Değişen Değer Yargıları Estetik Kararını Da Etkiliyor

Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mesut Özcan, geçmişte bireylerin estetik kararlarını genetik faktörler, yaşanılan coğrafya ve beslenme şekilleri gibi fiziksel etkenler belirlerken bugün değişen değer yargıları ve…

Haber Merkezi
Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mesut Özcan, geçmişte bireylerin estetik kararlarını genetik faktörler, yaşanılan coğrafya ve beslenme şekilleri gibi fiziksel etkenler belirlerken bugün değişen değer yargıları ve hayata bakış açısının daha çok etkilediğini söyledi.Günümüzde kültürel yargıların ve eğitim süreçlerinin değiştiğini belirten Prof. Dr. Mesut Özcan, geleneksel medya ve dijital medyadan etkilenmelerin bir takım algılama ve algılanma farklılıkları doğurduğunu, dolayısıyla da bunun toplumsal yansımadaki sonuçlarının değişim süreçlerini ortaya çıkardığını söyledi. Popüler kültür olarak addedilen sürecin kişilerin hayattaki istek ve beklentilerini bambaşka boyutlara taşındığını ifade eden Prof. Dr. Mesut Özcan, “Geçmişte bireylerin estetik kararlarını genetik faktörler, yaşanılan coğrafya ve beslenme şekilleri gibi fiziksel etkenler belirlerken bugün değişen değer yargıları ve hayata bakış açısı daha çok etkiliyor. Güzellik; hayatın her alanında özgüven ve başarının yegâne şartı ve simgesi gibi algılanır oldu. Eğer bulunduğun ortamda fark edilmiyorsan, dikkat çekmiyorsan ve hayranlık uyandırmıyorsan bir hiçsin gibi düşünülmeye başlandı. Medyada estetik operasyon yaptırmış çok sayıda güzel örneğin görülmesi cesaret artırıcı rol model oldu” dedi.Toplumsal algının günümüzde tamamıyla estetiğin gerekliliği yönünde seyrettiğini belirten Prof. Dr. Özcan, her yaş grubundan farklı taleplerle karşılaştıklarını söyledi. Özcan, “Güzellikte değişmeyen tek şey her zaman arzu edilen, kıskanılan bir özellik olmasıdır. Haliyle her yaş grubunun da bu anlamda farklı eğilim ve istekleri olduğunu görüyoruz. Estetik operasyon geçirdim diye kendini gösteren bir yüz veya vücut tamamıyla demode oldu. Genç yaş grubunu oluşturan 18-35 yaş arası grup ağırlıklı olarak daha çekici ve alımlı olabilmek adına burun estetiği, kulak estetiği, vücut şekillendirme, saç ekimi ve meme estetiğini yaptırıyor. Orta yaş grubu dediğimiz 36-50 yaş arası ise, karın estetiği, meme estetiği, göz çevresi estetiği, cilt yenileme-gençleştirme, altın iğne, botoks, dolgu uygulamalarını daha çok tercih ediyor” diye konuştu.