edeceğiz. Osmanlının çekildiği bütün coğrafyalarda uzun zamandır kan, gözyaşı ve dinmez ıstıraplar var. Osmanlının evladı ve mirasçısı olan bizlere düşen hem dünya barışı ve insanlık onuru için hem de kendi inanç ve ahlak dünyamız için güçlü ve kararlı birer dava adamı olarak meselelere yaklaşmaktır. Vazifemiz büyüktür, muhtaç olduğumuz kudret ise damarlarımızdaki asil kanla birlikte Adriyatikten Çin Seddine uzanan Kızılelma ruhumuzda saklıdır. Bu vesileyle başta Srebrenitsada vahşice katledilen 8372 kardeşimiz olmak üzere, bütün şehitlerimizi, rahmetle, şükranla ve minnetle yâd ediyoruz şeklinde konuştu.
Yerli Düşünce Derneği Srebrenitsa katliamının yıldönümü münasebetiyle anma etkinliği programı düzenledi. Programda bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, “Bu vahşet için o dönemde insanlık tarihinin en utanç verici olayı tespiti yapıldı. Oysaki bu vahşetin adı, tıpkı Karabağ ve Hocalıda olduğu gibi bir soykırımdı. Planlanmıştı, lojistik desteği vardı, dinsel ve ideolojik felsefesi olan hesaplı kitaplı bir soykırımdı. Elbette acıları unutmayacağız ve unutturmayacağız. Yitirilen canlar, yok edilen tarih ve insanlık mirasları geri gelmiyor. Ama bizler dayanışmayı, paylaşmayı ve birlikte yaşamayı yücelten bir anlayışla istikbale bakmalı, umudumuzu diri tutmalıyız. Çünkü biz nizam ve merhamet medeniyetinin çocuklarıyız. İnsanlığın ve dünyanın tarihte olduğu gibi yine bize ihtiyacı var ifadelerini kullandı.
Srebrenitsa, insanlık onurunun bütün dünyanın gözü önünde toprağa gömüldüğü tarihin ibret sayfalarından birisidir diyen Yerli Düşünce Derneği Genel Sekreteri Nizam Şahin ise, İnsanlık esasında kendini mezara gömmüştür, masum Boşnak Müslümanları değil. Çünkü biliyoruz ki onlar şehit ve onlara asla ölüler demeyeceğiz. Acı, dramatik, dayanılması çok güç olayları bize yeniden hatırlatıyor olsa da bu yıl dönümlerini anmak hem bugünümüz hem de geleceğimiz açısından oldukça önemli. Bu gibi acıların benzerleri de Müslüman coğrafyalarında yine yaşanıyor ve sözde uygar olan dünya yine izlemekle yetiniyor. Onlar seyretse de biz seyretmeyeceğiz. İnsanlık ölmedi, Türkler tükenmedi, İslam yok edilmedi demeye devam edeceğiz. Osmanlının çekildiği bütün coğrafyalarda uzun zamandır kan, gözyaşı ve dinmez ıstıraplar var. Osmanlının evladı ve mirasçısı olan bizlere düşen hem dünya barışı ve insanlık onuru için hem de kendi inanç ve ahlak dünyamız için güçlü ve kararlı birer dava adamı olarak meselelere yaklaşmaktır. Vazifemiz büyüktür, muhtaç olduğumuz kudret ise damarlarımızdaki asil kanla birlikte Adriyatikten Çin Seddine uzanan Kızılelma ruhumuzda saklıdır. Bu vesileyle başta Srebrenitsada vahşice katledilen 8372 kardeşimiz olmak üzere, bütün şehitlerimizi, rahmetle, şükranla ve minnetle yâd ediyoruz şeklinde konuştu.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!