‘No Touch Laser İle Göz Bozukluklarına Son

Op. Dr. Çağlayan Aksu, No Touch Laser ile göz bozukluklarının saniyeler içerisinde düzeltildiğini söyledi.

Haber Merkezi
Op. Dr. Çağlayan Aksu, No Touch Laser ile göz bozukluklarının saniyeler içerisinde düzeltildiğini söyledi.Era Göz Hastalıkları Merkezi Başhekimi Op. Dr. Çağlayan Aksu, No Touch Laser; Argon ve flourid gazlarının uyarılması ile elde edilen 193 nm ultraviole ışık göz yani, kornea tabakası üzerine düşürülmesi ile yüksek enerjili fotonlar dokuya temas ettiği anda bu enerji korneada protein moleküllerini bir arada tutan bağları parçalarlar ve işlem sonucu doku yüzeyinden ayrılan süratle uçuşan ve gözle görülmeyen parçacıklar göz yüzeyinden uzaklaşır. Bu suretle insanlarda mevcut olan göz bozukluklarının saniyeler içinde düzeltilmesi sağlanmaktadır” dedi.Göz tedavisi için uygulanan lazer tedavisinin diğer lazer tedavilerinden farklı olduğunu ifade eden Op. Dr. Aksu, “Gözün temel görevi dış dünyanın net görüntüsünü retina üzerinde (göz küresinin arka kısmında bulunan görme hücrelerinin bulunduğu tabaka) oluşturmak ve bu görüntüyü değerlendirmek üzere beyine iletmektir. Görüntünün oluşması için dış ortamdan gelen ışınlar gözün ana kırıcı ortamları olan kornea ve lensten geçmek durumundadırlar ve bu ortamlar sayesinde uygun bir kırılmaya uğratılmaktadırlar. Gözün yaklaşık olarak 62 diyoptiri (derece) olan toplam kırıcılığının yüzde 70 kornea tarafından oluşturulur. Yani gözün en ön tabakasında bulunan camsı tabakadır. İşte gözdeki lazer işlemleri ile alakalı olan kırma kusurlarının düzeltilme işlemleri hepsi bu göz bozuklukları üzerinde büyük bir etkisi olan kornea tabakasında yapılmaktadır. İşte bu noktada şu an uygulamakta olduğumuz lazer tedavisi şu ana kadar uygulanmakta olan diğer lazer tedavilerinden çok ciddi bir ayrışma göstermektedir” diye konuştu.No Touch Laser cihazının geliştirilerek, göz tedavisinde son halini aldığını aktaran Op. Dr. Aksu, “Tüm dünyada yaklaşık 40 yıldır uygulanmakta olan lazer tedavileri ülkemizde de 20-25 yıldır da çok farklı tekniklerle uygulanmaktadır. Tüm dünyada şu ana kadar yaygın olarak kullanılan No Touch Laser tekniğinde kornea tabakası üzerine vakumla yerleştirilen bir kesim cihazıyla kornea tabakası kalınlığının yaklaşık 15te 1i oranında bir tabaka kaldırılarak, kaldırılan yere lazer atışları yapılır tekrarında flep kapatılarak işlem sonlandırıldı. Tabii ki bu işlemin de birçok istenmeyen etkileri olurdu veya zamanla ortaya çıkardı. İkincisi bunun birde hastanın psikolojik yönden böyle bir işlemi kabullenmesi ve buna kendini hazır hissetmesi durumu vardı ki, bana göre kararsızlarında büyük bölümünü oluşturmaktadır. Bunun neticesinde dünyada göze dokunulmadan yani cerrahi bir kesi olmadan herhangi bir fiziki temas olmadan kornea tabakasının, bu kırma kusurunun düzeltilmesi için teknik arayışına girilmiş ve bizimde Era Göz Hastalıkları Merkezinde bulunmakta olan No Touch Laser cihazı geliştirilerek son halini almıştır. Şuan kliniğimizde kullanılan lazer cihazı yaklaşık 3-4 aydır kullanılmakta olup, lazer tedavilerinde gelinen son noktadaki lazer cihazıdır. Nedir bu cihazın farklılığı, şuan ülkemizde kullanılan alışagelmiş cihazlardan farklı olarak göze herhangi bir fiziki temas sağlamamasıdır. Yani ne cerrahi bir enstrüman ile nede No Touch Laser cihazının bir paçası ile temas kesinlikle yoktur. Çünkü herkes özellikle bu işlemi olacakların en büyük korkuları, acaba gözümüze dokunacaklar mı ne ile nasıl diye kafalarında bin bir türlü soru işaretleri ile gözlerini sakınmaya çalışmalarıdır. Bu noktada bilinmeyende ve sakınma korkularıyla hastalar bir şekilde bu işlemden uzak durmakta veya sürekli olarak tedavilerini geciktirmektedir ifadelerini kullandı.No Touch Laser işleminin aslında 10 yıldır Avrupada uygulanmakta olduğunu kaydeden Op. Dr. Aksu, Fakat günümüzde son şeklini alarak tüm dünya da büyük bir hızda kabul görmeye başlamıştır. Türkiyede de birçok özel hastane ve şuanda Sağlık Bakanlığına bağlı birkaç eğitim ve araştırma Merkezinde de yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. No Touch Laser cihazının böyle bir operasyonu geçirmeye karar vermiş ama daha önce de bahsettiğim gibi cihazın altına uzandıktan sonra gözüne bir şeylerin değecek olduğu düşüncesiyle gözünü sakınıp, kararsız kalıp bu şekilde tedavilerini geciktiren insanlarında rahatlıkla tüm bu korkularından arınarak bu yöntemle korkmadan ve cesaretle bu işlemi yaptırmalarıdır” açıklamalarında bulundu.