Ahırda Yatan Tarih
Sivasın Gürün ilçesi Tepecik köyünde 2002 yılında Mustafa Güneşe ait ahırın zemininde bulunan 2 bin yıllık taban mozaiğinin birçok kayıp parçasının halen ahır tabanında gömülü olduğu düşünülüyor.
Sivasın Gürün ilçesi Tepecik köyünde 2002 yılında Mustafa Güneşe ait ahırın zemininde bulunan 2 bin yıllık taban mozaiğinin birçok kayıp parçasının halen ahır tabanında gömülü olduğu düşünülüyor.
Sivasın Gürün ilçesi Tepecik köyünde 2002 yılında Mustafa Güneşe ait ahırın zemininde 6 metre uzunluğunda ve 2,5 metre genişliğinde taban mozaiği bulunmuştu. Bu mozaik çıkartılabilen parçaları Sivas Arkeoloji Müzesinde sergileniyor. Mozaiğin birçok kayıp parçasının ise halen ahırın zemininde gömülü olduğu düşünülüyor.
Mahkemelik olan kazı
Kazının yapıldığı yıllarda ahırında besicilik yapamayan Güneş, mağdur olduğu gerekçesiyle Kültür Bakanlığı aleyhinde birçok tazminat davası açtı. Davaların bir kısmını kazanan Güneş, birçoğunu da kaybetti. Mozaiğin büyük bir kısmı çıkartıldıktan sonra kazılar durdu. Bölge sit alanı ilan edildi. Milattan önceki Roma dönemine ait olduğu düşünülen mozaiğin çevresinde yeni kazı çalışmaları yapılmadı.
Ahır sahibi Mustafa Güneşin oğlu Mehmet Güneş, tarihe ışık tutacak mozaiğin hikayesini şu şekilde anlattı:
Biz burada hayvan besisi yapıyorduk. Bu tarihi eser bulunduktan sonra zaten koruma altına alındı. Koruma altına alındıktan sonra biz burada herhangi bir işlem yapamadık. Şu anda mozaiği götürdüler. Kısmen duvarın dibinde kaldı. Diğer bölümleri aldılar. Babam besiciydi. Burasını koruma altına aldıktan sonra besi yapılamağından dolayı mağdur oldu. Açtığı iki davayı kazandı, üçüncü davayı da zaman aşımından dolayı kaybetti. Olan kısımların hepsini aldılar. Direklerin altında varsa var, yoksa yok. Olan kısım güney tarafındaydı. Güney kısmında olan da duvarın dibinde kaldı. Dışarıda olanı aldılar. Duvarın dibindeki kaldı. Duvarın dibindekini çıkarmaları için de evin yıkılması lazım. Evin yıkılması içinde bedelini ödemeleri gerekir dedi.
Bölge sit alanı ilan edildi
Tepecik köyü Muhtarı Abdullah Kara, mozaik bulunduktan sonra bölgenin sit alanı ilan edildiğini belirterek, Bu alan çıkan mozaikten dolayı mesire alanı ilan edildi. Çıkan mozaikte yapılış tarihi milattan 300 yıl önce ibareleri geçiyor. Mozaiği de gördüm. Sivasta müzede olması lazım. Koruma altında. Burası 2014de sit alanı olarak ilan edildi. Burası eskiden yapılmadan önce harabeydi. Burada temel açtıklarında farkına varmadılar. Biz ufakken burada küçük parlak taşlar çıkartıp oynardık. Köyün az ilerisinde gözyaşı şişeleri çıkıyordu. Vatandaş bilinçsiz olduğundan dolayı şişeleri yerden çıkartıp kırıyordu. Mozaik çıktıktan sonra burası koruma altına alındı. Sahibi besicilik yapıyordu. Besiden mağdur olduğundan dolayı, mahrumiyetini dile getirdi. Burada yıllarca mağdur oldu dedi.
Sivasın Gürün ilçesi Tepecik köyünde 2002 yılında Mustafa Güneşe ait ahırın zemininde 6 metre uzunluğunda ve 2,5 metre genişliğinde taban mozaiği bulunmuştu. Bu mozaik çıkartılabilen parçaları Sivas Arkeoloji Müzesinde sergileniyor. Mozaiğin birçok kayıp parçasının ise halen ahırın zemininde gömülü olduğu düşünülüyor.
Mahkemelik olan kazı
Kazının yapıldığı yıllarda ahırında besicilik yapamayan Güneş, mağdur olduğu gerekçesiyle Kültür Bakanlığı aleyhinde birçok tazminat davası açtı. Davaların bir kısmını kazanan Güneş, birçoğunu da kaybetti. Mozaiğin büyük bir kısmı çıkartıldıktan sonra kazılar durdu. Bölge sit alanı ilan edildi. Milattan önceki Roma dönemine ait olduğu düşünülen mozaiğin çevresinde yeni kazı çalışmaları yapılmadı.
Ahır sahibi Mustafa Güneşin oğlu Mehmet Güneş, tarihe ışık tutacak mozaiğin hikayesini şu şekilde anlattı:
Biz burada hayvan besisi yapıyorduk. Bu tarihi eser bulunduktan sonra zaten koruma altına alındı. Koruma altına alındıktan sonra biz burada herhangi bir işlem yapamadık. Şu anda mozaiği götürdüler. Kısmen duvarın dibinde kaldı. Diğer bölümleri aldılar. Babam besiciydi. Burasını koruma altına aldıktan sonra besi yapılamağından dolayı mağdur oldu. Açtığı iki davayı kazandı, üçüncü davayı da zaman aşımından dolayı kaybetti. Olan kısımların hepsini aldılar. Direklerin altında varsa var, yoksa yok. Olan kısım güney tarafındaydı. Güney kısmında olan da duvarın dibinde kaldı. Dışarıda olanı aldılar. Duvarın dibindeki kaldı. Duvarın dibindekini çıkarmaları için de evin yıkılması lazım. Evin yıkılması içinde bedelini ödemeleri gerekir dedi.
Bölge sit alanı ilan edildi
Tepecik köyü Muhtarı Abdullah Kara, mozaik bulunduktan sonra bölgenin sit alanı ilan edildiğini belirterek, Bu alan çıkan mozaikten dolayı mesire alanı ilan edildi. Çıkan mozaikte yapılış tarihi milattan 300 yıl önce ibareleri geçiyor. Mozaiği de gördüm. Sivasta müzede olması lazım. Koruma altında. Burası 2014de sit alanı olarak ilan edildi. Burası eskiden yapılmadan önce harabeydi. Burada temel açtıklarında farkına varmadılar. Biz ufakken burada küçük parlak taşlar çıkartıp oynardık. Köyün az ilerisinde gözyaşı şişeleri çıkıyordu. Vatandaş bilinçsiz olduğundan dolayı şişeleri yerden çıkartıp kırıyordu. Mozaik çıktıktan sonra burası koruma altına alındı. Sahibi besicilik yapıyordu. Besiden mağdur olduğundan dolayı, mahrumiyetini dile getirdi. Burada yıllarca mağdur oldu dedi.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!