Kazaziye Sanatı Kursiyerlerin Elinde Hayat Buluyor

Günümüzde kaybolmaya yüz tutan el sanatlarından biri olan ve tamamen el işçiliğiyle yapılan Trabzona özgü kazaziye sanatı, Manisada kursiyerlerin elinde yeniden hayat buluyor. Kursta yapılan ürünler satış noktalarında büyük rağbet…

Haber Merkezi
Günümüzde kaybolmaya yüz tutan el sanatlarından biri olan ve tamamen el işçiliğiyle yapılan Trabzona özgü kazaziye sanatı, Manisada kursiyerlerin elinde yeniden hayat buluyor. Kursta yapılan ürünler satış noktalarında büyük rağbet görüyor.Şehzadeler Halk Eğitim Merkezi tarafından Yeni Handa açılan 2si erkek 15 kursiyerin katıldığı Kazaziye ve Gümüş Takı İşlemeciliği Kursunu ziyaret eden Şehzadeler Halk Eğitim Merkezi Müdürü Orhan Çelik ve Müdür Yardımcısı Gönül Yıldırım, kursiyerlerin yaptığı eserleri inceledi.Kazaziye ve Gümüş Takı İşlemeciliği Eğitmeni Nilgün Bilgiç Çavdur, kazaziye sanatının milattan önce 2800lü yıllarda Lidyalılar tarafından Anadoluya getirildiğinin rivayet edildiğini belirtti. Osmanlı sultanlarının ceketlerine, kaftanlarına takı, süs malzemesi olarak kullanıldığını ifade eden Nilgün Bilgiç Çavdur, “Kazaziye sanatı bin ayar has gümüş tellerden veya 24 ayar saf altın tellerden oluşur. İpeğin üzerine gümüş ya da altın teller sarılarak kazaziyenin ham maddesini oluşturur. Toplar, zincirler yapılarak kazaziyemizi oluştururuz. Kesinlikle kaynak hiçbir şekilde kullanılmaz. Ve tamamen el işçiliğiyle yapılan bu sanat çok meşakkatli bir yolculuktur” dedi.Şehzadeler Halk Eğitim Merkezinin Yeni Handaki atölyesinde Kazaziyenin inceliklerinin ele alındığını kaydeden Çavdur, “Burada yapılan ürünler halk eğitim merkezlerinde, Yeni Handaki atölyemizde ve Alaçatıdaki dükkanımızda satışa sunuluyor. Oldukça meşakkatli olan bu ürün çok güzel de alıcı buluyor. Kışın yaptığımız bütün çalışmaların satış amaçlı olanların tamamına yakını Alaçatıdaki merkezimizde satılmıştır. Bu işin kompetanı aslında Trabzondur. Ürünlerimiz oradan geliyor. Kazaziyede yine oradan geliyor ama biz burada kuyumculuk üzerine de çalışıyoruz. Onları tamamen buradaki atölyemizde saf gümüş olarak alıp değişik teller ve materyaller ile takıya dönüştürüyoruz” diye konuştu.“Bir kolyenin yapımı 10 gün sürüyor”Çavdur, hem yurt içinden hem yurt dışından rağbet gören bir ürün olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Manisada bir potansiyel oluşturduğumuzu düşünüyorum Kazaziye sanatında. Alaçatıda satışa sunuluyor dünyanın dört bir yanından oldukça rağbet gören bir ürün. Yurt dışında çalışan gurbetçilerimiz tarafından çok rağbet gördü. Kışın burada satış için yaptığımız tüm ürünler orada satıldı. Biz ilk önce bakır tellerle başlıyoruz gümüşün maliyetinin fazla olmasından dolayı. Yeterli öğrenme olduğunda gümüşe geçiyoruz, yaklaşık bir hafta on gün civarında sürüyor bir kolyenin yapımı.”İlk önce gümüş olanları yaptıklarını söyleyen Çavdur, “Daha sonra altına kadar gidebiliyorsunuz. Bu bir örgü teknikleriyle yapılan ürünlerdir. Kazaziye unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarımızdan biridir. Yani kullanılan hiçbir ürün fabrikasyon ürünü değildir. Tespihler yapıyoruz. Bu tespihler doğal oltu taşı, tamamen üstüne el işçiliğiyle yaptığımız kazaziye tespih ürünlerimiz. Çok fazla rağbet görüyor” dedi.Kazaziye kursunun 256 saat sürdüğünü aktaran Şehzadeler Halk Eğitim Merkezi Müdürü Orhan Çelik ise şunları söyledi: “Bu kursumuzu vermemizdeki temel amaç gümüş tekniğiyle ilgili genel beceri kazandırmak. Böyle bir kursun bu ortamda verilmesiyle kursiyerimizin zamanlarını en iyi şekilde değerlendirdiğine inanıyorum. Kursiyerler ürettikleri ürünleri satarak kendilerine katkı sağlıyorlar. Halk Eğitim Merkezi olarak bizim asıl amacımız belediyelerle, sivil toplum kuruluşlarıyla görüşüyoruz. Sürekli satabilecekleri, pazarlayabilecekleri bir yer ayarlayabilmek. Kursta emeği geçen herkese teşekkür ediyorum, başarılar diliyorum.”Kursiyerlerden Zeki Özdemir ise, “Kursa ilk kılçık ile başladık daha sonra zincir yapmasını öğrendik, burgular yaptık en son elimiz alışınca kazaziyeye geçtik. Bu işi yaparken biz ilk önce bakır ile başladık daha sonra gümüşe geçtik masraf fazla olduğu için. Uzun ve kısa sürgülerimiz var hepsi elle yapılıyor kesinlikle kaynak yok. Daha sonra top yapımına geçtik. Bunları yaparken de mücadele verdik, tekrarımız ne kadar fazla olursa işi o kadar düzgün yapıyoruz. İlk zamanlar hocamıza soruyorduk fakat daha sonra yaptıkça hataları kendi gözünle görebiliyor ve ürünü daha da güzelleştirebiliyorsun. Bu işi yapmak için elinden gelen gayretten ziyade severek yapmak lazım.” diye konuştu.Tamamen el işçiliğiyle yapılan kazaziyede 24 ayar saf altın veya bin ayar saf gümüş, 0.08 mikron kalınlığında ince tel haline getiriliyor. Elbiselere işlenen bu tellerden, örgü teknikleri kullanılarak farklı takılar yapılıyor. Kazaziye sanatında gerdanlık, bileklik ve ayakkabılar da üretiliyor.