Coğrafi İşaretlerde Türkiye Ve İnegöl
Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı desteğiyle İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen Coğrafi İşaretlerde Türkiye ve İnegöl Çalıştayı başladı.
Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı desteğiyle İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen Coğrafi İşaretlerde Türkiye ve İnegöl Çalıştayı başladı.
İTSO Konferans Salonunda düzenlenen çalıştayın açılışında konuşan İTSO Başkanı Yavuz Uğurdağ, 2 Eylülde başladığımız İnegöl Tarım Fuarı bugün itibariyle son gününü yaşıyor. İTSO olarak bizler, İnegölün coğrafi anlamda önemli gördüğümüz değerlerine katkı sağlamak adına çalışmalar yapmaya devam ediyoruz. İTSO, 1890 yılında kurulan Türkiyedeki ilk 10 Ticaret ve Sanayi Odasından birisidir. Köklü bir geçmişe sahibiz. Tabii ki İTSO, İnegölün sanayi şehri olması hasebiyle mobilya, tekstil ve tarım sektörlerine uzun yıllardır destek vermekte, yatırım yapmakta, proje hayata koymaktadır. İnegöl, 3 OSBye sahip bir sanayi şehri. Ana kalemimiz mobilya ve bunun yanında tekstil sektörümüz var. Ama her zaman destek vereceğimiz bir tarım sektörümüz var. Tarım sektörüyle ilgili İTSO bundan önce olduğu gibi bundan sonra da desteklerini sürdürecektir. Coğrafi işaretler bir şehrin, bölgenin çok önemli unsurlarıdır. Nasıl mobilya sektörü önemli bir sektörse aslında bunun yanında ciddi değerlerimiz var. Köftemiz, Oylatımız gibi birçok marka olmaya değer ürünlerimiz var. Pırasa, ayçekirdeği gibi ürünlerimiz var. bu tarz ürünleri ön plana çıkarıp markalaştırmaya, Türkiye ve dünyaya tanıtmak durumundayız. İnegöl köftesiyle ilgili marka tescil işlemlerimiz yıllar önce bitmişti. İnegöl köftesiyle ilgili ABye de başvuruda bulunduk. İşlemleri devam ediyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda bunu daha da çeşitlendireceğiz, çileğimizi, mürdüm eriğimizi bunun içine koyacağız. İnegöle has ürünleri marka olmuş şekli ile Türkiye ve dünyaya açacağız. Biz bu programı yaparken çaba sarf eden birçok arkadaşlarımız oldu, kendilerine çok teşekkür ederim dedi.
Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı (YÜCİTA) Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, YÜCİTA, 2012 yılında kurulmuştur. Gönüllü bir ağdır. Kasamızda para yoktur, Türkiye sevgisi vardır. Her sene 2 çalıştay yaparız. Bunların her birinde 1 uluslararası sempozyum gerçekleştiririz. Bu sene 2nci çalıştayımız Afyonkarahisar 3-7 Ekim arasında gerçekleşecek. İnegöl, coğrafi işaret potansiyeli yüksek bir ilçedir. Sayın Başkanım nezdinde İnegöl Ticaret ve Sanayi Odasına teşekkür ediyorum. İnşallah bundan sonra da hassasiyetleri devam eder. YÜCİTA olarak yapabileceğimiz tüm yardımı yapmaya hazırız. Coğrafi işaretler günümüzde bir küresel olgu oldu. dünyada 200 milyar dolar cirosu var. Tüm dünyada 10 bin tane coğrafi işaret var. Ülkemizde 372 tescilli ürünümüz var, 400 ürün de tescil için bekliyor. Türkiyenin sahip olduğu coğrafi işaret potansiyeli dünyanın hiçbir yerinde yok ama bunun bilincinde değiliz. Bu potansiyel son 100 yıllık cumhuriyetin eseri değil, Eski Yunandan başlıyorsunuz, Romalılar, Bizanslılar vesaire herkes bir şey bırakmış. Antepe gidiyorsunuz bir dünya mutfağı var. Bunların korunması ve gelecek nesle intikali gerekiyor. Kamuoyunda coğrafi işaretlerle ilgili bir farkındalık oluşturmalıyız. Bu konuda Türkiyede ayak basmadık yer kalmadı. İnşallah bundan sonra da devam edeceğiz. Coğrafi işaret, 1995 yılındaki KHK çerçevesinde hayata geçti. O tarihte sınai mülkiyet yasası çıkartıldı ve coğrafi işaretler de bu yasa içerisinde yer aldı. Yasa çok önemli şeyler getiriyor, bunlardan biri de daha önce alınmış tescillerdeki revizyon olanağıdır. Verilen tescillerin yüzde 80i düzeltilmeye mahkûmdu. Bu düzenleme çok olumlu oldu. 10 Ocak 2018de çok önemli bir şey oldu. Tescillenmiş ürünlerin pazarlamasında coğrafi işaretin bulunması zorunluluğu getirildi. Malatya kayısı ile yaşıyor ama ABden tescil almalarına rağmen ambalajların üzerinde amblemler yok. Yasa tescil ile tescil sahibine bir takım haklar tanıyor, sorumluluklar yüklüyor. Malatya kayısısı 1 yıl önce ABden coğrafi işaret tescili almasına rağmen değeri düştü. Bu görülmemiş bir şeydi. Coğrafi işaretin değerini koruması için iyi bir yönetim gerekiyor. Çalıştay sonuçlarımız İnegöle ve ülkemize hayırlar getirsin şeklinde konuştu.
İnegöl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü İbrahim Ekren, İnegöl olarak birçok markamız var. Dışarıda gezdiğimiz müddetçe turizm bölgelerinde İnegöl köftesi satan yerlere rastladık, yeme fırsatı da bulduk ama hiçbir alakaları yoktu. Burada coğrafi işaretin önemi ortaya çıkıyor. Bizim değerimiz başka yerlerde aynı ad altında vatandaşlara arz edilebiliyor ama uzaktan yakından alakası yok. İnegöl olarak değerlerimizi koruyabilmemiz için coğrafi işaret tescili almamız gerekiyor. Bu konu üzerinde hassasiyetle çalışan herkese teşekkür ediyorum diye konuştu.
Belediye Başkanı Alper Taban, Çiftçilerimizle, üyelerimizle, katılımcılarımızla sertifikasyon programı düzenledik. Onun haricinde kooperatifçilik üzerinde bir seminer düzenledik. İnegölün ihtiyaçları, eksikleri nelerdir noktasında yoğun bir gayret içerisindeyiz. Ortak paydamız İnegöl olunca tüm kurumlar ve STKlar bir araya gelip önce birlikte avantaj, dezavantaj, eksik nedirin fotoğrafını çıkarmalıydık. geçmişte bir tarım çalıştayı gerçekleştirmiştik. Bu konu üzerinde önemli çalışmalar yapıyoruz. 2014 ile beraber bütünşehir yasası kanununun vermiş olduğu kırsal hizmet hakları var. bununla alakalı ilk olarak Kırsal Kalkınma Müdürlüğümüzü kurduk. İnegöl Belediyesi olarak çiftçilerimizi gezdik, ilgili STKlardan görüş aldık ve İnegölde bir depolama ve pazarlama problemi olduğunu gördük. Beraberinde coğrafi işaret, markalaşma, bilinirliğin artırılması da gerekiyor. Bunları da yapacağız. İnegöl Belediyesi olarak bir depolama tesisi ve içerisinde pazarlama departmanının olacağı bölümü hayata geçireceğiz. İnşallah şehirdeki tüm kurumlarla kafa kafaya verip İnegölü daha iyi yerlere getirmek için mücadele vereceğiz dedi.
İTSO Konferans Salonunda düzenlenen çalıştayın açılışında konuşan İTSO Başkanı Yavuz Uğurdağ, 2 Eylülde başladığımız İnegöl Tarım Fuarı bugün itibariyle son gününü yaşıyor. İTSO olarak bizler, İnegölün coğrafi anlamda önemli gördüğümüz değerlerine katkı sağlamak adına çalışmalar yapmaya devam ediyoruz. İTSO, 1890 yılında kurulan Türkiyedeki ilk 10 Ticaret ve Sanayi Odasından birisidir. Köklü bir geçmişe sahibiz. Tabii ki İTSO, İnegölün sanayi şehri olması hasebiyle mobilya, tekstil ve tarım sektörlerine uzun yıllardır destek vermekte, yatırım yapmakta, proje hayata koymaktadır. İnegöl, 3 OSBye sahip bir sanayi şehri. Ana kalemimiz mobilya ve bunun yanında tekstil sektörümüz var. Ama her zaman destek vereceğimiz bir tarım sektörümüz var. Tarım sektörüyle ilgili İTSO bundan önce olduğu gibi bundan sonra da desteklerini sürdürecektir. Coğrafi işaretler bir şehrin, bölgenin çok önemli unsurlarıdır. Nasıl mobilya sektörü önemli bir sektörse aslında bunun yanında ciddi değerlerimiz var. Köftemiz, Oylatımız gibi birçok marka olmaya değer ürünlerimiz var. Pırasa, ayçekirdeği gibi ürünlerimiz var. bu tarz ürünleri ön plana çıkarıp markalaştırmaya, Türkiye ve dünyaya tanıtmak durumundayız. İnegöl köftesiyle ilgili marka tescil işlemlerimiz yıllar önce bitmişti. İnegöl köftesiyle ilgili ABye de başvuruda bulunduk. İşlemleri devam ediyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda bunu daha da çeşitlendireceğiz, çileğimizi, mürdüm eriğimizi bunun içine koyacağız. İnegöle has ürünleri marka olmuş şekli ile Türkiye ve dünyaya açacağız. Biz bu programı yaparken çaba sarf eden birçok arkadaşlarımız oldu, kendilerine çok teşekkür ederim dedi.
Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı (YÜCİTA) Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, YÜCİTA, 2012 yılında kurulmuştur. Gönüllü bir ağdır. Kasamızda para yoktur, Türkiye sevgisi vardır. Her sene 2 çalıştay yaparız. Bunların her birinde 1 uluslararası sempozyum gerçekleştiririz. Bu sene 2nci çalıştayımız Afyonkarahisar 3-7 Ekim arasında gerçekleşecek. İnegöl, coğrafi işaret potansiyeli yüksek bir ilçedir. Sayın Başkanım nezdinde İnegöl Ticaret ve Sanayi Odasına teşekkür ediyorum. İnşallah bundan sonra da hassasiyetleri devam eder. YÜCİTA olarak yapabileceğimiz tüm yardımı yapmaya hazırız. Coğrafi işaretler günümüzde bir küresel olgu oldu. dünyada 200 milyar dolar cirosu var. Tüm dünyada 10 bin tane coğrafi işaret var. Ülkemizde 372 tescilli ürünümüz var, 400 ürün de tescil için bekliyor. Türkiyenin sahip olduğu coğrafi işaret potansiyeli dünyanın hiçbir yerinde yok ama bunun bilincinde değiliz. Bu potansiyel son 100 yıllık cumhuriyetin eseri değil, Eski Yunandan başlıyorsunuz, Romalılar, Bizanslılar vesaire herkes bir şey bırakmış. Antepe gidiyorsunuz bir dünya mutfağı var. Bunların korunması ve gelecek nesle intikali gerekiyor. Kamuoyunda coğrafi işaretlerle ilgili bir farkındalık oluşturmalıyız. Bu konuda Türkiyede ayak basmadık yer kalmadı. İnşallah bundan sonra da devam edeceğiz. Coğrafi işaret, 1995 yılındaki KHK çerçevesinde hayata geçti. O tarihte sınai mülkiyet yasası çıkartıldı ve coğrafi işaretler de bu yasa içerisinde yer aldı. Yasa çok önemli şeyler getiriyor, bunlardan biri de daha önce alınmış tescillerdeki revizyon olanağıdır. Verilen tescillerin yüzde 80i düzeltilmeye mahkûmdu. Bu düzenleme çok olumlu oldu. 10 Ocak 2018de çok önemli bir şey oldu. Tescillenmiş ürünlerin pazarlamasında coğrafi işaretin bulunması zorunluluğu getirildi. Malatya kayısı ile yaşıyor ama ABden tescil almalarına rağmen ambalajların üzerinde amblemler yok. Yasa tescil ile tescil sahibine bir takım haklar tanıyor, sorumluluklar yüklüyor. Malatya kayısısı 1 yıl önce ABden coğrafi işaret tescili almasına rağmen değeri düştü. Bu görülmemiş bir şeydi. Coğrafi işaretin değerini koruması için iyi bir yönetim gerekiyor. Çalıştay sonuçlarımız İnegöle ve ülkemize hayırlar getirsin şeklinde konuştu.
İnegöl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü İbrahim Ekren, İnegöl olarak birçok markamız var. Dışarıda gezdiğimiz müddetçe turizm bölgelerinde İnegöl köftesi satan yerlere rastladık, yeme fırsatı da bulduk ama hiçbir alakaları yoktu. Burada coğrafi işaretin önemi ortaya çıkıyor. Bizim değerimiz başka yerlerde aynı ad altında vatandaşlara arz edilebiliyor ama uzaktan yakından alakası yok. İnegöl olarak değerlerimizi koruyabilmemiz için coğrafi işaret tescili almamız gerekiyor. Bu konu üzerinde hassasiyetle çalışan herkese teşekkür ediyorum diye konuştu.
Belediye Başkanı Alper Taban, Çiftçilerimizle, üyelerimizle, katılımcılarımızla sertifikasyon programı düzenledik. Onun haricinde kooperatifçilik üzerinde bir seminer düzenledik. İnegölün ihtiyaçları, eksikleri nelerdir noktasında yoğun bir gayret içerisindeyiz. Ortak paydamız İnegöl olunca tüm kurumlar ve STKlar bir araya gelip önce birlikte avantaj, dezavantaj, eksik nedirin fotoğrafını çıkarmalıydık. geçmişte bir tarım çalıştayı gerçekleştirmiştik. Bu konu üzerinde önemli çalışmalar yapıyoruz. 2014 ile beraber bütünşehir yasası kanununun vermiş olduğu kırsal hizmet hakları var. bununla alakalı ilk olarak Kırsal Kalkınma Müdürlüğümüzü kurduk. İnegöl Belediyesi olarak çiftçilerimizi gezdik, ilgili STKlardan görüş aldık ve İnegölde bir depolama ve pazarlama problemi olduğunu gördük. Beraberinde coğrafi işaret, markalaşma, bilinirliğin artırılması da gerekiyor. Bunları da yapacağız. İnegöl Belediyesi olarak bir depolama tesisi ve içerisinde pazarlama departmanının olacağı bölümü hayata geçireceğiz. İnşallah şehirdeki tüm kurumlarla kafa kafaya verip İnegölü daha iyi yerlere getirmek için mücadele vereceğiz dedi.
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!