Çölyak Hastalarının Can Damarı: Greçka

Orijinal adı Greçka olan Karabuğday, gluten içermediği için çölyak hastalarının beslenmelerinde uzmanlar tarafından çok önemli bir alternatif olarak gösteriliyor.

Haber Merkezi
Orijinal adı Greçka olan Karabuğday, gluten içermediği için çölyak hastalarının beslenmelerinde uzmanlar tarafından çok önemli bir alternatif olarak gösteriliyor.Sağlıklı bireylerin aksine tükettiği ürünlere daha fazla dikkat eden çölyak hastaları, karabuğdayı rahat bir şekilde tüketebiliyorlar. Çölyak hastaları glüten içermeyen bu ürünü ekmek ve pilav yapımında kullanabiliyor. Çölyak hastalığına iyi geldiği ifade edilen şifalı ürünün faydaları ise saymakla bitmiyor. Protein bakımından zengin olan karabuğdayın, diğer tahılların protein içeriklerindeki yüksek yağ oranlarına göre yağ miktarı da oldukça az. Konuyla ilgili Eskişehirde bakliyat ticareti yapan İlhami Dayar, karabuğdayın kilogramının 15 liradan satıldığını hakkında bilgiler verdi. Dayar, Karabuğday denilen ürün, Türkçede karabuğday gerçek ismi greçka diye bir şey. Tahıl değil, kuzukulağıgiller ailesinden olup çiçekli bir bitki. Şu anda ülkemizde ufak çaplı da olsa ekilmeye başlanan bir ürün. Ana vatanı, bizim ülke olarak üst tarafımızdaki Ukrayna, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan dedi.Çölyak hastaları rahatlıkla tüketebilirlerÇölyak hastalarının sağlıklı beslenmelerinin çok zor olduğunu aktaran Dayar, Şimdi biz ülkemizde bunu nasıl tüketiyoruz? Ülkemizde genellikle tüketen insanlar çölyak hastaları. Çölyak hastalarının ülkemizde sağlıklı beslenebilmeleri çok zor. Marketlerde satılan, çölyak hastalarına has olan ürünler var. Glütensiz ürün adı altında satılan ürünler, nişasta. Kesinlikle un değil. Şimdi onlar nişastayı tükettiklerinden sağlıklı beslenemiyorlar. Karabuğdayı pilav olarak tüketebilirler. İsterlerse biz onu ununu da çekiyoruz. Ekmek yapabilirler, o şekilde tüketebilirler. Karabuğdayın en önemli özelliği glüten içermemesi. Glüten içermediğinden dolayı çölyak hastaları rahatlıkla tüketebiliyorlar. Çölyak hastaları bize geliyorlar, etin yanında pilav olarak tükettiklerini söylüyorlar. Normal pirinç pilavı ve ya bulgur pilavı yerine karabuğdaydan yapılma pilavı tükettiklerini söylüyorlar. Onların talepleri doğrultusunda, bizden un istemeleri halinde, biz de onun ununu çekiyoruz. Ekmek yapma amaçlı ve ya unu nerede kullanıyorlarsa. Karabuğday ununu tükettiklerini söylüyorlar diye konuştu.Çölyak hastalarının Türkiyede beslenmeleri çok zorSon olarak marketlerde glütensiz un adı altında satılan ürünlerin çok pahalı olduğunu ve devletin çölyak hastalarının beslenmelerine el atması gerektiğini vurgulayan İlhami Dayar, şunları söyledi:Marketlerdeki glütensiz unlara göre maliyeti o kadar yüksek değil. Biz burada 15 liraya satıyoruz kilogramını. İnternette veya marketlerde glütensiz un adı altında satılan ürünlerin maliyetleri çok daha yüksek 40 ile 50 lira civarında geziniyor. Çölyak hastaları bunu tüketip hayatlarını rahat bir şekilde devam ettirebiliyorlar. Çölyak hastalarının Türkiyede beslenmeleri çok zor. Bence devletin buna biran önce el atıp çölyak hastalarının sağlıklı beslenmelerini sağlamaları lazım. Çünkü çölyak hastalarının devlete maliyeti yaklaşık olarak aylık bin liradan aşağı değil.