Sevenleri Ara Güleri Anlattı
Akademi Beyoğlu Kültür ve Sanat Sohbetlerinin bu haftaki konusu, geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Usta Fotoğraf Sanatçısı Ara Güler idi. Yoğun ilgi gören sohbette sevenleri Ara Güler ile ilgili anılarını anlattı.
Haber Merkezi
Akademi Beyoğlu Kültür ve Sanat Sohbetlerinin bu haftaki konusu, geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Usta Fotoğraf Sanatçısı Ara Güler idi. Yoğun ilgi gören sohbette sevenleri Ara Güler ile ilgili anılarını anlattı.Gençlere hizmet veren bir eğitim platformu olarak tasarlanan Akademi Beyoğlu, söyleşi ve panel gibi kültürel etkinliklerle de şehrin nabzını tutuyor. Kafe Akademide her Çarşamba günü düzenlenen “Akademi Beyoğlu Kültür ve Sanat Sohbetleri” geleneksel hale geldi. Geçtiğimiz hafta müzik sohbetiyle Ayna Gurubunun Solisti Erhan Güleryüzün konuk olduğu Kültür ve Sanat Sohbetlerinin bu haftaki konusu, geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Usta Fotoğraf Sanatçısı Ara Güler oldu.Ara Gülerin fotoğraflarından oluşan sergi açıldıFOTOGEN Başkanı İbrahim Göksungur Moderatörlüğünde düzenlenen “Ara Gülerin Ardından” konulu sohbette; Ara Gülerin asistanı Fatih Aslan ile Fotoğraf Sanatçıları Çerkes Karadağ ve Aramis Kalay, usta sanatçıyla ilgili anılarını anlattı. Kültür sanat ve medya dünyasından çok sayıda önemli ismin bir araya getiren sohbete Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan da katıldı. Akademi Beyoğlunda ayrıca Ara Gülerin 25 fotoğrafının yer aldığı sergi açıldı.Ara Güler bir dünya markasıAra Gülerin çok mütevazi birisi olduğunu belirten Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, “Ara Güler bir konuşuyor tarihin içinden fışkıran bir adam görüyorsun. Ara Gülerden çok etkilendim. Onu sevdim. Beyoğlu benim için her şey. Fotoğrafları çekmiş, kareleri çekmiş. Memleketin karelerini çekmiş. Ara Gülerin bu yönü bana göre etkileyici. Az kelimeyle konuşuyor ama fotoğrafların yanına gelince anlatıyor da anlatıyor... Bendeki en etkilisi anısı şu; Yurt dışıyla ilgili kardeş belediyemiz var. Sergini götürelim dedik. Bu tabloları sergilerde götürdük. Yunanistana, Almanyaya vs. birçok yere gittik. Bir de film var. Onun filmini izlemeye salon tamamen dolu. Bir türlü aklım almadı. Nasıl oluyor da bu adamı böyle tanıyorlar. Yurt dışında o yakından gördüğüm mütevazı adamın ne kadar çok hayranı olduğunu daha iyi anlıyorsunuz. Ara Güler bir dünya markası.” ifadelerini kullandı.Evinin müze olmasını çok istiyorduAra Gülerin asistanı Fatih Aslan, sohbette yaptığı konuşmasında Ara Gülerin çocukluğundan itibaren yaşadığı Beyoğlundaki binasının Fotoğraf Müzesi olmasını çok istediğini belirterek, “Ara Güler kendi binasının müze olmasını çok istiyordu fakat ömrü yetmedi. Çünkü Ara Güler çocukluğundan bugüne kadar, yani 4 yaşından itibaren o binada büyümüştü. Gençliği, delikanlılığı orada geçmişti. Orada bir ruh vardı, Ara Gülerin kokusu, dokusu her şey vardı orada.” dedi.Onlar beni unutmaya başlayınca onları çekmeye başlarımFotoğraf Sanatçısı Aramis Kalay ise Ara Gülerin kendisine anlattığı anılarından birisini anlatarak, “Ara Güler, ‘Bir gün ben kahvehanede fotoğraf çekeceğim, önce içeri girerim masanın üzerine makineleri bırakırım. Ardından sohbet etmeye başlarım. Bir çay söylerim, onlara da söylerim gerekirse. Sonra masanın üzerindeki makineleri merak etmeye başlarlar. Veririm makinelerimi onlara. Neyin nasıl olduğunu biraz anlatırım. Sonra onlar beni unutmaya başlayınca onları çekmeye başlarım diyordu. şeklinde konuştu.Ara Beyi ilk orada gördümAra Güler ile tanışma hikayesini anlatan Fotoğraf Sanatçısı Çerkes Karadağ, “Türkiyede fotoğraf dernekleri 70li yılların ikinci yarısında kurulmaya başladı. Fotoğrafla ilgilenen bir avuç insan. Herkes birbirini tanıyor. Ağabeylerimizi de bizler büyüleyici insanlar olarak görüyorduk. Ankarada Ozan Sadıçla aynı apartmanda bir ajansta çalışıyoruz. Oraya gidiyorum fotoğraflarımı göstermek için. Ara Beyi ilk orada gördüm. Apartmanın bodrum katında karşılaşmıştım. Ama O gün tam tanıyamamıştım. Ancak Kızılay Meydanda Amerika haberler merkezinde Amerikalılar sergisine geldiğimde çok etkilenmiştim. Çünkü bizim baktığımız şeyin çok dışında bakan bir insandı.” dedi.