Eski Abd Büyükelçisi Namık Tan: Türkiye Ve Abd İlişkilerinde Duygusallık Hakim

2010-2014 yılları arasında Türkiyenin Washington Büyükelçiliği görevini yürüten emekli Büyükelçi Namık Tan, ABD-Türkiye ilişkilerinin geleceğini değerlendirerek, ABD ile olan ilişkilerimizde ciddi endişeler taşıyorum. Yakın zamanda bunlardan kolay sıyrılabileceğimizi düşünmüyorum. Her iki tarafta muazzam bir duygusallık hakim, her iki taraf da sağ duyudan uzaklaşıyor dedi.

Eski Abd Büyükelçisi Namık Tan: Türkiye Ve Abd İlişkilerinde Duygusallık Hakim
  • 26 Ekim 2018, Cuma 10:34
2010-2014 yılları arasında Türkiyenin Washington Büyükelçiliği görevini yürüten emekli Büyükelçi Namık Tan, ABD-Türkiye ilişkilerinin geleceğini değerlendirerek, ABD ile olan ilişkilerimizde ciddi endişeler taşıyorum. Yakın zamanda bunlardan kolay sıyrılabileceğimizi düşünmüyorum. Her iki tarafta muazzam bir duygusallık hakim, her iki taraf da sağ duyudan uzaklaşıyor dedi.
İzmirde Yaşar Üniversitesi Uluslararası Hukuk Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen konferansa katılan emekli Büyükelçi Namık Tan, 1982 yılında Dışişleri Bakanlığına katılmasıyla başlayan ve 2014 yılında Türkiyenin Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Büyükelçisi görevi ile son bulan meslek hayatını üniversite öğrencileriyle paylaştı. Başarılı bir diplomatı ‘kendi ülkesinin çıkarlarını başka bir ülkenin çıkarları ile dengeleyebilen kişi olarak tanımlayan Tan, Diplomat; soğukkanlı, gerçeklikten asla uzaklaşmayan, duygusal olmayan, ben en büyüğüm anlayışından uzak, mütevazı, kendisine daima bir alan bırakan, hamasete yer vermeyen, en son söyleyeceği sözü asla başta söylemeyen bir kişi olmalı. Diplomaside eğer söylediklerinize dikkat etmezseniz onları bir daha geri alma şansınız olmaz. Kendi memleketinizde yaptığınız bir hatadan ötürü belki vatandaşlarınızdan özür dileyebilirsiniz ancak başka bir ülkede dileyeceğiniz özrün kendi memleketinize bir maliyeti olur. Bu yüzden her sözünüze dikkat etmelisiniz. Pek çok kişi erken emekli olduğumu düşünüyor. Ben, meslekte çok hızlı koştum ve sonunda gidecek yol bitti. Pek çok diplomat, bu ciddi stresi kaldırmak konusunda sıkıntılar yaşar dedi.

Dünyaya popülizm hakim olmaya başladı
ABDnin yakın bir tarihe kadar dünya dış ilişkilerinde nirengi noktası konumunda olduğunu ancak gelinen son noktada artık dünya genelinde bir kaosun yaşandığını belirten Tan, Bir daire çizerken nirengi noktasına ihtiyacınız olur, aksi takdirde asla nizami bir daire çizemezsiniz. ABD uluslararası ilişkiler bakımından nirengi noktasıydı. Genellikle dengeleyici taraf, soğukkanlı taraf ABD olurdu. Özellikle soğuk savaş dönemi öncesi ülkeler bir düzen içinde, bu nizami daireler içinde ilişkilerini yürütürlerdi; ancak artık dünyada bir kaos dönemi yaşanıyor ve yaşanılan sıkıntılar giderek derinleşiyor. Bu kaosun içinde liderlerin kalitesi de yavaş yavaş ve ciddi anlamda düşmeye başladı. Dünyaya popülizm hakim olmaya başladı. Bu popülizm, var olan tüm değerleri aşındırdı. Bir nirengi noktası olmadığı için de herkes kendi dairesini çizmeye başladı ve iç içe geçmiş bir düzen ortaya çıktı. Dünyada her bakımdan liderlerin kalitesinde bir yükselme olacağı öngörülmediği ve güven duyulacak bir lider de olmadığı için bu sıkıntıları yaşamaya devam edeceğimizi düşünüyorum diye konuştu.

Tandan duygusallık vurgusu
Türkiye ve ABD ilişkilerini de değerlendiren Namık Tan, Türkiyenin ABD ile olan ilişkilerinin NATO ile paralellik arz edeceğini söyledi. Tan, Türkiye zaten jeostratejik konumundan dolayı tüm sorunların merkezinde yer alan bir ülke. ABD ile olan ilişkimizde en temel sorunlardan biri de PKKnın uzantısı YPGnin Suriyede oluşturduğu zemin. Bu zeminin arkasında ise ABD var. Ayrıca bizim Rusya ile ilişkilerimiz batı alemini korkutuyor. S-400 hava savunma sistemi alımlarımız NATOya bir şekilde ihanet olarak algılanıyor. Rahip Brunson gibi ilişkilerimizin temelinde olmaması gereken bir takım sorunlar bize çok ciddi sıkıntılar veriyor. ABD ile olan ilişkilerimizde ciddi endişeler taşıyorum. Yakın zamanda bunlardan kolay sıyrılabileceğimizi düşünmüyorum. Her iki tarafta muazzam bir duygusallık hakim, her iki taraf da sağ duyudan uzaklaşıyor. Uluslararası ilişkilerle uğraşan kişilerin şunu asla aklından çıkarmaması gerekiyor; NATO demek ABD demek. Bu kadar basit. NATOda her şey ABDnin isteği ile olur ya da olmaz. NATO ile olan ilişkilerimiz ABD ile olan ilişkilerimizle paralellik arz eder. ABD ile ilişkilerimiz iyice bozulursa NATO ile yola devam etme şansımız çok ciddi şekilde azalır dedi.

HABERE AİT RESİMLER


SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.


yükleniyor

BU HABERİ OKUYANLAR BUNLARI DA OKUDU

ANKET

Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?

yukarı çık