Hazine Ve Maliye Bakanı Albayrak Brıca Zirvesinde Konuştu

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, BRICA Zirvesinin açılışında yaptığı konuşmada Türkiyenin kaynak sağlama sorununun bulunmadığının altını çizdi. Bakan Albayrak konuşmasında geçtiğimiz gün 5 yıllık bir tahvil ihracı noktasında ortaya koyulan ihaleye 3 katı talep geldiğini belirterek Türkiyenin yeni bir ekonomik başarı hikayesi yazmaya başladığını vurguladı.Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, TÜSİAD ev sahipliğinde düzenlenen Çinin uşak ve Yol Girişiminin iş dünyası ayağı olan BRICA Zirvesinin açılışında konuştu.Konuşmasının başlangıcında kürsel ekonomiyi değerlendiren Albayrak, “Bundan 30 yıl küresel sistem içinde gelişmekte olan ülkeler sadece risk problem ve benzeri noktalarda bir merkez olarak görülürken bugün küresel ekonominin motoru rekabetçi üretim yapılarıyla yükselen piyasalar bu noktada en önemli rolü ifade ediyor. Bu dönüşüm neticesinde bugün çok kutuplu kürsel ekonomik sistem görüyoruz. Bu modern ekonomik sistem yenilikçilik, rekabetçilik ve piyasalara hızlı erişim etrafında şekilleniyor. Bu ilkelerin temelinde de fiziki ve sosyal altyapını güçlenmesi ve yayılması var” dedi.Kuşak ve Yol Girişiminin bütünleşik bir şekilde ulaşım altyapısını adım adım iyileştirme imkanı verdiğinin altını çizen Albayrak, Türkiyenin Kuşak ve Yol Girişimini en başından beri güçlü bir şekilde desteklediğini vurguladı.Albayrak, “2002 Kasım ayından bu yana Türkiyede hayata geçirmeye çalıştığımız kapsamlı altyapı hamlesi bu girişime büyük bir avantaj sağladı. 2008 küresel finansal krizinden bu yana tam 10 yıl geçti. Hem küresel ekonomide hem de kürsel finansal sistemde önemli adımlar atıldı. 2010dan bu yana küresel ekonomi toparlanmaya başladı ancak krizden çıkmak için uygulanan olağanüstü para ve maliye politikalarının beraberinde getirdiği kimi etkiler bugün hala etkisini sürdürüyor. Son birkaç yıl içinde küresel ekonomi hemen hemen tüm ülkelere yayılan bir şekilde farklı kırılganlıkları da ortaya koydu” diye konuştu.Bakan Albayrak, bu yıl ciddi ölçüde hız kazanan korumacılık, jeopolitik riskler ve gelişmiş ülkelerin para politikalarında çok değişik adımlar atıldığını görüldüğünü, bu gelişmelerin küresel ekonomik görünümü olumsuz etkilediğini kaydederek, “İyimser beklentiler yerini karamsarlığa bırakmaya başladı” dedi.“Biz bu zaman kadar hep ticarette korumacılığa karşı çıktık”Bakan Albayrak, “Gelişmiş ülkeleri bugün tehdit etmeye başlaya süreçlerin temelinde birkaç tane yakından takip ettiğimiz durum var. Birincisi; finansal koşullar, likidite sıkılaşma sürecine doğru adım adım ilerliyor. İşte bu sıkılaşma tüm yükselen piyasa ekonomilerini etkilemeye başladı. İkinci olarak ticaret savaşları; adil, serbest ve çok taraflı kurallara dayalı bir ticaret sistemi tüm ekonomilerinin çıkarına olduğunu ifade ediyoruz.Biz bu zaman kadar hep ticarette korumacılığa karşı çıktık. Rekabetçiliğin ancak inovasyon ve verimlilikle geleceğini savunduk. Türkiye olarak bu duruşumuzu bu tezimizi savunmaya devam edeceğiz. Zaten Türkiye olarak ekonomi politikalarımızı da yenilikçiliği teknolojik gelişmeyi ve verimliliği destekleyecek şekilde kurguluyoruz. Bu yönde değişim ve dönüşüm adımlarını atıyoruz” ifadelerini kullandı.“Sağlam temeller bugün de Türk ekonomisinin direncinin ana unsurudur”Türkiye olarak son 10 yılda yıllık ortalama yüzde 7ye yakın bir büyüme sağlandığını söyleyen Bakan Albayrak, “Bu büyümede kamu kaynaklarının payı nispeten daha sınırlı oldu. Özel kesi tüketim, yatırım tüm bu adımlar Türkiye ekonomisinin büyümesinin ana unsurları oldu. Türkiye başka ülkeler gibi yoğun kamu maliyesi tedbirlerine başvurmadı. Bu sürede Türkiye çok değişik sorunların üstesinden gelmeye de başladı. Son beş yıldır tüm yaşananlara rağmen Türkiye güçlü temelleri sayesinde bu süreçten daha da güçlenerek çıktı. Bu sağlam temeller bugün de Türk ekonomisinin direncinin ana unsurudur. Önümüzdeki dönemde bu temelleri daha da güçlendireceğiz” şeklinde konuştu.“Bankacılık sektörünün güçlü sermaye yapısını muhafaza edilecek”Bankacılık sektörünün güçlü sermaye yapısını muhafaza edileceğini ve risklere karşı daha da dayanıklı hale getirecek analitik yöntemlere dayalı uygulamaların daha da yenilerini hayata geçireceklerinin altını çizen Albayrak, “Hükümet olarak bankacılık sektörünü de reel sektörü de bu anlamda destekleyecek imkanlarımız ve kararlılığımızla önümüzdeki dönemde daha da güçlü bir şekilde ortada olacak” dedi.“Hazinenin iç borçlanma faizleri 230 baz puanın üzerinde bir gerileme ortaya koydu”Türkiyenin uluslararası piyasadaki risk priminde önemli bir düşüş görüldüğünü belirten Albayrak, “İşte bu anlamda risk priminin ana göstergelerinden biri olan CDS primleri son bir ayı aşkın zaman diliminde yaklaşık 200 baz puandan fazla gerileme ortaya koydu. Türk lirası Amerikan dolarına karşı aynı dönemde yaklaşık yüzde 21 oranında değer kazandı. Hazinenin iç borçlanma faizleri 230 baz puanın üzerinde bir gerileme ortaya koydu. Uluslararası piyasalardaki Amerikan doları cinsinden tahvillerimizin getirileri bu anlamda ok ciddi pozitif ayrışma gösterdi. BİST 100 Endeksi bu dönemde yüzde 4ün üzerinde bir değer kazandı” diye konuştu.Bakan Albayrak, Türkiye ekonomisindeki ve finansal piyasalardaki yaşanan tüm bu dalgalanma süreci durduğunu, güçlü bir şekilde stabilize olarak sağlam adımlarla yoluna devam etmeye başladığını sözlerine ekleyerek Türkiyenin bu dönemde Brezilya ile birlikte son dönemde dünyada en iyi performansı gösteren ülke olduğunu açıkladı.Sadece BİST 100deki toparlanma ile Türkiyenin dünyada ilk üçte olduğunu belirten Albayrak, “Ağustos ayından itibaren maruz kaldığımız spekülatif ataklarla birlikte oluşturulmak istenen karamsar tabloya, panik havasına izin vermedik. Birileri Türkiye için felaket senaryoları üretmeye çalışsa da biz ilk günden beri söylediğimiz gibi adım adım rasyonel politikalarla, güven veren duruşumuzla süreci çok ama çok iyi bir şekilde yürüterek geride bıraktık” dedi.“Türkiyenin kaynak sağlama sorunu yok”Türkiyenin kaynak sağlama sorununun bulunmadığı vurgulayan Albayrak, “Bunu her yerde söylüyoruz. Türkiyenin borç stoku ortada, dünyanın en düşüklerinden biri. Toplam Türkiye bilançosuna baktığımızda Türkiyenin gayrisafi milli hasılaya oranı yüzde 135lerdeyken gelişmekte olan ülkeler yüzde 211 idi. Dünya ortalaması yüzde 318di. Türkiyenin dolayısıyla bu anlamada kaynak sağlama sorunu yok” şeklinde konuştu.Tahvillere 3 katı talepBakan Albayrak, kaynak sorunu algısı oluşturmaya çalışanlara geçtiğimiz gün gerçekleştirilen tahvil ihracıyla gereken derslerin verildiğini söyledi. Albayrak, “Hazine finansman programı çerçevesinde uluslararası sermaye piyasaları 5 yıllık bir tahvil ihracı noktasında ortaya koyulan ihale 2 milyar dolarlık bir ihraçla 6,2 milyar dolarlık bir taleple çok başarılı bir şekle gerçekleştirildi. Kürsel piyasalara dalgalanmanın ve belirsizliğin bu kadar fazla olduğu bir dönemde Türk tahvillerine gelen bu 3 katı aşkın talep ekonomi yönetimimizin attığı adımların doğru politikaların başarısıdır. Ülkemize güven teyit edilmiştir” dedi.“Türkiye yeni bir ekonomik başarı hikayesi yazmaya başlamıştır”Bakan Albayrak son olarak şunları kaydetti: “Politikalarımızı kararlılıkla hayata geçirmeye devam edeceğiz. Vatandaşlarımız da bilsin ki; Türkiye yeni bir ekonomik başarı hikayesi yazmaya başlamıştır. Uluslararası riskleri en aza indirecek iş birliği ve koordinasyonu da önemsiyoruz. Suriyede uzun zamandır bir iç savaş sürüyor. Bu savaşın sona ermesi, yeniden güvenli ve barış içinde bir Suriye ve bölge coğrafyası oluşması için tüm tarafların iş birliği büyük önem arz ediyor. Küresel sistemdeki tüm ülkelerle halihazırda sürdürdüğümüz güçlü siyasi ve ekonomik ilişkilerimizi sadece karşılıklı kazan-kazan anlayışıyla değil, bölgesel ve küresel istikrarın faydasına olacak bir iklimle daha da ileriye taşımak istiyoruz.BRICA nedir?Çin hükümetinin 2013 yılında açıkladığı Kuşak ve Yol girişiminin iş dünyası ayağı olarak nitelendirilebilecek BRICA (Kuşak ve Yol Sanayi ve Ticaret Birliği), İpek Yolu üzerindeki ülkeler arasındaki ortaklıkları artırma amacıyla CFIE tarafından 2016da Pekinde kurulan çok taraflı bir iş birliği mekanizmasıdır. Geçtiğimiz yıl Kahirede düzenlenen ilk BRICA Zirvesinde bu yıl zirvenin ikincisinin TÜSİAD ev sahipliğinde düzenlenmesine karar verilmişti.